Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2022/35 E. 2022/237 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2017
NUMARASI :…

DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 02/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 03/03/2022

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan 01/05/2011 tarihli ve 13/03/2012 tarihli abonelik sözleşmeleri gereğince davacının sunduğu “… paket bölge ve haber ve fotoğraf hizmetinden” davalı abonenin faydalandığını, ancak davalının sözleşme doğrultusunda hizmet almasına rağmen 01/01/2012-31/12/2012 tarihleri arasındaki hizmet bedelini davacıya ödemediğini, bu bedelin tahsisi amacı ile davalı aleyhine Ankara 22.İcra Müdürlüğünün 2013/11016 E. sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi yapıldığını belirterek, takibe vâki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır.
MAHKEME KARARI:Mahkemece, davanın kabulü ile Ankara 22.İcra Dairesinin 2013/11016 E.sayılı icra dosyasında takibe yapılan itirazın iptali ile takibin 5.968,75 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına, icra inkâr tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna gidilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf talebinde, alacağın likit olması nedeni ile davacı lehine icra inkâr tazminatına karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararın bu yön itibariyle düzeltilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Davada, taraflar arasında imzalanan 01/05/2011 tarihli ve 13/03/2012 tarihli abonelik sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın tahsili amacı ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatı talep edilmektedir.
Taraflar arasında düzenlenen 13/03/2012 tarihli sözleşme gereğince ajansın yayınladığı haberlerden … paket ve bölge haber ve fotoğraf haber paketinin internet üzerinden aboneye iletilmesi ve yararlanılması veya yayınlanması hakkının aboneye tanınması kararlaştırılmıştır.
Hükme esas alınan 23/01/2017 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; “2011 ve 2012 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıdan 5.968,76 TL alacaklı olduğu” açıklanmış olup, bilirkişi raporu doğrultusunda, mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
Bu durumda, dava konusu alacak tutarının belirlenmesi yargılama ve bilirkişi incelemesini gerektirip, likit ve belirlenebilir (muayyen) olmadığı anlaşıldığından, mahkemece; icra inkâr tazminatı talebinin reddine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, dosya kapsamı, mevcut delil durumu, hükme esas alınan bilirkişi raporu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemece; kurulan hükümde isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Eksik alınan 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 02/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.