Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2021/1243 E. 2023/339 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1243
KARAR NO : 2023/339

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2021
NUMARASI : 2019/615 E.- 2021/760 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : ALACAK
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 23/02/2023

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı şirketin köy tipi abonesi olup,… otel ve hamam işletmeciliği yaptığını, davacı şirketin köy tipi su aboneliğinin bulunduğu adreste kanalizasyon sistemi bulunmadığından atık su deşarj işlemlerinin davacı şirket tarafından yapıldığını, buna rağmen davacı şirketten atık su bedelinin tahsil edildiğini, davacı şirketin aboneliğinin bulunduğu yerde kanalizasyon sistemi bulunmadığından atık su bedeli alınamayacağını, birim fiyat değerinin de abonelik tipine göre hatalı olduğunu belirterek, şimdilik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalı kurumdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının iddiasının doğru olmadığını, ESKİ Genel Müdürlüğü’nde inşaat abonelerinin dışında atıksu abonesi olmayan aboneliğin bulunmadığını belirterek, iade bedeline ticari avans faizi talebinin mümkün olmayacağını belirterek, haksız açılan davanın reddini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 3.192,91 TL fazla ödenen atık su bedelinin 25/10/2019 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hükme karşı süresinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf talebinde, yeni bilirkişi raporunun alınması gerektiğini, bilirkişi raporunun yetersiz olup hesaplamanın kabul edilemeyeceğini, dava konusu yerde tipi abone-kanalizasyon sistemi bulunmadığını, Köy tüzel kişiliğinin kaldırıldığını 2012’de Mihalgazi Mahallesi olduğunu, atık su arıtma sisteminin bulunmadığını, davalı kurumun iddialarının aksine derenaj sisteminin kendilerine ait olduğunu , (HGK’nın 22.01.2014 gün ve 2013/13-508 E.- 2014/39 K. ve 20.01.2016 gün ve 2014/13-193 E.- 2016/16 K. sayılı ilamları da aynı yöndedir.) 5491 sayılı Yasa’nın 8.maddesi( 2872 sayılı Yasa’nın 11.md değiştiğini) kanalizasyon yok ise ücret talep edilemeyeceğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Davada, davacı şirketten haksız talep edildiği iddiası ile davalıya ödenen bedelin istirdadı talep edilmektedir.
Taraflar arasında düzenlenen 25/06/2014 tarihli “İşyeri” abone sözleşmesinin 2.maddesinde sözleşmenin atık su abone sözleşmesi niteliğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından, 6360 sayılı Kanun’un 2.maddesi gereğince dava konusu taşınmazın bulunduğu yerin (köyün) tüzel kişiliği ilçe belediyesine katıldığı, aynı Kanun’un Geçici 1/8.maddesine göre su kanalizasyon hizmetleri sorumluluğunun Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’ne devredildiği anlaşılmaktadır.
Hükme esas alınan Makina Mühendisi bilirkişinin dosya üzerinden düzenlediği asıl ve ek raporunda; “Davacının işyerinde kanalizasyon ve arıtma sisteminin bulunmadığı, davacının kendi imkanları ile borular vasıtasıyla dereye boşalttığını beyan ettiği, ESKİ Genel Müdürlüğü’nün bu boşaltma sistemini devir alıp almadığı, projesi ve kullanma ruhsatının olup olmadığı, ne şekilde yapıldığının bilinmediği, davalının davacıdan atık su bedeli alınıp alınmamasının uzmanlığı dışında olup, tarafınca değerlendirme yapılamayacağı belirtilerek, 2015-2020 yılları için davacının 3.192,91 TL fazla ödeme yaptığı”açıklanmıştır.
Davacının iddiaları ve davalının beyanları dikkate alındığında, dava konusu ihtilafın çözümlenmesi için mahallinde keşif yapılarak, davacının atık su hizmetinden yararlanıp yararlanmadığı hususu net olarak belirlenmeden düzenlenen bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmadığı anlaşılmıştır.
HMK.’nun 281.maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkemenin, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için bilirkişiden ek rapor alabileceği, ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
Bu durumda, mahkemece; kaçak atık su bedeli hesabı konusunda uzman mühendis, mali müşavir ve hukukçunun bulunduğu üç kişilik başka uzman bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak, davacı şirketin atık su hizmetinden yararlanıp yararlanmadığı, yararlanıyor ise davacının defter ve belgeleri, işyeri kayıtları, işyerinin kapasitesi, personel ve müşteri durumu, tahakkuk sürelerinde tüketilebilecek su miktarı ve buna bağlı olarak sorumlu olduğu atık su bedelinin miktarının konu ile ilgili düzenlenen Kanun ve Yönetmelikler dikkate alınarak net olarak tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.’nun 353/1-a,6 maddesi gereğince, mahkeme kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
1-)ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin13/07/2021 tarih, 2019/615 E.- 2021/760 K. sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-)Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-)Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
4-)Davacı tarafından yatırılan peşin harcın talep halinde iadesine,
5-)İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a- maddesi gereğince KESİN olmak üzere 22/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Katip

e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.