Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2021/1061 E. 2023/301 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1061 – 2023/301
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1061
KARAR NO : 2023/301

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/07/2021
NUMARASI : 2021/27 E., 2021/669 K.

DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVALI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 15/02/2023
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 21/02/2023

Mahkemece verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı şirket abonesi olan davalı şirket adına düzenlenmiş olan 4 adet fatura bedelinin ödenmediğini, teminat olarak sunulmuş olan 16.152,00 TL ‘nin fatura borçlarından mahsubu sonrasında kalan borç için davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu belirterek, takibe vaki haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, zamanaşımı def’ini ileri sürmüş, davalı şirketin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, talep edilen faiz miktarının fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine ve alağın %20’inden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI:Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının Eskişehir 7. İcra Müdürlüğünün 2020/612498 MTS sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 25.837,02 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağın %20’sine karşılık gelen 5.167,40 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde, davacı şirketin teminat mektubunda yer alan tutarı davaya konu ilk faturanın son ödeme gününde irat olarak kaydetmeyip aradan geçen süre yönünden faiz talep etmiş olmasının ve davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Davada, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatı talep edilmektedir.
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinden dolayı davalı şirketin davacı şirkete borcunun olup olmadığı, borçlu olması halinde borcun miktarına ilişkindir.
Merkezi Takip Sistemi 2020/612498 MTS sayılı dosyasının incelenmesinden; alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında 32.327,42 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı-borçlu vekilinin takibe itirazı üzerine takibin durduğu ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan uzman bilirkişi raporunda özetle; “Dava dosyasında yer alan bilgilerden … AŞ. tarafından … abone numaralı …. Tic. AŞ. adına düzenlenen 2019/09, 2019/10, 2019/11, 2019/12 okuma dönemlerine ait toplam 41.989,02 TL bedelli dört adet fatura bedelinin ödenmediği tespit edilmiştir. Ödenmeyen bu faturaların son ödeme tarihleri ile icra takip tarihi olan 12/08/2020 tarihi arasında geçen süreler için gecikme zammı toplamı 5.132,55 TL, gecikme zammı KDV’si toplamı 923,85 TL olarak hesaplanmış olup, davacının 16.152,00 TL bedelli teminatı düşüldükten sonra kalan borç miktarı esas borç 25.837,02 TL’ye gecikme zammı ve gecikme zammı KDV’sinin eklenmesi suretiyle toplam 31.893,42 TL’dir.” açıklamalarına yer verilmiştir.
Raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar bilirkişi raporunda gecikme zammı ve KDV’si hesaplanmış ise de mahkemece, takibin asıl alacak miktarı üzerinden devamına karar verilmiş olup, davanın dayanağı takip konusu fatura alacağı likit ve muayyen olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
Bu durumda; dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemece kurulan hükümde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurunun ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nun 355.md hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.764,92 TL harçtan davalı tarafça yatırılan 442,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.322,92 TL nispi karar ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 362/1-a. maddesi gereğince KESİN olmak üzere 15/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.