Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2021/1055 E. 2021/1088 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ


KARAR TARİHİ : 17/06/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/03/2021
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın usulden reddine dair hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, … plaka sayılı aracı ile gerçekleştirilen ihlalli geçiş nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla Ankara 23. İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin, davalıya tebliğ edildiğini, borçlunun, icra dairesinin yetkisiz olduğu ve müvekkil şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına ve yetkiye itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalının Ankara icra dairesinin yetkili olmadığına, yetkili icra dairesinin kendi seçimine göre de … icra dairesi olduğuna dair icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazı usul ve yasaya uygun olmakla Ankara icra dairesinin yetkili olmadığı ve ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığı gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin merkez adresinin Ankara’da bulunduğunu, bu nedenle dava konusu uyuşmazlık bakımından Ankara İcra Müdürlükleri ve mahkemelerinin yetkili olduğunun açık olduğunu, müvekkili şirketin kuruluş tarihinden itibaren merkezinin Ankara’da olduğunu, bu nedenle yerel mahkeme tarafından alacaklı adresinini icra takip talebinde …/… olarak gösterildiği gerekçesiyle davalı borçlunun icra dosyasına yaptığı yetki itirazını haklı görerek davanın usulden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca yerel mahkemece arabulucu ücretine hükmedildiğini ve davanın esasına ilişkin inceleme yapılmadan usulden reddine karar verilmiş olduğundan davanın açıldığı tarihte tarafların haklılık durumu tespit edilmediğinden arabuluculuk ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Öncelikle, ihlalli geçiş yapıldığı iddiasına dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibinde, icra dairesinin yetkisi ile birlikte borca itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, istinaf istemine konu edilen hükmün istinafı kabil olup olmadığı, kesin olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, otoyol ve köprülerden geçiş ücretini ödemeden geçiş sebebiyle, geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında cezanın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibinde vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın usulden reddine karar verilmiş olup davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstinaf istemine konu edilen tutarın 2.462TL olduğu anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. maddesinde öngörülen “Miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.” sınırı, 6763 sayılı Kanunun 44. maddesiyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen Ek Madde 1’de öngörülen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle 2021 yılı için 5.880TL’dir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2 ve 352. maddeleri gereğince istinaf edenin sıfatına göre hükmedilen ya da mahkemece kabul edilmeyen bölümünün miktar veya değeri karar tarihi itibariyle 5.880TL’yi geçmeyen davalara ilişkin ilk derece mahkeme kararlarının istinafı kabil değildir. İstinaf dilekçesi, kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, verilmemiş olması halinde bölge adliye mahkemesi tarafından istinaf isteminin reddine karar verilebilecektir.
İstinafa konu edilen miktar, yukarıda belirtilen istinaf kesinlik sınırının altında kalmaktadır. O halde ilk derece mahkemesi kararının istinaf kabiliyeti olmayıp kesin olduğu Dairemizce dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda tespit edilmekle davacı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)Karar tarihi itibariyle beş bin sekiz yüz seksen Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar kesin olup istinaf yoluna başvurulamayacağından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2, 346 ve 352. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinin REDDİNE,
2)Davacı tarafça istinaf kanun yolu başvurusu sırasında yatırılan istinaf harçlarının talep halinde iadesine,
3)İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafça yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3. maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352 ve 361. maddeleri uyarınca; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olarak 17/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2021