Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2020/859 E. 2022/170 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2018
NUMARASI : ….
DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVALI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :17/02/2022
Mahkemece verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı kurum tarafından davalının adresinde yapılan kontrol sonucunda kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini, kaçak kullanılan enerji bedeli için çıkartılan borçtan dolayı davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, haksız itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek Ankara 1. İcra Müdürlüğünün 2016/15292 E.sayılı dosyası ile başlatılan takibe yapılan vaki itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, davalının kaçak elektrik kullanmadığını, davacı şirket tarafından onaylanan proje ile sayaç taktırıldığını, davalı şirketin tüketmiş olduğu elektrik kullanımının bu sayaç ile ölçüldüğünü, davacı şirketin kaçak elektrik kullanımına ilişkin cezayı ve buna ilişkin bedeli 25.05.2016 tarihinde kestiğini, ancak davalı hakkında herhangi bir soruşturma yapılmadığını, davalının başvurduğu abonelik işlemlerinin neticelenmediğini, davacı şirketin davalının bugüne kadar kullandığı elektrik bedelini talep edebileceğini, davalının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacı tarafın kaçak tüketimi değilde abonesiz kullanım nedeni ile davalı şirketin “…..” elektrik kullanımı iddiasında yine mevzuat gereği davalı şirkete yükümlülüklerini yerine getirmesi için yasal olan 15 günlük süreyi vermek zorunda olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
MAHKEME KARARI:Mahkemece, davalının kaçak elektrik tükettiğinin sabit olduğu ve bilirkişi raporunda mevzuata göre hesaplandığı üzere 87.456,79 TL borcu olduğu gerekçesiyle hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulü ile davalının Ankara 1. İcra Müdürlüğü’nün 2016/15292 E.sayılı dosyasına yaptığı itirazının 87.456,79 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili istinaf dilekçesinde, davacı şirketin mevzuata aykırı olarak elektrik enerjisini kestiğini, Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 50.maddesine ve mevzuata aykırı enerji kesildiği için …. Hizmetleri Yönetmeliğinin 26.maddesine göre kaçak elektrik kullanımından bahsedilemeyeceğini, hesaplamanın hatalı olduğunu, kaçak elektrik kullanımı olmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanımı Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar hakkında 622 sayılı Karar doğrultusunda hesaplama yapılması gerektiğini ve kararın hatalı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :Davada, kaçak elektrik enerjisi kullanımını nedeniyle ödenmeyen bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talep edilmektedir.
Hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporunda; “davalının abonelik olmadan enerji tükettiği, 21.04.2016 tarihinde hakkında kaçak elektrik tüketimi nedeniyle tutanak tutulduğu, davalının…Hizmetleri Yönetmeliğine uygun davranma yükümlülüğü bulunduğu, mevzuata göre yapılan hesaplamaya göne davalının borcunun 98.319.82 TL olduğu, davacı şirketin kaçak elektrik kullanımı nedeniyle davaya konu aboneliğin borcunu 87.456,79 TL olarak hesapladığını, bu farkın davacı şirketin günlük ortalama tüketim üzerinden hesaplama yapması ve ceza katsayısı kullanırken davacının yalnız aktif enerji bedelinin 1,5 katı ile çarpılarak kaçak tahakkuk bedelini hesaplamasından kaynaklandığını, sonuç olarak davacının icra takibinde asıl alacak talebi ile bağlı kalındığında 87.456,79 TL asıl alacak, 2.486,61 TL gecikme zammı toplamı 89.943,40 TL talepte bulunabileceğini, asıl alacak ile ilgili olarak düzenlenmiş herhangi bir faturanın dava dosyasında ya da icra dosyasında yer almadığını, bu durumda asıl alacak miktarı üzerinden gecikme zammı işletilmesinin bir dayanağı olmadığını, bu nedenle gecikme zammı ve gecikme zammı KDV’si talebinin yerinde olmadığı nedenle icra takibinin 87.456,79 TL asıl alacak üzerinden devam etmesi gerektiği” açıklanmıştır.
Raporun, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Belirtilen nedenlerle, dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemece; kurulan hükümde isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1-b/1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 5.974,17 TL harçtan peşin alınan 1.494,00 TL’nın mahsubu ile geriye kalan 4.480,17 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK.’nun 361/1.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere 16/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.