Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2022/2061 E. 2023/155 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2061 – 2023/155
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2061
KARAR NO : 2023/155

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/09/2020
NUMARASI : 2018/348 E., 2020/769 K.

DAVACI : .
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : ADİ ORTAKLIĞIN TASFİYESİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVALILAR VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 25/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 25/01/2023

Mahkemece verilen karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalılar arasında adi ortaklık bulunmakta olup davalıların davacı bankaya ayrı ayrı borçlarının olduğunu, davalıların bu borçlarını ifa etmediklerini, dava dışı … Müdürlüğündeki alacağın davalıların bireysel alacakları olmayıp her iki davalının oluşturduğu adi ortaklığın alacağı olduğunu, ancak bu hakedişe davacı bankanın haciz uygulatmasının mümkün olmadığını belirterek, davalılar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile davalıların tasfiye paylarının davacı bankaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesinde, görev itirazında bulunmuş, esas yönünden ise davacının davayı açarken dava dilekçesinde kendisine ödenmesini istediği alacak tutarını belirtmediğini, bu nedenle davanın dinlenemeyeceğini, somut olayda adi ortaklığın tasfiyesi şartlarının gerçekleşmediğini belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI:Mahkemece, davacı … A.Ş.’nin davasının kabulüne, davalılar … ile …. Şti. arasındaki 06/06/2014 tarihli adi ortaklık sözleşmesinin fesih ve tasfiyesine (yargılama sırasında tasfiye tamamlandı), davalılar … ile …. Şti. arasındaki 06/06/2014 tarihli adi ortaklığın, tasfiyeden sonra kalan ferileri hariç 165.345,86 TL’lik anapara borcunun %95’lik kısmına isabet eden 157.078,57 TL’lik kısmından davalılardan …’in, kalan %5’lik kısma isabet eden 8.267,29 TL’lik kısımdan davalılardan …. Şti.’nin sorumlu olduğuna karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna gidilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalılar vekili istinaf dilekçesinde, dava adi ortaklığın tasfiyesi talebine ilişkin olsa da davanın konusuz olduğunu, davalıların kurmuş oldukları adi ortaklığa ilişkin hukuki birlikteliğin daha önceden tasfiye edildiğini, davalılar arasında adi ortaklığa ilişkin hukuki ilişkinin tekrar tasfiye edilmesinin yasal olarak imkan dahilinde olmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi talebine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davalılar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesinin mümkün olup olmadığı, eğer mümkün ise sona eren bu ortaklık nedeni ile davalıların adi ortaklıktan alacak ya da borçlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Adi ortaklık; iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK md 620/1). Diğer bir anlatımla, adi ortaklık; birbirini tanıyan, birbirlerinin kabiliyet ve şahsiyetlerine güvenen, eşit ve aynı durumda olan gerçek veya tüzel kişilerin, müşterek amacın gerçekleştirilmesini sağlayacak vasıtaları (sermaye paylarını) ortaklığa getirme konusunda karşılıklı ve uygun irade beyanlarının birbirine ulaşmasıyla teşkil eden bir kişi topluluğudur.
Buna göre adi ortaklığın unsurları; kişi, müşterek amaç, müşterek amaç uğruna birlikte çaba (affectio societatis), katılım payı (sermaye) ve sözleşme bağı şeklinde belirtilebilir. Bu nedenle, her olayda bu unsurların var olup olmadığının araştırılması gerekir.
Yargılama aşamasında davalılar tasfiye memurunu belirlemişlerdir.
Dosyaya kazandırılan 02/06/2022 tarihli Tasfiye Heyeti Raporundan;” Davalılar arasındaki 165.345,86 TL’lik anapara borcunun %95’lik kısmına isabet eden 157.078,57 TL’lik kısmından davalılardan …’in, kalan %5’lik kısma isabet eden 8.267,29 TL’lik kısımdan davalılardan …. Şti.’nin sorumlu olacağı” belirtilmiştir.
Tasfiye Heyeti Raporunun; hüküm kurmaya ve istinaf denetimine elverişli bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda; dosya kapsamı, mevcut delil durumu, hükme esas alınan bilirkişi heyet raporu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemece kurulan hükümde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince davalılar vekilinin istinaf başvurunun ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nun 355.md hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Eksik alınan 125,50 TL istinaf harcının davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuranlar üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde temyiz yolu açık olmak üzere, 25/01/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.