Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2023/218 E. 2023/421 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/218
KARAR NO : 2023/421

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/09/2020
NUMARASI : 2017/233 E. – 2020/375 K.

DAVACI : …
VEKİLLERİ :
DAVALI : …
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : TAZMİNAT
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : TARAF VEKİLLERİ
KARAR TARİHİ : 01/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :17/03/2023

Mahkemece verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının 2013 yılı Kasım ayında kurduğu alışveriş merkezi için 444’lü özel hat tahsisi talebi ile davalı şirkete müracaat ettiğini, 21/10/2013 tarihinde yapılan abonelik sözleşmesiyle … numaralı özel hattın davacıya satıldığını, aynı tarih itibariyle davacının 919,00 TL hat bedeli ve 15,06 TL damga vergisini ödeyerek alışveriş merkezi için reklam çalışmalarına başladığını ve söz konusu telefon numarasının yer aldığı yazılı, görsel ve basın-yayın yoluyla toplam 53.814,41 TL tutarında reklam harcaması yaptığını, ancak hattın hizmete açılmadığını, davalı şirkete yapılan başvuruların sonuçsuz kaldığını, sonrasında ise hattın dava dışı Turkcell firmasına ait olduğundan bahisle davacıya kullandırılmayacağının bildirildiğini, hal böyle olunca davacının yapmış olduğu tüm reklam çalışmalarının ve masraflarının boşa gittiğini ve davacının maddi ve manevi olarak zarara uğradığını belirterek, sözleşmeye aykırılık nedeniyle yapılan masrafların karşılanması için 53.814,41 TL, kazanç kaybı için şimdilik 1.000,00 TL olmak üzere toplam 54.814,41 TL maddi tazminatın ve sözleşmeye aykırılık nedeniyle yaşanılan ticari itibar, güvenilirlik ve saygınlık kaybından dolayı da 100.000,00 TL manevi tazminatın sözleşme tarihi olan 21/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, zamanaşımı ve yetki itirazında bulunmuş, … numaralı hattın davacıya tahsisine ilişkin olarak taraflarına yapılmış herhangi bir başvuru yahut da taraflar arasında imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını, … nolu hatta ilişkin görüşmelerin davalı şirket bayisi olan ….Şti. ile yapılmış olduğunu, davacının maddi tazminat talebine dayanak olarak sunduğu dekontların hangi reklam harcamasına ilişkin olduğunun belli olmadığını, kazanç kaybına ilişkin talebin haksız ve afaki olup, ispata muhtaç olduğunu, manevi tazminat talebinin koşullarının oluşmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, maddi tazminat yönünden 934,06 TL abonelik tahsis masrafı ile 52.880,35 TL reklam masrafı toplamı 53.814,41 TL’nin 22/12/2015 tarihinden ticari faizi ile davalıdan tahsiline, 1.000,00 TL kazanç kaybına ilişkin tespit yapılamadığından bu konudaki talebin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 50.000,00 TL manevi tazminatın 21/10/2013 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf talebinde, … numaralı hattın davacıya ait olmamasından dolayı davacının ticari rakip ve müşterileri nezdinde prestij kaybına uğradığını ve güvenirliğinin zedelendiğini, manevi tazminat talebinin kısmen kabulünün hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve manevi tazminat talebinin tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf talebinde, abonelik sözleşmesinde davalının imzasının bulunmadığını, hizmet formu düzenlenmiş olmasının abonelik sözleşmesinin yapıldığını ispatlamadığını, davacının bütün reklam harcamalarını davalıdan talep etmesinin mümkün olmadığını, bilirkişinin uğranılan zarara ilişkin inceleme ve değerlendirme yapmayıp sadece rayiç bedellerle faturaları karşılaştırmış olduğunu, davacının kendi kusurlu davranışıyla olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, manevi tazminat şartlarının oluşmadığını belirterek, kararın kadırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davada, taraflar arasında akdedilen abonelik sözleşmesine aykırılık nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini talep edilmektedir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, maddi tazminat yönünden 934,06 TL abonelik tahsis masrafı ile 52.880,35 TL reklam masrafı toplamı 53.814,41 TL’nin 22/12/2015 tarihinden ticari faizi ile davalıdan tahsiline, 1.000,00 TL kazanç kaybına ilişkin tespit yapılamadığından bu konudaki talebin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 50.000,00 TL manevi tazminatın 21/10/2013 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dairemizin 20/05/2022 tarih, 2021/45 E. 2022/616 K. sayılı kararı ile “Mahkemece, maddi tazminat kapsamında talep edilen reklam giderleri yönünden takdiren % 50 müterafik kusur indirimiyle 26.440,175 TL yönünden kabul kararı verilmesi gerekirken, reklam giderlerinin tamamı olan 52.880,35 TL yönünden kabul kararı verilmesi ve şartları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken manevi tazminatın kısmen kabulü yönünde yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru görülmediği” gerekçesi ile HMK 353/1-b.3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak, davanın kısmen kabulü ile, maddi tazminat yönünden, 934,06 TL abonelik tahsis masrafı ile % 50 müterafik kusur indirimiyle 26.440,175 TL reklam masrafı toplamı 27.407,20 TL’nin 22/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ilişkin yeniden esas hakkında karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 28/11/2022 tarih, 2022/6691 E., 2022/8991 K. sayılı kararı ile Dairemizce verilen karar, “1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre; davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının müterafik kusur indirimine yönelik temyiz itirazının incelenmesinde; Müterafik kusur indiriminde, somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılması gerekmektedir.
Buna göre; borçlu konumundaki davalının da tacir olduğu gözetilerek daha az bir oranda müterafik kusur indirimi yapılması gerekirken, %50 oranında indirim yapılmış olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Dairemiz tarafından HMK’nun 373. maddesi gereği duruşma açılmak suretiyle Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin bozma kararına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam edilmiş, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamı doğrultusunda, davalının da tacir olduğu, taraflar arasında gelişen dava konusu olayın özelliği, tarafların zararın meydana gelmesinde etkisi ve dosyadaki diğer deliller dikkate alındığında takdiren % 30 oranında müterafik kusur indirimi uygulanması suretiyle davanın kısmen kabulü yönünde hüküm tesis edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 28/11/2022 tarih, 2022/6691 E., 2022/8991 K. sayılı bozma ilamı gereğince,
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Maddi tazminat yönünden, 934,06 TL abonelik tahsis masrafı ile % 30 müterafik kusur indirimi ile 37.016,25 TL reklam masrafı olmak üzere toplam 37.950,31 TL’nin 22/12/2015 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacı tarafça ispatlanamayan kazanç kaybının REDDİNE,
3-Şartları oluşmayan manevi tazminat talebinin REDDİNE,
4-Alınması gereken 2.592,38 TL harcın peşin alınan 2.643,85 TL’den mahsubu ile fazla alınan 51,47 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Maddi tazminatın kabul edilen miktarı yönünden, AAÜT’nin 13/1.maddesi gereğince belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Maddi tazminatın reddedilen kısmı yönünden, AAÜT’nin 13/3.maddesi gereğince belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Reddedilen manevi tazminat yönünden, AAÜT’nin 10/3.maddesi gereğince belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8-Davacının yaptığı toplam 2.671,55 TL yargılama giderinin davanın kabul/ red oranına göre 485,96 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalının yaptığı toplam 160,35 TL yargılama giderinin davanın kabul/ red oranına göre 35,65 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Talep halinde artan avansın iadesine,
B)-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan harç ve masraflar yönünden;
1-Duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine AAÜT ‘ne göre 5.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, karar tarihi itibariyle uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere, 01/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.