Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2021/1206 E. 2023/424 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1206 – 2023/424
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1206
KARAR NO : 2023/424

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/05/2019
NUMARASI : 2018/886 E.- 2019/510 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : ALACAK
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 01/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 13/03/2023

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, …parselde yer alan taşınmaz üzerinde 13/03/1964 tarih,… yevmiye numarası ile davacı kurum lehine tesis edilmiş irtifak hakkını TEDAŞ Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulunun 23/08/2016 tarihli Kararı ile 84.315,00 TL bedel karşılığında terkini kararlaştırılmış olmasına rağmen, taşınmazı devralan davalı şirket tarafından irtifakın bedelsiz terkini için Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkeme’sinde dava açıldığını, yargılama sürerken Tedaş Başkent Müdürlüğü’nün Yenimahalle Tapu Müdürlüğü’ne muhatap 26.04.2017 tarih, E.30069 sayılı yazısı ile terkin işleminin bedelsiz olarak yerine getirildiğini, Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkeme’sinin 2017/65 E., 2018/110 K. sayılı dosyasında davanın konusu kalmadığından bahisle karar verilmesine yer olmadığı kararı verildiğini, irtifak hakkının bedelsiz terkininin sehven gerçekleştirildiğini, davalının sebepsiz zenginleştiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının sebepsiz zenginleştiği miktar olan 84.315,00 TL terkin bedeli ile 1.688,00 TL hizmet bedeli ve bunun %18 KDV tutarı olan 303,84 TL olmak üzere toplam 86.306,84 TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, irtifak hakkının uygulamada 49 yıllık olduğunu, bu nedenle talebin zamanaşımına uğradığını, davacının söz konusu irtifak hakkını terkin etmesi işlemlerinin sebepsiz zenginleşme kapsamında olmadığını, sebepsiz zenginleşmenin koşullarının bulunmadığını, davacının irtifak hakkını Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkeme’sinin 2017/65 E.- 2018/110 K. sayılı dosyasında dava devam ederken kendi isteği ile kaldırdığını, irtifak hakkının 2013 yılında fiilen zaten kaldırıldığını, 1.379,42 TL hizmet bedelinin kendileri tarafından davacıya ödendiğini, ekonomik ömrünü tamamlamış, yerinden sökülmüş, kullanılmayan hat için ücret talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 29/05/2019 tarih, 2018/886 E., 2019/510 K. sayılı kararı ile sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, dava konusu taşınmazın tapu kaydında genel müdürlük lehine tescil edilmiş olan irtifak hakkının bedel alınarak terkin edilmesi gerekirken sehven herhangi bir bedel alınmaksızın terkin edildiğini, taşınmazın eski hissedarlarından olan dava dışı …’in irtifak hakkının terkinini talep ettiğini, taşınmaz üzerinde yer alan irtifak hakkının 84.315,00 TL bedelle terkin edilmesine karar verildiğini, genel müdürlükçe yapılan harcamaların karşılanması amacıyla 1991,84 TL (%18 KDV dahil) tahsil edilmesi için yönetim kurulunca karar alındığını, bu kararların ilgiliye tebliğ edildiğini, ancak bedellerin süresi içerisinde yatırılmadığını, bu yazışmaların bahse konu terkin işlemlerinin bedel karşılığı yapıldığını gösterdiğini, taşınmazın davalı şirket tarafından satın alındığını, davalı şirketin irtifak hakkının bedelsiz olarak terkinini talep ettiğini, davalı şirkete de bu hususta bilgi verildiğini, her ne kadar Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/03/2018 tarih, 2018/110 Karar sayılı dava dosyası devam ederken terkin işlemi yapılmışta olsa bu işlemin sehven yapıldığının açık olduğunu, her ne kadar tacir de olsa davacı kurumun bir kamu kuruluşu olduğunu, kamunun üstün yararı ilkesi gereğince kamu personelleri de hata yapabileceğinden tekrar değerlendirme yapılması gerektiğini, sonuç olarak davalının sebepsiz zenginleştiğinin apaçık ortada olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davalıya ait olan arsa üzerinde davacı idare lehine tesis edilmiş olan irtifak hakkının sehven bedelsiz olarak terkin edilmesi nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalı tarafından Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkeme’sinin 2017/65 E.- 2018/110 K. sayılı dosyası ile açılan taşınmaz üzerindeki irtifak hakkının bedelsiz terkini davası sürerken, davacı kurum tarafından alınan terkin kararı ile taşınmaz üzerindeki irtifakı kendiliğinden terkin ederek söz konusu davanın konusuz kalmasına sebebiyet verdiği, davalının dürüstlük kuralına aykırılık oluşturabilecek bir zorlaması bulunmaksızın davacının yapmış olduğu terkin ile hataya düşmüş olduğunu ispat etmek zorunda olduğu; hali hazırda bir dava devam ederken davayı konusuz bırakacak şekilde ifada bulanan tarafın sebepsiz zenginleşme talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 22/03/2018, tarih 2017/65 E. 2018/110 K. sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı … Şirketi vekili tarafından, davalı …aleyhine, 10/02/2017 tarihli dava dilekçesi ile davalının yüksek gerilim hattının tellerini ve direklerini 4 yıl önce sökmesi nedeniyle irtifak hakkının sağladığı fiili ve hukuki yararın ortadan kalkması dikkate alınarak irtifak şerhinin bedelsiz olarak tamamen kaldırılmasına, davalının talep ettiği rakamlar fahiş olması nedeniyle MK. 785/2 uyarınca uygun bir bedel tayin edilerek bu hakkın tamamen kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle dava açıldığı, davacı vekili tarafından 22/03/2018 tarihli duruşmada, elektrik irtifak hakkının terkin edildiği bu nedenle davanın konusu kalmadığı belirtilerek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece davacı vekilinin beyanına göre konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, bu kararın taraflarca istinaf edilmemesi üzerine kararın 09/10/2018 tarihinde kesinleştiğinin şerh olunduğu görülmüştür.
Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 02/07/2019 tarih, 2018/554 E., 2019/263 K. sayılı kararının incelenmesinde, davacı … tarafından, davalı … aleyhine, … nolu parselle ilgili irtifak terkin bedelinin alınmasından vazgeçildiğinden, … nolu parsel için haksız ödenen 55.666,00 TL terkin bedelinin iadesi için dava açıldığı, mahkemece “elde edeceği menfaatler göz önüne alındığında davalı idarenin lehine olan haktan vazgeçerek şerhin terkini için ücret talebinin hayatın olağan akışına uygun olduğu ve davacının ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin ödediği bedelin aynı ada … parselle ilgili talepten vazgeçildiği gerekçesiyle iadesine yönelik talep kabule şayan olmadığından” davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu irtifak hakkının taşınmazın tapu kaydına 13/03/1964 tarih… yevmiye no ile tescil edildiği, daha sonra enerji nakil hattının toplatılarak iptal edildiği, taşınmazın üzerinde herhangi bir tesisin bulunmadığı, terkin talebine konu taşınmazın geçmişte enerji nakil hattı güzergahında kalması nedeniyle terkin işlemlerinin bedeli mukabilinde yürütülmesi gerektiği, Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 22/03/2018 tarih 2017/65 E., 2018/110 K. sayılı dosyasında, davacı idare tarafından … nolu parselde yer alan irtifak hakkının davacı idarece sehven terkin edildiğinin bildirildiği anlaşıldığından, mahkemece; “davanın kabulüne” ilişkin hüküm kurulması gerekirken, “Davanın reddine” ilişkin karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinde haklı olduğu kabul edildiğinden HMK 353/1-b.3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin “Davanın reddine” ilişkin kararının kaldırılarak ” Davanın KABULÜNE, 84.315,00 TL terkin bedeli ile 1.688,00 TL hizmet bedeli ve bunun %18 KDV tutarı olan 303,84 TL olmak üzere toplam 86.306,84 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,” ilişkin YENİDEN ESAS HAKKINDA karar verilmesi gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 29/05/2019 tarih, 2018/886 E., 2019/510 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Bu itibarla HMK’ nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden hüküm kurmak gerektiğinden,
1-Davanın KABULÜNE, 84.315,00 TL terkin bedeli ile 1.688,00 TL hizmet bedeli ve bunun %18 KDV tutarı olan 303,84 TL olmak üzere toplam 86.306,84 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 5.895,62-TL harçtan peşin yatırılan 1.473,90-TL harcın mahsubu ile geri kalan 4.421,72-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacının peşin olarak yatırdığı 1.473,90-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacının yaptığı toplam 594,85-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 13.809,00 TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Gider avansından arta kalanın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
II)-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan harç ve masraflar yönünden;
1)-İstinaf karar ve ilam harcının istek halinde istinaf kanun yoluna başvuran davacıya iadesine,
2)-Davacı tarafından yapılan 130,60 TL istinaf masrafının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362/(1)-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere, 01/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.