Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi 2019/2758 E. 2021/506 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 25. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
25. HUKUK DAİRESİ


KARAR TARİHİ : 17/03/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/09/2019
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : Tazminat

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, davanın reddine dair hükme karşı, süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma lastik tekerlekli …. sayılı …. tipli iş makinesini 01/05/1994 tarihinde… İsimli firmadan satın almak suretiyle iktisap ettiğini, müvekkili firmanın söz konusu işbu iş makinesinin 01.05.1994 tarihinden bugüne değin maliki olduğunu, söz konusu bu iş makinesi müvekkili firmanın rızası dışında elinden çıkmış olup yapılan araştırmalar sonucunda bu makinenin sahte fatura ve belgeler kullanılmak suretiyle 02.05.2014 tarih ve …. yevmiye numaralı Ankara 66. Noterliği tarafından düzenlenen iş makinesi satış sözleşmesi karşılığında davalı adına 17.06.2014 tarihinde… tarafından tescil edildiğinin tespit edildiğini, Ankara 66. Noteri …. yevmiye numarası ile tesis ettiği iş makinesi satış işleminde; satıcı …. Şti.’nin bu iş makinesinin hangi satış işlemi ile bu iş makinesini iktisap ettiğini tespit dahi etmeksizin, iktisaba dair fatura teyidi ve noter satışı aramaksızın satış işlemi tesis etmiş bulunduğunu, bu durumun satış sözleşmesinden açıkça anlaşıldığını, davalıların kötüniyetli olup müvekkilinin rızası dışında elinden çıkan makineyi usulsüz ve sahte belgeler kullanarak iktisap ettiğini, davalının bu iktisabının kötüniyetli olduğunu ve geçerli bir edinime dayalı olmadığını, celp edilecek belgelerin incelenmesi sonucu ortaya çıkacağını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davalının kötüniyetli olduğu ispat edilmemesi halinde müvekkili firma geçersiz olarak tesis edilen satış işlemi bedelini ödemeye hazır olduğunu, davanın kabulü ile lastik tekerlekli…. iş makinesinin müvekkili firmaya ait olduğunun tespiti ile davalı adına yapılan tescilin iptalini ve müvekkili firma adına tescil ve iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının mülkiyet belgesinin olmaması nedeniyle mülkiyet iddiasında bulunamayacağı, davacının söz konusu makinesinin rızası dışında elinden çıktığı iddiasının dayanaksız olduğu zira ek olarak sundukları sözleşmeden de anlaşılacağı üzere bu makinenin … isimli firmaya satış sözleşmesi ile satıldığı ancak çeklerin karşılıksız çıkması sonucu davacının böyle bir dava açtığı … iş makineleri isimli firmanın bu makineyi …. isimli firmadan 11.04.2014 tarihli fatura ile satın aldığı ve bu satış doğrultusunda kendilerinin söz konusu makineyi satın aldıklarını, satışı yapılan makinenin satış doğrultusunda mülkiyeti kısıtlayıcı herhangi bir tedbir kararının bulunmadığını, bu itibarla satışının gerçekleştirildiğini, davacının dava değerini düşük gösterdiği kendi satış sözleşmesinde makine satış bedelini 145.000TL olarak gösterdiğini, kendileri tarafından noterde gösterdikleri değerin gerçek değeri yansıtmadığını, söz konusu makineyi 79.100TL’ye satın aldıklarını ve bu makineye faydalı 21.017TL masraf yaptıklarını, davacının satış sözleşmesindeki bedeli ödemek kaydı ile makineyi teslim almasının kabul edilemeyeceğini ancak gerçek bedeli ödemesi halinde bu makineyi satın alabileceğini, dördüncü iyiniyetli kişi olduklarını, tedbirin kaldırılmasını veya uygun bir teminat alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının iyiniyetli olarak aracı iktisap eden davalıya karşı mülkiyet iddiasında bulunmasının MK’nun 2. maddesi hükmü karşısında objektif iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; iş makinesinin devirlerinde sahtelik iddialarının dikkate alınmadığını, dava konusu olaya ilişkin soruşturma dosyasının gözetilmediğini, müvekkili şirketin dolandırıldığını, davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Dava konusu iş makinesinin davacı şirkete ait olup olmadığı, iş makinesini devralan davalının iş makinesi bedelini davacıya ödemesi gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, iş makinesini davacıya olduğunun tespiti ve davacıya iadesi istemine ilişkindir.
Dava konusu iş makinesi, yargılama aşamasında davalı tarafça 3. kişiye devredilmiş, davacı vekili, HMK’nın 125. maddesi gereğince seçimlik haklarını tazminat davası olarak kullandıklarını belirtmiştir.
İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, dava konusu iş makinesinin davacı şirket tarafından 2014 yılında dava dışı…. kendi iradesi ile satıldığı, satın alan sözkonusu şirketin ise iş makinesini…. sattığı, bu şirketin de iş makinesini davalı …’a 24.190TL bedelle sattığı anlaşılmış olup davacı tarafın savcılık şikayetinde ileri sürdüğü hususların dava dışı… yetkililerin kendilerini dolandırdıkları, sahte çek imzaladıklarına ilişkin olduğu, savcılık şikayetinde davalıyla ilgili bir iddiada bulunulmadığı, davalının…Şti yetkili ve temsilcileriyle birlikte hareket ederek davacı şirketi dolandırdığına ilişkin bir delilin dosyaya sunulmadığı, dinlenen tanık beyanında davalının iş makineleri alıp satan birisi olduğunun ifade edildiği, davalının ait iş makinesini alırken kötüniyetli olduğunun, davacı şirketi usulsüz işlemlerle dolandırdığının dosya kapsamında ispat edilemediği kanaatine varılmış olup ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde, usul ve esas yönünden bir hukuka aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca, davacı vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1)İlk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinin 1. fıkrası b bendinin 1 numaralı alt bendi gereğince; davacı tarafın istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 59,30TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3)İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4)Temyizi kabil olmayan bu kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362.maddesi gereğince; miktar veya değeri yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 17/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2021


e-imza