Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2020/282 E. 2021/861 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ
T.C.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ


KARAR TARİHİ : 18/05/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/12/2019
NUMARASI : …
DAVANIN KONUSU : Alacak

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın kısmen kabulüne dair hükme karşı, süresi içinde davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10.11.2015 tarihinde … davalı tarafından yapılan arıza tespit çalışmaları sırasında yüksek voltaj verilmesi sebebiyle müvekkili şirkete ait kabloların yanarak zarar gördüğünü, olayın neticesinde müvekkili şirketin 53.328,22TL zarara uğradığını, dava dışı ….. İnşaat tarafından yeni kablo döşenmek suretiyle müşterilere tekrar hizmet verilebilir duruma geldiğini, davaya konu hasarların tazmini için davalı şirkete 09.12.2015 tarih, …. sayılı yazı ile borç bildirimi yapıldığını ancak davalı şirket tarafından ödeme yapılmadığını ve hasar bedelinin karşılanmayacağının bildirildiğini, söz konusu zararın dava dışı … İnşaat tarafından giderilmiş olduğunu, müvekkili şirket personeli tarafından giderilmediğini ileri sürerek 53.328,22TL hasar bedelinin hasar tarihi olan 10.11.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının hasar meydana geldiğini iddia ettiği adreste 10.11.2015 tarihinde müvekkili tarafından hiçbir çalışma yapılmadığını, müvekkilinin bu hasardan sorumluluğunun olmadığını, davacı tarafın hasar yerinde müvekkilinin çalışma yaptığını ispatlamakla yükümlü olduğunu, hasar keşif tutarı formunda belirtildiği üzere failin meçhul olduğunu, davacının kendi personeli tarafından tanzim edilen hasar tespit tutanağı ve diğer belgeleri kabul etmelerinin mümkün olmadığını, bu davada delil olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, söz konusu belgelerin delil olarak kullanılabilmesi için objektif kurumlarca ve genel esaslara uygun olarak düzenlenmiş olması gerektiğini, haksız fiili nedeniyle zarar görenin ancak gerçek zararını sorumlulardan isteyebileceğini, zarar görenin zararı gidermek için kendi çalıştırdığı işçilerine ödediği ücretler, kendi araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderlerinin zarar kapsamına dahil edilemeyeceğini, özel olarak adam tutup çalıştığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderlerin zarar kapsamına dahil edilemeyeceğinin belirtildiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan belgelerle alacak kalemi içinde sayılan onarım bedeli adı altında sayılan kalemin nelerden oluştuğunu, malzeme ve işçilik bedellerinin ne olduğunun anlaşılamadığını, mahkemece kullanılan malzemelerin gerçekleşen hasarın giderilmesinde elverişliliğinin tespit edilmesi gerektiğini, hasar keşif tutarı formunda gösterilen malzeme giderleri ile faturadaki malzeme giderleri arasında fark bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda özetle; dosya içerisine getirtilen voltaj oranlarını gösteren kayıt içeriklerine göre, (16.03.2017 tarih ve …. sayılı yazı ekinde) belirtilen tarihte davaya konu hasarın meydana geldiği adresin beslendiği … …. fiderlerinde 04-05-06-08-11-13-15.11.2015 tarihlerinde kalıcı kablo arızaları meydana geldiği, arızalı kablo kısımlarının sistemden ayrıldığı, arızalı bölümlerin sistemden izole edildiği, toprak aşırı akım koruma rölesinde ani açmalar olduğu belirtilmiş olmakla, davacının uğradığı hasar ile davalının eylemi arasında uygun illiyet bağı bulunduğu kanaati ile mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim edilen rapor dosya kapsamına uygun olmakla hükmün tesisinde esas alınmış olup buna göre; tazmini gereken hasar bedelinin 33.514,42TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile 33.514,42TL’nin 22/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, faizin olay tarihinden başlatılması gerektiğini, ayrıca yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak eksik tazminata karar verilmesinin de doğru olmadığını belirterek Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın tam kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın tümden reddi gerektiğini, davacının kendi personeli tarafından tanzim edilen hasar tespit tutanağını ve diğer belgelerin kabulünün mümkün olmadığını, davacının personeli tarafından tutulan hasar keşif tutarı formunda gösterilen malzeme gideri ile …. İnşaat AŞ’nin faturasındaki malzeme gider tutarları arasında fark olduğunu, söz konusu malzemelerin hasarın giderilmesinde kullanılıp kullanılmadığının da belli olmadığını, iddia edilen zararın davacının kendi işçilerine ödediği ücretler, araç sürücülerine ödediği ücretler ile şebeke onarım araç ücretine ilişkin olarak talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Davaya konu zarardan davalının sorumlu olup olmadığı ve zararın miktarı ile faiz başlangıç tarihi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, elektrik kablolarına yüksek voltaj verilmesi sonucunda oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup taraf vekilleri süresi içinde yukarıda yazılı sebeplerle istinaf isteminde bulunmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
İlk derece mahkemesi tarafından elektrik mühendisi bilirkişiden rapor ve itirazlar üzerine üç ayrı ek rapor alınmıştır. Bilirkişi raporlarında gerçek zarar ilkesi kapsamında, davaya konu hasar nedeniyle yapılması gereken masraflar hesaplanmış olup, bu kapsamda dosyadaki hasar tespit raporu ile fatura ve diğer belgeler değerlendirilerek düzenlendiği, dava konusu yüksek voltaj nedeniyle davacının kablolarının zarar gördüğü, zararın giderilmesi için toplam 33.514,42 TL malzeme ve işçilik masrafı yapılması gerektiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından davacının zararın gerçekleşmesinde müterafık kusuru bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Dosyadaki fatura içeriğinden davacının bu hasarı gidermek üzere üçüncü kişiden hizmet aldığı anlaşıldığından işçilik giderinin de zarar kapsamına dahil edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu kapsamda davacının zararın miktarına, davalının da davanın tümden reddi gerektiğine yönelik istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir.
Davacının faiz başlangıç tarihine yönelik istinaf istemi yönünden;
Dava konusu uyuşmazlık tacirler arası haksız eylemden kaynaklandığı için talep olması halinde tazminata olay tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekir. İlk derece mahkemesi tarafından da tazminata, talep gibi olay tarihi olan 10/11/2015 tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken temerrüt tarihinden faize karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve faiz başlangıç tarihi yönünden hükmün düzeltilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
A)Davacı tarafın istinaf başvurusunun duruşma yapılmadan KABULÜ ile, Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/12/2019 gün ve…Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
B)Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2.maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla;
1)Davanın KISMEN KABULÜ ile, 33.514,42TL tazminatın 10/11/2015 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 2.289,37TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 910,72TL harcın mahsubu ile bakiye 1.378,65TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3)Davacı tarafından peşin yatırılan ve alınmasına hükmedilen 910,72TL harcın yargılama gideri olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; davacı tarafça istinaf kanun yolu başvurusu sırasında peşin yatırılan 54,40TL istinaf karar harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
5)Davacı tarafından hükümden önce yapılan 29,20TL başvurma harcı ile 793,60TL yargılama gideri ve hükümden sonra yapılan 11TL olmak üzere toplam 833,80TL yargılama giderinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326/2.maddesi uyarınca, tarafların haklılık oranına göre 524TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6)Davalı tarafından hükümden önce yapılan 28,20TL yargılama giderinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326/2.maddesi uyarınca, tarafların haklılık oranına göre 10,98TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7)Davacı tarafça istinaf kanun yolu aşamasında yapılan 51TL posta/tebligat gideri ile 148,60TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 199,60TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8)Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 332/3.maddesi uyarınca, hükümden sonraki yargılama giderlerinin haklılık oranına göre taraflara yüklenmesine,
9)Davacı, vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 5.027,16TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10)Davalı, vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11)Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi uyarınca, yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra iadesine,
C-1)Davalı tarafın istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 2.289,37TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 572,32TL harcın mahsubu ile bakiye 1.717,05TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3)İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362.maddesi gereğince; miktar veya değeri yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 18/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/05/2021


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza