Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2021/432 E. 2022/1015 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/432 – 2022/1015
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/432
KARAR NO : 2022/1015

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/02/2021
NUMARASI : 2016/750 E.- 2021/60 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVALI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 20/10/2022

Mahkemece verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının elektrik tedarikçisi firma, davalının ise tüketici olup davalının, taraflar arasında imzalanan elektrik satım sözleşmesinden kaynaklanan fatura borcunu ödememesi üzerine davacı tarafça alacağın tahsili için Ankara 3. İcra Dairesinin 2016/9088 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve takibin devamına, davacı lehine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, borç olarak gösterilen 02/05/2016 tarihli faturanın davalı şirketin kayıtlarında bulunmadığını, davalıya tebliğ edilmemiş olan fatura içeriğinin bilinmediğini, faturanın reaktif elektrik bedelini de içermesi halinde doğru bir faturalandırma olmadığını zira aktif enerjiye dönüşmeyen elektriğin faturalandırılmasının ve alacak olarak talep edilmesinin mümkün olmadığını belirterek, davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın kabulü ile davalı borçlunun Ankara 3. İcra Dairesinin 2016/9088 E. sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 8.936,49 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık %1,40 oranında faiz uygulanmasına, haksız itiraz edildiği kabul edilen asıl alacak miktarı olan 8.936,49 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 1.787,30 TL icra inkâr tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya ödenmesine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvrulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde, eksik inceleme ve değerlendirme ile tanzim edilen bilirkişi raporuna dayanılarak verilen kararın hatalı olduğunu, ayrıca dava konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin de doğru olmadığını belirterek, kararın kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davada, elektrik satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmektedir.
Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanmış elektrik enerjisi satım sözleşmesinde aktif elektrik enerji kullanımı için uygulanması kararlaştırılan indirimin reaktif enerji yönünden de uygulanıp uygulanmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Hükme esas alınan 23/05/2018 ve 09/11/2020 tarihli uzman bilirkişi raporlarında özetle; “Tarafların ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak düzenlendiği, taraflar arasındaki sözleşmenin aktif enerjisi satışının sağlanması hususunda olduğu, sözleşmeyle belirlenen indirimin sadece aktif elektrik enerjisi için geçerli olduğu, reaktif enerji tüketimi tespit edildiği takdirde bu enerjinin aktif elektrik enerji kapsamında değerlendirilmeyeceği, yani aktif elektrik enerji için uygulanan indirimin reaktif enerjiye uygulanamayacağı, reaktif enerjiden dolayı tüketicinin dağıtım şirketine karşı sorumlu olduğu ve tüketim miktarı ile ilgili itirazlarda dağıtım şirketinin kayıtlarının esas alınacağını, icra takibinde davalıdan talep edilen tutarın 8.936,49 TL olduğu, dosya kapsamında yapılan inceleme ve değerlendirmelerle davacı şirketin davalı şirketten reaktif tüketiminden dolayı 9.021,52 TL alacaklı olduğu” açıklamalarına yer verilmiştir.
Raporların hüküm kurmaya ve istinaf denetimine elverişli olduğu anlaşılmıştır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355.madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, hükme esas alınan bilirkişi raporlarına ve özellikle istinaf olunan ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün istinaf sebeplerinin reddi ile davalı vekillinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1/b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 610,45 TL harçtan peşin alınan 153,00 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 457,45 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 362/1-a. maddesi gereğince KESİN olmak üzere 04/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.