Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2021/64 E. 2022/510 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/10/2020
NUMARASI …

DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 20/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 22/04/2022

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP:Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının elektrik tedarikçisi firma olup, fatura alacağının tahsili için 27/11/2018 tarihinde Ankara 23. İcra Dairesinin 2018/13651 E. sayılı dosyası ile davalıya karşı icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalı borçlunun haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davacı lehine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, davalının taraflar arasındaki anlaşmaya göre düzenlenen tüm aylara ilişkin faturaları ödediğini, davacı şirketin sözleşmenin feshinden sonra haksız ve hukuksuz olarak gerçek dışı ve keyfi faturalar düzenlediğini, gerçek tüketim bedellerine aykırı şekilde geçmiş ve bedelleri ödenmiş dönemlere ilişkin olarak keyfi ve fahiş miktarda fatura düzenlenerek tahsil edilmek istenmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı süresinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde, söz konusu faturaların, son kullanıcının tükettiği elektrik bedelleri üzerinden, yasal düzenleme gereği hesaplandığını ve keyfiyet içermediğini, konusunda uzman olmayan bilirkişiler tarafından faturanın yanlış değerlendirildiğini, mahkemece; eksik inceleme sonucunda hatalı karar verildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak yeniden yargılama yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Davada, ödenmeyen fatura bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmektedir.
Uyuşmazlık, davalının, icra takibi ve davaya konu edilen 2016/8 dönemi geçmişe dönük düzeltme kalemi faturasından sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dosya kapsamından, taraflar arasındaki 23/04/2014 tarihli abonelik sözleşmesinin Ankara 20. Noterliğinin 11/05/2016 tarih ve 7982 yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı tarafça feshedildiği, fesih sonrasında davacı şirket tarafından davalıya gönderilen ve taraflar arasında ihtilaf konusu olan 2016/8 dönemine ait faturalara ilişkin ihtilafın Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde 21/02/2019 tarih ve 2016/955 E. 2019/130 K. sayılı kararla sonuçlandırıldığı, davacı şirket tarafından 05/06/2017 tarihinde “08/2016 dönemi … (geçmişe dönük düzeltme kalemleri)” açıklamasıyla 23.049,86 TL miktarlı dava konusu faturanın düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir ve Elektrik Elektronik Yüksek Mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinin 13/01/2020 tarihli kök ve 20/08/2020 tarihli ek raporunda; “2016 yılı 8. ayına ilişkin faturanın döneminde tahakkuk ettirildiği ve tarafların defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafından 2016/08 dönemine ait faturanın ödenmiş olduğu, davacı tarafça talep edilen aynı döneme ait ikinci faturanın … (Geçmişe dönük düzeltme kalemleri faturası) olduğu, ancak söz konusu düzeltme faturasına ait fatura ekinde hiçbir detay döküm bulunmadığı için söz konusu faturanın davacı tarafından doğru olarak düzenlenip düzenlenmediğinin tespitinin mümkün olmadığı, icra takibine konu faturaya ilişkin detayların hangi yıl, hangi ay, hangi kalemde ne kadar fark var ve fark nedenleri ile birlikte (fiyat yanlışlığı, endeks okuma hatası vb) şeklinde tablo halinde sunması gerektiği, aksi durumda davacının söz konusu fatura ile ilgili davalıya ne gibi bir hizmet sunduğu tespit edilememiş olup, davacının icra takibine konu fatura karşılığı davalıya vermiş olduğu enerjiyi ya da hizmeti belgeleyemediği” belirtilmiştir.
Bilirkişi raporunun, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Belirtilen nedenlerle, dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemece; kurulan hükümde isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1/b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1/b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Eksik alınan 26,30 TL istinaf harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 362/1-a. maddesi gereğince KESİN olmak üzere 20/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.