Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2020/816 E. 2021/310 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO :…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/11/2019
NUMARASI : …

….

DAVANIN KONUSU : İSTİRDAT
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :11/03/2021

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı tarafından davacı aleyhine fatura borcunun tahsili amacıyla başlatılan Ankara 26. İcra Dairesi’nin … sayılı icra takibinin kesinleşmesi nedeniyle davalı aleyhine açılan menfi tespit davası sonucunda, Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/11/2015 tarih,….sayılı davanın kısmen kabulüne ilişkin kararının Yargıtay 19.H.D’sinin onama ilamı ile kesinleştiğini, davalı tarafından kesinleşmiş mahkeme ilamına rağmen davacı tarafından ödenen fatura borcunun iade edilmediğini, 2006 yılında ödenen 3.485.757,669 TL tutarın yeniden değerleme oranı uygulandığında günümüz değerinin 11.814,00 TL olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 11.000,00 TL’nin %15 oranında tazminatı ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, zamanaşımı def”inde bulunmuş, esas yönünden ise haksız olan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davanın kesinleşmiş mahkeme ilamına dayanması nedeni ile 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, zamanaşımı süresinin henüz dolmadığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Davada, davacı tarafından davalıya haksız yere ödenen fatura bedelinin mahkeme kararı nedeniyle davalıdan istirdatı talep edilmektedir.
Uyuşmazlık, dava konusu ödemede zamanaşımı başlangıcının hangi tarih olduğu, buradan varılacak sonuca göre de davalı tarafa yapılan ödemenin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.
6098 sayılı TBK’nın m.77/1’e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK’nın 79. ve 80.maddelerinde “aynen geri verme ilkesi”ne göre düzenlenmiştir.
Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır.
Sebepsiz zenginleşmeden doğan talep hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak TBK’nun 82.maddesine göre iki yılın (BK’nun 66.maddesine göre bir yılın) ve her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
Zamanaşımı süresi, hak sahibinin, mal varlığındaki eksilmeye yol açan işlemi ve sebepsiz zenginleşeni tam olarak öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Ondan önceki noksan bilgiler ve tahminler bu sürenin başlangıcına esas olamaz. Zamanaşımı, maddi hukuktan kaynaklanan bir def”i ve savunma aracı olup, yazılı yargılama usulüne tabi davalarda cevap süresi içerisinde ileri sürülmelidir.
Davalı tarafından süresinde zamanaşımı def’inde bulunulmuş olup, bu hususta uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Dosya kapsamından, davacı tarafından davalı kurum aleyhine açılan Ankara 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.11.2005 tarih,…. sayılı menfi tespit dosyasında, davacının abone sözleşmesinin tarafı olmadığından bahisle davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin kararının kesinleşme tarihinin 28/11/2006 olduğu, davacı tarafından ilamda belirtilen alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine 12/10/2016 tarihinde icra takibinin başlatıldığı belirlenmiştir.
Davacının, dava dışı … abone olduğu elektrik borcundan dolayı davalı aleyhine Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı menfi tespit davasının kesinleşmesi ile taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığından, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten itibaren zamanaşımı süresinin geçtiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemece; davada zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle davanın reddine ilişkin kurulan hükümde isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf taleplerinin HMK.’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme 6100 sayılı HMK’nun 355. md hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ile sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-ANKARA 4.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 08/11/2019 tarih, …. sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf taleplerinin HMK.’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 4,90 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 02/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır
Üye

e-imzalıdır
Üye

e-imzalıdır
Katip

e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.