Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2020/910 E. 2021/990 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/07/2020
NUMARASI ….

DAVANIN KONUSU : ALACAK
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 21/09/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 22/09/2021

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin kiralık olarak kullandığı aracın “… (emisyonu işlemi düşürmek için kullanılan madde) konması ikazı” vermesi üzerine gerekli işlem için davalılardan …’a ait diğer davalı … … servisine gittiklerini, söz konusu maddenin davalı şirket çalışanı tarafından bagajda bulunan katkı maddesine ait depoya konmak yerine yakıt deposuna konulması sonucunda aracın yakıt sisteminin zarar gördüğünü, aracı uzun bir süre kullanamadıklarını, Ankara 39.Noterliğinden 07/05/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile durumu davalıya bildirilmesine rağmen davalı tarafından herhangi bir işlem yapılmadığını, Ankara 13. Sulh Hukuk Mahkemesinin 30/05/2019 tarih ve… sayılı tespit dosyası ile aracın hasarlandığının tespit edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 8.818,54 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi ve yetkili mahkemenin Adana Mahkemeleri olduğunu, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davalının ilgili araca yönelik böyle bir işlem yaptığı hususunun tamamen soyut ve iftira mahiyetinde olduğunu, davalının davacı tarafı tanımadığını, davacının ilgili işlemin davalı tarafından yapıldığı hususunu ispat etmesi gerektiğini, bu haliyle dosyada yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığından davanın reddinin gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 14/07/2020 tarih…..sayılı kararı ile davalı …’ın şirketin tek ortağı olmasının davalı olmasını gerektirmeyeceği, şirketin ticari faaliyetlerinden dolayı şirket ortağının sorumluluğu olmadığından davalı … hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğundan, akdi ilişki ispatlanamadığından davalı … … hakkında açılan davanın esastan reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, araçta meydana gelen hasarın sebebinin açık olduğunu, bahse konu hasarın add blue isimli maddenin hatalı olarak yakıt deposuna konulmasından kaynaklandığını, bu işlemin tamir servisi dışında bir şahıs tarafından yapılamayacağını, davacı şirket tarafından yapılan işleme ilişkin fatura talep edilmişse de bu talebin yerine getirilmediğini, davalı tarafın fatura vermemiş olması sebebiyle tanık dinletmek istediklerini, bu taleplerinin kabul görmediğini, hukuki eylem söz konusu olduğu için tanık dinletilebileceğini, mahkeme tarafından delilleri toplanmaksızın hüküm kurulduğunu, tanık dinlenilmesine ilişkin taleplerinin olayların vuku buluş şekline istinaden olduğunu, başkaca ispat imkânı bulunmadığını, bu halde senetle ispat yasağının uygulanmaması gerektiğini, Yargıtay Kararlarının da bu yönde olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı ifa nedeniyle oluşan zararın tazmini talebine ilişkindir.
Ankara 11.Tüketici Mahkemesinin 05/08/2019 tarih, …. sayılı kararı ile uyuşmazlığın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğundan davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında yazılı bir sözleşme veya delil başlangıcı bulunmamaktadır. Davalı taraf akdî ilişkiyi inkâr etmiştir. Kural olarak eser sözleşmesi, zorunlu şekil koşuluna bağlı değildir. Sözleşmenin kurulması için yazılı şekil şartı yok ise de; davalı tarafından sözleşme ilişkisi inkâr edildiği takdirde, talep miktarı da dikkate alınarak, yazılı delille ispata ilişkin kuralların gözetilmesi gerekir
Somut olayda davalı tarafça taraflar arasında sözleşme ilişkisi kurulmadığı iddia edilmiş olup, ayrıca tanık dinlenilmesine de muvafakat edilmediğinden davacı tarafından sözleşme ilişkisi kurulduğunun kesin deliller ile ispatlanması zorunludur.
Davacı vekili 14/07/2020 tarihli duruşmada, davalı şirketin tek ortağı ve yetkilisi olan … öldüğünden akdi ilişkinin ispatı bakımından davalı tarafa yemin teklif etmeyeceklerini beyan etmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355.madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle istinaf olunan ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün istinaf sebeplerinin reddi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1/b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Eksik alınan 4,90 TL istinaf harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yolu açık olmak üzere 21/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.