Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2023/1639 E. 2023/1639 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1639 – 2023/1639
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/1639
KARAR NO : 2023/1639

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2020
NUMARASI : 2014/682 E., 2020/539 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI
KARAR TARİHİ : 08/11/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 08/11/2023

Mahkemece verilen karara karşı asıl davacı vekili ile birleşen davacı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Asıl davacı şirket vekili dava dilekçesinde, davacı şirketin eski ortağı olan davalı …’in şirketteki hisselerini 04/11/2009 tarihli hisse devir sözleşmesiyle davacı şirketin hali hazırdaki hissedarlarına devrettiğini, davalı lehtar … devir tarihinde sözleşmede belirtilen projelerden dolayı alacaklı olması ihtimaline göre davaya konu 450.000,00 TL’ lik senedin tarihsiz olarak düzenlenerek kendisine teslim edildiğini, sonrasında davalı …’in teminat senedini muvazaalı bir şekilde ve kötü niyetle hareket eden diğer davalı …’a ciro ettiğini, davalı …’ın teminat senedini Ankara 14. İcra Müdürlüğünün 2010/15872 Esas sayılı dosyası ile takibe koyduğunu belirterek takip konusu 450.000,00 TL bedelli senede ilişkin davacı şirketin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptalini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/764 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde, davalıların davacı şirketteki hisselerini 04/11/2009 tarihli hisse devir sözleşmesi ile … ve …’a devrettiklerini, sözleşmede belirtilen … projeleri ile ilgili davalıların hak ve sorumluluklarının devam ettiğini, bu projeler sonlandığında hesapların çıkartılacağını ve davalıların avans olarak aldıkları 366.000.00 TL’nin kendilerine düşen kârdan düşülerek davacı şirket tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, projelerin bitmiş olması halinde hesabın ne şekilde yapılacağının da devir sözleşmesiyle belirlendiğini, ayrıca hisse devir sözleşmesiyle yaklaşık bir hesaplama üzerinden 4 adet … adına yazılmış senet düzenlendiğini, bu senetlerden 450.000,00 TL’ lik olanın davalı …’e teslim edildiğini, diğer senetlerin ise davalı …’e teslim edildiğini belirterek, hisse devir sözleşmesi gereğince teminat olarak verilen toplam 233.000,00 TL bedelli senetlerden dolayı davacı şirketin borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/127 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde, davalının davacı şirket ortağı iken 04/11/2009 hisse devir sözleşmesi ile hisselerini devrettiğini, ancak hisse devir sözleşmesine göre yapımı devam eden … projeleri ile ilgili olarak davalının hak ve sorumluluklarının devam ettiğini, sözleşmede kesin hesabın nasıl çıkarılacağının belirlendiğini, sonrasında kesin hesap çıkartılarak davalıya Ankara 63. Noterliğinin 10/02/2012 tarih ve 03865 yevmiye no.lu ihtarnamesinin gönderilerek projeler nedeniyle uğranılan zararın davalı payına düşen 480.331,43 TL ile sözleşme başında avans olarak verilen 366.000,00 TL’nin iadesinin talep edildiğini, ancak davalının talebi yerine getirmediğini belirterek 846.331,43 TL alacağın işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/275 Esas sayılı dosyasında birleşen davacı vekili dava dilekçesinde, davalının davacı şirket ortağı iken 04/11/2009 hisse devir sözleşmesi ile hisselerini devrettiğini, ancak hisse devir sözleşmesine göre yapımı devam eden … projeleri ile ilgili olarak davalının hak ve sorumluluklarının devam ettiğini, sonrasında kesin hesap çıkartılarak davalıya Ankara 63. Noterliğinin 10/02/2012 tarih ve 03865 yevmiye no.lu ihtarnamesinin gönderilerek, projeler nedeniyle uğranılan zararın davalı payına düşen 480.331,43 TL ile sözleşme başında avans olarak verilen 366.000,00 TL’nin iadesinin talep edildiğini, ancak davalının talebi yerine getirmediğini belirterek 846.331,43 TL alacağın işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/129 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde, davalının davacı şirket ortağı iken 04/11/2009 hisse devir sözleşmesi ile hisselerini devrettiğini, ancak hisse devir sözleşmesine göre yapımı devam eden … projeleri ile ilgili olarak davalının hak ve sorumluluklarının devam ettiğini, sonrasında kesin hesap çıkartılarak, projeler nedeniyle şirketin zarar ettiğinin tespit edildiğini, davalının toplam borcunun 846.331,43 TL olup, bu borçtan davalının alacağının mahsubundan sonra 60.505,57 TL borç bakiyesi kaldığının tespit edildiğini, belirterek 60.505,57 TL şirket alacağının işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/622 Esas sayılı dosyasında davacı … vekili dava dilekçesinde, davacının davalı şirketin ortağı iken hissesini 04/11/2009 tarihinde hisse devir sözleşmesi ile … ve …’a devrettiğini, davalı şirketin o tarihte yürütmekte olduğu … projelerine ilişkin olarak davacının tüm hak ve sorumluluklarının devam ettiğini, ancak şirketin zarar ettiğinden bahisle herhangi bir ödeme yapılmadığını ve davalıya ödenen 366.000,00 TL’nin de iadesinin istendiğini, davalı aleyhine Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/682 Esas sayılı dosyası ile (eski Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/774 Esas sayılı dosyası) alacak davası açıldığını, dosyada alınan bilirkişi raporlarına göre şirketin kâr ettiğinin belirlendiğini ve sözleşmeye göre kâr bedelinin davacıya ödenmesi gerektiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.100.000,00 TL’nin işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında talebini 1.664.683,00 TL’ye artırmıştır.
Birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/373 Esas sayılı dosyasında, davacı … vekili dava dilekçesinde, davacı …’ün davalı şirketin ortağı iken hissesini 04/11/2009 tarihinde hisse devir sözleşmesi ile … ve …’a devrettiğini, şirketin o tarihte yürütmekte olduğu … projesi ile İzmitkent-3 projesi bulunduğunu, davacının ilk iki projeye ortak olduğunu ve ilk iki projeyle ilgili tüm hak ve sorumlulukların devam ettiğini, bu sözleşme ile her iki proje sonlandırıldığında kâr ve zarar miktarının hesaplanarak davacıya ödeme yapılmasının kararlaştırıldığını, ancak şirketin zarar ettiğinden bahisle herhangi bir ödeme yapılmadığını ve davacıya ödenen 366.000,00 TL’nin de iadesinin istendiğini, kâr payının tahsili amacı ile davalı aleyhine Ankara 23.İcra Müdürlüğü’nün 2016/9998 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yaptıklarını, ancak davalının takibe itiraz ettiğini belirterek, vaki itirazının iptali ile takibin devamına ve %20 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/369 Esas sayılı dosyasında davacı … vekili dava dilekçesinde, davacı …’ün davalı şirketin ortaklarından biri iken 04/11/2009 tarihli hisse devir sözleşmesi ile hisselerini … ve …’a devir ettiğini, davalı şirketin o tarihte yürütmekte olduğu … projelerine ilişkin olarak davacının hak ve sorumluluklarının devam etmekte olduğunu, davalı şirket tarafından davacının hissesine düşen kâr payının ödenmediğini, bu bedelin tahsili amacı ile Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2016/10097 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yaptıklarını, ancak davalının takibe itiraz ettiğini belirterek davalının icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Aslı ve birleşen dosya davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde, aleyhlerine haksız olarak açılan davaların reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
MAHKEME KARARI: Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih, 2014/682 E., 2020/539 K. sayılı ilamı ile asıl dava dosyasında davanın reddine, birleşen Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/764 Esas sayılı dosyasında davanın reddine, birleşen Ankara 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/127 Esas sayılı dosyasında davanın reddine, birleşen Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/275 Esas sayılı dosyasında davanın reddine, birleşen Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/129 Esas sayılı dosyasında davanın reddine, birleşen Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/622 Esas sayılı dosyasında davanın kısmen kabulüne, 1.214.683,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/373 Esas sayılı dosyasında davanın kabulüne, davalının Ankara 23. İcra Müdürlüğü’nün 2016/9998 Esas sayılı dosyasında 1.613.202,90 TL asıl alacak, 655.932,73 TL işlemiş %9 yasal faiz olmak üzere toplam 2.269.135,63 TL alacağa yönelik itirazının iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte devamına, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine, birleşen Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/369 Esas sayılı dosyasında davanın kabulüne, davalının Ankara 11. İcra Müdürlüğü’nün 2016/10097 Esas sayılı dosyasında 1.613.202,90 TL asıl alacak, 657.126,05 TL işlemiş %9 yasal faiz olmak üzere toplam 2.270.328,95 TL alacağa yönelik itirazının iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte devamına, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Birleşen 2012/622 Esas sayılı dosyada davacı … vekili istinaf dilekçesinde, kararın açıkça hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, 1.664,683 TL’nin davacı …’a iade edilmesi gerekirken, 450.000,00 TL’nin düşülerek karar verildiğini, davacının alacaklı olduğu miktarın bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere 1.664,683 TL olarak hesaplandığını ileri sürerek, kararın kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davalarda davacı ve davalılar tarafından açılan birleşen davalarda davalı … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde, mahkemenin ilgili dosyada ıslah yoluyla davanın türünün alacağa dönüştürülmesine rağmen itirazın iptali yönünde karar verdiğini, kararda metraj kayıtlarının ve maliyet çalışmasının değerlendirilmediğini, davalıların kabulünde olan ikrar niteliğindeki beyanların göz ardı edildiğini, ana dosya yönünden …’ın ihtiyati haciz talebinde …’i borçlu olarak göstermediğini, bu hususun kötü niyetin varlığına karine teşkil ettiğini, … ile …’ın muvazaalı iş yaptığını, bu kişilerin vekilliğini aynı avukatın üstlendiğini, ana dosyada dava konusu olan 450.000,00 TL teminat senedi haricinde birleşen dosyadaki 100.000,000 TL ve 133.000,00 TL tutarındaki teminat senetleri içinde benzer değerlendirmeler yapıldığını, hak düşürücü süre geçirdikten sonra açılan itirazın iptali davasında davanın kabulüne karar verildiğini, davalının ıslah talebinin göz ardı edildiğini, tamamen ıslahın yasal şartlarının yerine getirilmediğini, itirazın iptali davasında yatırılması gereken harcın 39.000,00 TL olduğunu, yalnızca 27.440,63 TL harç yatırıldığını, sonraki süreçte dava alacak davasına dönüştürülse de eksik harcın tamamlanmadığını, kâr-zarar hesabında davalılar lehine olan her türlü işlemin yapıldığını, davalılar aleyhine her türlü uygulamadan imtina edildiğini, maliyet hesabında bir takım alacak kalemlerine faiz işletilirken diğerlerinin net bedel olarak bırakılmasını taraflar arasında eşitsizlik yarattığını, gerekçeli kararda birçok taleplerinin neden kabul edilmediğine dair açıklama yapılmadığını, bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden karar verildiğini, faiz başlangıç tarihlerinin hatalı tespit edildiğini, ıslahın söz konusu olduğu bir davada tüm alacaklara dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin önemli hata olduğunu, Birleşen Ankara 8. ATM’nin 2012/622 E. sayılı dosyasında ıslah v.s. harçların tam kabul esasına dayalı şekilde hesaplandığını, mahkemenin kişilerin kendi imzalarının bulunduğu harcamaları yok saymasının mümkün olmadığını ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın yeni bilirkişi heyetine tevdiine, davacı oldukları davada davaların kabulüne, davalı oldukları davada davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı … İnş. AŞ.tarafından açılan asıl ve birleşen davalarda, bonoya ilişkin borçlu tarafından açılan menfi tespit, davacılar …, … ve … tarafından açılan birleşen davalarda ise, davacı şirketin hisse devir sözleşmesinde belirtilen iki proje nedeniyle zarar ettiği iddiasıyla uğranılan zararın devreden ortakların hisselerine düşen miktarları ile projelere dayalı verilen avans miktarının devreden ortaklardan tahsiline yönelik alacağın iki proje nedeniyle devreden ortak tarafından açılan, kârdan hissesine düşen miktarın tahsiline yönelik alacak ve alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmektedir.
Mahkemece asıl dava ile birleşen Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/764 E., Ankara 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/127 E., Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/275 E. ve Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/129 E. sayılı dava dosyalarında davanın reddine, birleşen Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/622 Esas sayılı dosyasında davanın kısmen kabulüne, birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/373 Esas sayılı dosyası ile Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/369 Esas sayılı dosyalarında davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde asıl davada davacı-birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/373 E. ve Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/369 E. sayılı dosyalarında davalı … İnş. A.Ş. vekili ile birleşen Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/622 Esas sayılı dosyasında davacı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Dosya kapsamından, birleşen Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/369 Esas sayılı dava dosyasında, davacının dava dilekçesinde, davacı …’ün hissesine düşen kâr payının ödenmediği, bu bedelin tahsili amacı ile Ankara 11. İcra Müdürlüğünün 2016/10097 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının takibe itiraz ettiği belirtilerek, davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesinin talep edilmesine rağmen, davacı vekili tarafından sunulan 12/12/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile itirazın iptali davasının ıslah edilerek, talebini alacak davasına dönüştürdüğü, 13/02/2020 tarihli duruşmada bu hususun zapta geçilerek ıslah dilekçesinin elden davalı vekiline tebliğ edildiği, mahkemece; ıslah ile ilgili olumlu-olumsuz karar verilmeden “İtirazın iptali” olarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesinde düzenlenen ve borçlunun itirazının hükümden düşülerek takibin devamını sağlamayı amaçlayan itirazın iptali davasının hukuki niteliği itibari ile mahkemenin sadece “İtirazın İptaline” karar verilebileceği kabul edilmektedir.
HMK.’nun 176.maddesinde; “Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir” hükmü düzenlenmiştir.
HMK.’nun 26.maddesi gereğince; “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez.” Nitekim Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 09/02/2009 tarih, 2008/9694 E., 2009/1327 K.sayılı ilamında “Davacı ıslah dilekçesindeki talebi ile bağlı olup, bu nedenle davanın alacak davası olarak görülüp sonuçlandırılması zorunludur. Mahkemece davaya alacak davası olarak bakılarak oluşacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken itirazın iptali olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.” denilmektedir.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince; davacı tarafın ıslah dilekçesinin değerlendirilmesi ve ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, doğru görülmemiştir.

Ayrıca, harca tabi davalarda, başvurma harcı ile nisbi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır (Harçlar Kanunu 27-28 mad). Dava açılırken harcın eksik alınmış olması halinde, mahkemece davaya devam olunabilmesi için harcın Harçlar Kanun’unun 30 ve 32. maddeleri uyarınca tamamlanması yoluna gidilir ve davacıya eksik harcı yatırması için süre verilir. Şayet verilen süreye rağmen eksik harç ikmal edilmez ise dosya işlemden kaldırılır ve HMK.nun 150. (Basit yargılama usulüne tabi davalarda HMK 320/4) maddesi uyarınca süresinde harç tamamlanarak dava yenilenmez ise davanın açılmamış sayılmasına karar verilir hükmü dikkate alınarak, mahkemece; eksik harçlar tamamlatıldıktan sonra hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle, asıl davalarda davacı, birleşen davalarda davalı … İnş. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile (diğer hususlar incelenmeksizin) HMK.’nun 353/1-a,6 maddesi gereğince, mahkeme kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nun 355.md hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
Davacı-davalı … İnş. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
1-) Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih, 2014/682 E., 2020/539 K. sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-)Yeniden yargılama yapılması için dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-)Peşin alınan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde ilgililere iadesine,
4-)Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-) Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a,6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 08/11/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.