Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/11/2020
NUMARASI ……
DAVANIN KONUSU : TAZMİNAT
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI
KARAR TARİHİ : 29/09/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 05/10/2021
Mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı dava dilekçesinde, adına kayıtlı … ….. aboneliğinin bulunduğunu, 2018 yılında başka bir abonelik yüzünden ….. hatlarına kısıtlama getirildiğini,……. ile görüşüldüğünü, sorunun çözüleceğini bildirmelerine rağmen sorunun giderilmediğini, hatlarının ve internetlerinin kapatılarak hakkında icra takibi başlattıklarını, takibe itiraz edildiğini, savcılığa şikayette bulunulduğunu, yanlış yapılan işlemden dolayı ticari itibarının zedelendiğini beyan ederek Ankara 15. İcra Müdürlüğünün…….. sayılı mükerrer dosyasındaki icra takibinin durdurulmasını talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … ……. vekili cevap dilekçesinde, dava şartlarından olan arabuluculuk şartının yerine getirilmediğini, dava dilekçesinin soyut kavramlara dayandığını, davacı adına iddia olunduğu gibi kayıtlı bir abonelik sözleşmesi olmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, TTK’nın 5/A. ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2. maddesi göndermesi ile HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde, davalının arabuluculuk toplantısına gelmediğini, zarara uğratıldığını ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Davada, telefon ve internet aboneliğinden kaynaklı hakkında icra takibi başlatılan davacının icra takibinin durdurulması talep edilmiştir.
Medeni Yargılama Hukuku’nda egemen olan taraflarca getirme ilkesine göre davanın sebebini oluşturan vakıaların getirilmesi taraflara yüklenmiş bir ödevdir. Buna karşılık bu vakıaları mümkün olan bütün hukuki görüş açılarından inceleme ve hukuku uygulama görevi ise hâkime yüklenmiştir.
Hâkim tarafların hukuki sebepleri hiç belirtmemiş ya da yanlış belirtmiş olması ile bağlı tutulmamıştır. Bu sayede, tarafların hukuku bilgisizliklerinden zarar görmeleri engellenmiştir. 6100 sayılı HMK.’nun 31.maddesinin sonucunda davayı aydınlatma görevinin hakimde bulunduğu unutulmamalıdır.
Nitekim 6100 sayılı HMK’nın 33. maddesi ve 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı YİBK’na göre, olayları izah taraflara, kanunları re’sen uygulamak ve dolayısıyla hukuki nitelendirmede bulunmak hakime ait bir görevdir. Hakimin hukuki nitelendirmede bulunma görevine ilişkin muhtelif kararlar mevcuttur (YHGK 11.4.2007, E.-2007/12-179 K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991).
6100 sayılı HMK’nın “Hâkimin davayı aydınlatma ödevi” başlıklı 31.maddesinde “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.” hükmü ile 141.maddesinde “Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe iddia veya savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra iddia veya savunma genişletilemez yahut değiştirilemez. İddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati hükümleri saklıdır.” hükmü düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK.’nun 119.maddesinde kanunen dava dilekçesinde yer alması gereken unsurlar tek tek sayılmış olup açık bir şekilde talep sonucu da bunlardan biridir. Yukarıda açıklanan HMK.’nun 119.maddesinde yer alan “Açık bir şekilde talep sonucu” hükmü gereğince davacının dava dilekçesinde talebinin açık olmadığı anlaşılmıştır.
7155 sayılı Abonelik Sözleşmelerinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A. maddesi gereğince 1.1.2019 tarihi itibarıyla Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının dava dilekçesinde talep sonucunun kesin ve anlaşılır olmadığı, mahkemece hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında davacıya talep sonucunu açık ve anlaşılır bir şekilde belirtmesi için süre verilmediği ve davacının talebi açıklığa kavuştuktan sonra arabuluculuk şartının davanın niteliğine göre değerlendirilmesi gerektiği dikkate alınmadan sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, mahkemece; davacıya süre verilerek dava dilekçesindeki talep sonucu açıklattırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.’nun 353/1-a,6. maddesi gereğince, mahkeme kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının istinaf başvurusunun KABULÜNE,
1-)ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 16/11/2020 tarih, ….. sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-)Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-)Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
4-)Davacı tarafından yatırılan peşin harcın talep halinde iadesine,
5-)İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a- maddesi gereğince KESİN olmak üzere 29/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
…..
İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.