Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2022/253 E. 2022/498 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/12/2021
NUMARASI ……
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 13/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 13/04/2022

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacıya ait … plakalı aracın dava dışı üçüncü kişiler tarafından davacı adına düzenlenen sahte sürücü belgesi ile Ankara 29. Noterliğinin 27/10/2014 tarihli ve ….. yevmiye numaralı satış sözleşmesi uyarınca davacının bilgi ve iradesi olmaksızın satıldığını, davacı adına sahte sürücü belgesi düzenlenmesi suretiyle aracın satılması neticesinde 25.000,00 TL zarara uğradığını, davacının uğradığı bu zarardan satışın yapıldığı tarihte noter vekili sıfatı ile işlemleri gerçekleştiren davalı …’nın, Noterlik Kanunun 162. maddesi uyarınca sorumlu olduğunu, noterlere ve personele terettüp edecek hukuki sorumluluğa ilişkin olarak Hukuki Sorumluluk Fonu oluşturan ve işletilmesi ile yükümlü bulunan …’nin ve de sigorta şirketinin bu uğranılan zarardan sorumlu olduğunu belirterek, şimdilik 25.000,00 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, aksi halde ise davalının sigorta poliçesinin tarafı olmadığından sorumluluğu olmadığı gibi zarar doğuran eylemi yapan noter ya da noter yardımcılarının kusurlarından da sorumlu olamayacağını, kamu hizmeti yapan kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşu olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 24/12/2021 tarih, 2021/744 E., 2021/859 K. sayılı kararı ile davacının davalı aleyhindeki davasının, yargı yolu caiz olmadığından usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davaya konu, usulsüz satış işleminin yapıldığı tarihte, işlemin gerçekleştirildiği Ankara 29. Noterliği’nde müstemir yetkili bir noter bulunmadığından, noterliğin işletilmesine ilişkin sorumluluğun …’ne ait olduğunu, bu gibi durumlarda, noterliğin gelirlerinin … tarafından alındığını, personel maaşları, kira, kırtasiye masrafları gibi her türlü giderlerinde bu gelirlerden, bizzat … tarafından karşılandığını, nasıl ki, müstemir yetkili noter, noterliğin işletilmesi sırasında üçüncü kişilerin gördüğü zararlardan sorumlu ise aynı şekilde noterliğin işletilmesinden sorumlu bulunan….üçüncü kişilerin zararlarından, müstemir yetkili noter gibi kusursuz sorumlu olduğunu, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığını, davalının zarardan kusursuz sorumlu olduğunu ve davanın adli yargıda çözüme kavuşturulması gerektiğini, dosya kapsamında mevcut hangi işlemin idari işlem olarak nitelendirildiğinin anlaşılamadığını, satış sözleşmesi her ne kadar sahte olsa da özel hukuk kişileri arasında akdedilmiş olmakla bu sözleşmenin bir idari işlem olarak kabulünün mümkün olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi’nin 2021/907 E. ve 2021/957 K. sayılı ilamı ile görevsizlik kararın kaldırılmasına ve davanın ihtisas mahkemesi olan ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiğine kesin olarak karar verildiğini, Bölge Adliye Mahkemesi’nin, hangi mahkemenin görevli olduğunu da açıkça belirten kaldırma kararından sonra, Mahkemece bu defa davanın davalı yönünden tefriki ile yargı yolunun caiz olmadığı gerekçesiyle usulden ret kararı verilmesinin hukuka uygun olmadığını ileri sürerek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davada sahte belge ile araç satışından kaynaklanan zararın davalıdan tahsili talep edilmektedir.
Ankara 8.Asliye Ticaret Mahkemesinin, 26/11/2020 tarih, 2020/600 E., 2020/635 K. sayılı “davanın genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesi ile görev nedeniyle HMK’nun 114. ve 115. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,” ilişkin kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemizin 14/09/2021 tarih, 2021/907 E. ve 2021/957 K. sayılı kararı ile “… Bütün talepler yönünden ihtilafın özel mahkeme olan asliye ticaret mahkemesince çözüme kavuşturulması gerekir. Belirtilen nedenlerle, mahkemece; işin esası hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmediğinden, HMK’nın 353/1-a.3. maddesi gereğince ilk derece mahkeme hükmünün kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, davalı … hakkındaki dosya Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/615 E. sayılı dosyasında, 10/12/2021 tarihli duruşmada tefrik edilerek, “Noterlerin gözetim ve denetimi 1512 Sayılı Noterlik Kanunu’ nun 121-122.maddeleri uyarınca Adalet Bakanlığı ve …’nin görevleri arasındadır. Bu görevin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi hizmet kusuru niteliğinde olup idarenin işlemi veya eylemi nedeniyle doğan zararlardan dolayı, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-b maddesi gereğince idareye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir” gerekçesiyle uyuşmazlığın çözümünde İdari Yargının görevli olduğundan bahisle yargı yolu caiz olmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizin 14/09/2021 tarih, 2021/907 E. ve 2021/957 K. sayılı kararında davalı … yönünden bir ayrım yapılmamış davada Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilmiştir. …’nin hukuki sorumluluğuna ilişkin tazminat davalarının, idari işlem ve eyleme dayanmadığı için genel (adli) mahkemelerde görülmesi gerekir.
Öğretide ve yerleşik Yargıtay uygulamasında kararlılık kazanan görüşlere göre kural olarak davalardan biri hakkında verilecek hükmün diğer davanın sonucunu etkileyeceğinin anlaşılması halinde davalar arasında fiili ve hukuki irtibatın varlığının kabulü gerekir.
Somut olayda, davacıya ait aracın dava dışı üçüncü kişilerce davacı adına düzenlenen sahte sürücü belgesi ile noterde düzenlenen satış sözleşmesi uyarınca, davacının bilgi ve iradesi olmaksızın satılması nedeniyle zarar talep edilmektedir.
Mahkemece bu olgu göz ardı edilerek az yukarıda vurgulandığı gibi saptanan fiili ve hukuki irtibat nedeniyle birlikte görülmesi zorunlu olan dava dilekçesinde yer alan davalılar işlemi yapan noter vekili, noter mesleki sorumluluk poliçesi düzenleyen ……. yönelik açılan davaların usule aykırı biçimde tefrik edildiği aynı gün istinaf incelemesi yapılan dava dosyasından anlaşılmaktadır.
Bu durumda, mahkemece, usule aykırı olarak davaların ayrılmasına karar verilerek, ayrıca tefrik edilen davalı … aleyhine açılan davanın adli yargı yerinde görülmesi gerekirken yazılı şekilde yargı yolu caiz olmadığından bahisle usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.’nun 353/1-a,5 maddesi gereğince, mahkeme kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-) Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 24/12/2021 tarih, 2021/744 E., 2021/859 K. sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-)Yeniden yargılama yapılması için dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-)Davacı tarafça yatırılan istinaf peşin harcının istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-)Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-)Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a, maddesi gereğince KESİN olmak üzere, 13/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
….

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.