Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2022/358 E. 2022/542 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/10/2019
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT-İSTİRDAT
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVALI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 27/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 05/05/2022

Mahkemece verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan 20/02/1997 tarhli ve 18/02/1998 tarihli Gelir Ortaklığı Sözleşmeleri gereğince yapılan ortaklıkların sona ermesine rağmen davacı tarafından davalıya verilen teminat mektuplarının iade edilmediği gibi, bir kısım teminat mektuplarının da paraya çevrilerek tahsil edildiğini belirterek, teminat mektuplarının iadesine, paraya çevrilen teminat mektuplarının bedellerinin tahsili ile davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacı tarafından davalı şirkete verilen kati teminat mektuplarının serbest kalması için sözleşmenin 12/2 maddesi gereği 10 yıllık sürenin dolması ve davacının sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini, davacı şirket sözleşmenin bitmesinden itibaren 2 yıllık süreye ilişkin olarak yedek parça tedarik etme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bu nedenle de teminat mektuplarının iadesi koşullarının gerçekleşmediğini belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI:Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna gidilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili istinaf talebinde, mahkeme kararının hatalı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hukuki mütalaada bulunduğunu, davacı şirketin sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeni ile teminat mektuplarının iadesi koşullarının gerçekleşmediğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, taraflar arasında imzalanan 20/02/1997 tarihli ve 18/02/1998 tarihli gelir paylaşımı esasına dayalı Sözleşmeler nedeni ile verilen teminat mektuplarının iadesi ve paraya çevrilen teminat mektuplarının bedelinin istirdatı talebine ilişkindir.
Uyuşmazlık, sözleşmeler gereği verilen teminat mektuplarının iadesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
Yargılama sırasında görüşüne başvurulan uzman Bilirkişi Heyeti 16/01/2010 tarihli raporunda; “Taraflar arasında 20.02.1997 ve 18.02.1998 tarihlerinde akdedilen Gelir Paylaşımı Esaslı Sözleşmelerin, sözleşmenin 25. maddesinde belirtilen hususun gerçekleşmesi neticesinde hükümsüz kaldığı, aynı sözleşmenin 24. maddesinde, sürenin dolmasını takiben 2 yıl süreyle … TV şebekesinin her türlü bakımı için gerekli olan cins ve yeterli miktarda ölçü aletlerini tedarik edeceği, gerekli olan yedek malzemenin firma tarafından ücretsiz temin edileceği, ölçü aletleri dahil yedek malzemenin miktarının 10 yıllık tüketimin ortalamasına göre hesaplanacağı kararlaştırılmış olup, dosya kapsamından sözleşmenin 25. maddesi uyarınca sözleşmenin sona ermesinden sonra 2 yıldan daha fazla süreyle davacının gerekli bakımı yaptığı, sistemi işlettiği, KTV hizmetinde kesinti olmadığı, bu süreç içerisinde tüm gelirlerin davalı yanca tahsil edildiği nazara alındığında, davacının sözleşmenin 24. maddesinde belirtilen sorumluluklarını yerine getirdiği, sözleşmenin 12. maddesinde, teminat mektuplarının 10 yıllık süreden sonra sözleşmeden doğan tüm yükümlülükler yerine getirilmesine müteakip iade edileceği hüküm altına alınmış olup, yukarıda açıklanan gerekçelerle davacının, sözleşmenin sona ermesinden sonraki yükümlülüklerini yerine getirdiği nazara alındığında 24.04 2008 tarihinden itibaren teminat mektuplarının iadesi şartlarının oluştuğu, dolayısıyla davalının teminat mektubunu sebepsiz olarak nakde çevirerek irat kaydettiği, davacı vekilinin irat kaydedilen tutarın iadesi yönündeki talebinde haklı olduğu” belirtilmiştir.
Raporun; hüküm kurmaya ve istinaf denetimine elverişli bulunduğu anlaşılmıştır.
Belirtilen nedenlerle, dosya kapsamı, mevcut delil durumu, hükme esas alınan bilirkişi raporu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemece; kurulan hükümde isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1/b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1/b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 704.601,12 TL harçtan peşin alınan 176.150,28 TL’nın mahsubu ile geriye kalan 528.450,84 TL’nın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 361/1.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere 27/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.