Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2021/1265 E. 2023/460 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1265
KARAR NO : 2023/460

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2020
NUMARASI : 2017/589 E. – 2020/237 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI : …
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 08/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 09/03/2023

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, alt taşeron olarak çalıştığı metro inşaatı çalışmaları sırasında davalıya ait kablolara davacı tarafından zarar verildiği iddiası ile davacı aleyhine önce Adana 8. İcra Müdürlüğünün 2007/5295 Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığı, itiraz üzerine Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/55 E. sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, ilgili dosyada verilen karar sonrasında davacı tarafından davalıya toplamda 193.450,00 TL ödeme yapıldığını, kararın Yargıtayca bozulması sonrasında daha az borç çıkması üzerine ödenen miktarın davalıdan iadesini istediklerini, eksik ödeme yapıldığını, bakiye ödemelerin istirdadı için İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün 2016/16090 E. sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, alacağın 127.574,49 TL’sinin kabul edildiğini, bakiye 69.338,90TL’ye itiraz edildiğini, kesinleşen alacak miktarının masraflar ile birlikte 57.750,00 TL olduğunu belerterek, ödenmeyen bakiye alacak için itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava ve icra dosyaları celp edilip bilirkişi incelemesi yapıldığında, davacının fazladan alacak talep ettiğinin anlaşılacağını, faiz oranının ve miktarının yüksek hesaplandığını belirterek, davanın reddine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 17/06/2020 tarih, 2017/589 E., 2020/237 K. sayılı kararı ile 129.379,77 TL fazladan ödeme olduğuna göre takipten sonra 127.574,49 TL ödendiğinden dava tarihi itibariyle davacıya iadesi gereken miktarın 1.805,28 TL asıl alacak ve 1.563,19 TL işlemiş faiz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının Adana 6. İcra Dairesinin 2017/5613 Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın 1.805,28 TL asıl alacak ve 1.563,19 TL işlemiş faiz bakımından iptaline, takipteki 1.805,28 TL asıl alacağa takip tarihi olan 05/05/2016 tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek devamına, işlemiş faiz için yeniden faiz işletilmesine yer olmadığına, alacak likit olmadığından davacı lehine kabul edilen miktar davalı üzerinden icra inkar tazminatı takdirine yer olmadığına, reddedilen miktar için davalı lehine kötü niyet tazminatı takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, …’un üçüncü kişi değil yargılamanın davalı tarafı olduğunu, mahkemenin …’un üçüncü kişi olarak tespitinin hatalı olduğunu, Medeni Kanunun 2. maddesi uyarınca tarif edilen iyi niyetin davalı tarafta bulunmadığını, davacı şirketin 16/03/2011 tarihinden itibaren davalıdan alacak hakkının doğduğunu, bu tarihten itibaren davalının sebepsiz zenginleştiğini, bu sebeple bu tarihin faiz başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi gerekirken İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2016/16090 Esas sayılı icra takip dosyasının açılış tarihi olana 05/05/2016 tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere davalının en geç 22/02/2013 tarihli ihtarname ile temerrüte düştüğünü, yapılan faiz hesabının eksik ve hatalı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun açık ve anlaşılır olmadığını, 6.694,07 TL icra masrafının nasıl hesaplandığının anlaşılamadığını, bu yönüyle de hükmün usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, icra tehdidi altında yapılan ödemelerin iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Adana 8. İcra Müdürlüğü’nün 2007/5295 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı vekili tarafından, davacı borçlu ile …. A.Ş aleyhine, 90.842,82 TL asıl alacak ve 822,66 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 98.965,68 TL alacak için ilamsız takip yapıldığı, ödeme emrinin davacı borçlu temsilcisine tebliğ edildiği, davacı borçlu vekili tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiği ve davacı şirket yönünden takibin durdurulduğu görülmüştür.
Adana 6. İcra Dairesi’nin 2017/5613 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2016/16090 Esas sayılı icra dosyasında, davacı alacaklı vekili tarafından, davalı borçlu aleyhine, 7.250,00 TL asıl alacak, 3.355,46 TL işlemiş faiz, 60.000,00 TL asıl alacak, 27.325,48 TL işlemiş faiz, 68.450,00 TL asıl alacak, 30.532,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 196.913,39 TL alacak için ilamsız takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 09/05/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 16/05/2016 tarihli dilekçe ile icra dairesinin yetkisine ve borcun 69.338,90 TL’sine itiraz ettiği, bunun üzerine Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2017/5613 Esas sayılı takip dosyası ile davacı alacaklı vekili tarafından, davalı borçlu aleyhine, 69.338,90 TL asıl alacak, 6.240,50 TL faiz olmak üzere toplam 75.579,40 TL alacak için 15/05/2017 tarihli ödeme emriyle ilamsız takip yapıldığı, davalı vekilinin 23/06/2017 tarihli itiraz dilekçesi ile borca ve faize itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Mahkemece görüşüne başvurulan hesap bilirkişisi 26/02/2020 tarihli ek raporunda; davacının Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi kararının kesinleşme tarihinden itibaren faiz talep edebileceğinin kabul edilmesi halinde takip tarihi itibariyle davacı alacağının 129.379,77 TL asıl alacak ve 1.563,19 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 130.942,96 TL olarak hesaplandığını, davacının temerrüt tarihinden itibaren faiz talep edebileceğinin kabul edilmesi halinde takip tarihi itibariyle davacı alacağının 129.379,77 TL asıl alacak ve 37.261,37 TL faiz olmak üzere 166.641,14 TL olarak hesaplandığını belirtmiştir.
Mahkemece, takipten sonra 127.574,49 TL ödendiğinden, 129.379,77 TL fazla ödeme olduğuna göre dava tarihi itibariyle davacıya iadesi gereken miktarın 1.805,28 TL asıl alacak ve 1.563,19 TL işlemiş faiz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355.madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle istinaf olunan ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün istinaf sebeplerinin reddi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile
1-)Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-)Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-)İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına,
4)-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362/(1)-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere, 08/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Katip

e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.