Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2020/597 E. 2021/281 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/07/2019
NUMARASI : …

GENEL MÜDÜRLÜĞÜ





DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : TARAF VEKİLLERİ
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 03/03/2021

Mahkemece verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, Ankara 13. İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyası ile başlatılan icra takibinde ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından takibe, borca ve faize itiraz edildiğini, takibin durduğunu, bu itirazın haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğunu belirterek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, takip konusu miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, Ankara 13. İcra Müdürlüğü’nün…sayılı icra dosyası ile … nolu . aboneliğine ilişkin 10.430.55 TL tutarındaki . borcunun ödenmediği gerekçesiyle 15.07.2014 tarihinde davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin borca ve takibe itirazı ile takibin 27.11.2015 tarihinde durduğunu, görevli Mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu, borcun zaman aşımına uğradığını, davaya konu….. aboneliğinin 01/08/2005 tarihi itibariyle davalı şirkete ait olmadığını, borcun kaynağının tam olarak açıklanmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … dilekçesinde, görevli Mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu, ihbar olunan şirketin akaryakıt istasyonunu davalı şirketten devir aldıktan sonra şebeke…. abonelik suretiyle kullandıklarını, bakiyenin eksiye düşmesi halinde sistemin kendisini otomatik olarak kilitlediğini ve .tüketimi yapılamadığını, istasyonda şebeke . sadece mutfakta kullanıldığını, aylık abone kartına 150,00 TL’lik yükleme yapıldığını, yüklenen krediden fazla miktarda. tüketimi olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 02/07/2019 tarih, …. sayılı kararı ile iş yerinde kullanılan . bedelinden davacı … karşı abonelik sözleşmesinin tarafı olan davalı şirketin sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, Ankara 13. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 9.549,95-TL asıl alacak, 200,54-TL gecikme zammı (faiz), 36,09-TL KDV olmak üzere toplam 9.786,58-TL yönünden iptali ile takibin kaldığı yerden aynı şartlarda devamına, fazlaya ilişkin talebin ve davacının inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde, mahkemenin hiçbir araştırma ve inceleme yapmadan davanın kısmen kabulüne karar verdiğini, …abone nolu kartlı . sayacından 30.05.2014 – 15.07.2014 tarihleri arasındaki .kullanımı nedeniyle icra takibi yapıldığını, kartlı . sayacının bulunduğu yerin; davalı şirketin 2005 yılından önce maliki olduğu … alana sahip olan akaryakıt istasyonu olduğunu, davalı şirkete ait bu akaryakıt istasyonunun; 01.08.2005 tarihli ortaklar kurulu kararıyla ihbar olunan … ne satılarak tapuda devir edildiğini ve 01.08.2005 tarihi itibariyle davalı şirketin o yer ve abonelikle hiçbir bağlantısının kalmadığını, devir tarihinden itibaren . sayacını kullanmayan ve istasyonla herhangi bir hukuki ve fiili bağlantısı kalmayan davalı şirketin; işbu dava konusu borçtan sorumlu olmadığını, dava konusu sayacın, kartlı . sayacı olduğunu, kartlı . sayacına krediyi de …’nin yüklediğini, bu nedenle, 01.08.2005 tarihinden sonra ortaya çıkan . tüketim bedelinden davalı şirketin sorumlu olmadığını, sayaçta arızanın olup olmadığı ve kartlı sisteme rağmen . kullanımı durumunda artık bu kullanımın, karta bağlı sözleşmesel bir ilişki gereği değil fiili kullanım esasına göre çözülmesi gereken bir durum olduğunu, fiili kullanımın davalı şirket ile bir ilgisinin olmadığının tartışmasız olduğunu, davanın kısmen kabulü kararı hukuka ve hukukun evrensel ilkelerinden olan Borçların şahsiliği ilkesine de açıkça aykırı olduğunu ileri sürerek, kısmen kabule ilişkin kararın kaldırılarak davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin 19.10.2000-17.06.2014 tarihleri aralığında davalı adına olduğunu, abonelik sözleşmesi sona erdirilmediği sürece abone olan kişinin tüketilen . bedelinden sorumlu olacağının … açıkça düzenlendiğini, davacı şirket tarafından sayaç raporu doğrultusunda alınan ve harcanan kredi arasında kalan farkın davalıya tahakkuk ettirildiğini, kurum işlemlerinin her yönü ile yasa ve yönetmeliklere uygun olduğunu ileri sürerek, kısmen kabul kararının kaldırılarak davanın kabulüne ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan vekili istinaf dilekçesinde, ihbar olunan şirketin akaryakıt istasyonunu 01/08/2005 tarihinde davalı şirketten devraldığını, bu devirden sonra ihbar olunan şirket tarafından her ay düzenli olarak sayaca . yüklenildiğini, alacağın zaman aşımına uğradığını, tüketicinin kusuru dışında herhangi bir arızanın meydana gelmesi halinde dönem tüketimlerinin ortalamasının esas alınması gerektiğini, bilirkişi raporunda iki sonuçlu bir inceleme yapıldığını . bedelinin 412,87 TL olduğuna ilişkin belirlemeye hangi gerekçe ile riayet edilmediğinin gerekçeli kararda tartışılmadığını, kısa ve gerekçeli kararda ihbar olunan lehine veya aleyhine inceleme yapılmadığını ve hüküm tesis edilmediğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, kartlı sayaç . kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
1-İhbar olunan vekilinin istinaf başvurusu yönünden;
Davalı yanında müdahil olmayan ve aleyhine hüküm kurulmayan ihbar olunanın kararı istinaf hakkı olmadığından, ihbar olunan …vekilinin istinaf talebinin reddine,
2-Davacı ile davalı vekillerinin istinaf başvuruları yönünden;
Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin, 15/02/2018 tarih, …. sayılı “davanın kısmen kabulüne, Ankara 13. İcra Müdürlüğünün ..sayılı icra takip dosyasına konu toplam 9.786,58 TL alacağa ilişkin davalının haksız itirazının iptaline, icra takibinin toplam bu miktar üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine, alacağın %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,” ilişkin kararına karşı davalı ve ihbar olunan vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 27/11/2018 tarih, …. ve …. sayılı kararı ile uyuşmazlığın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, davanın görev yönünden, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmediğinden ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a.3. maddesi gereğince kaldırılmış, Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin, 14/03/2019 tarih, …. sayılı kararı ile uyuşmazlığın çözümünün Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevi içerisinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik nedeniyle usulden davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda, taraflar arasında iş yeri (benzin istasyonu) abonelik sözleşmesi bulunduğu anlaşılmaktadır.
Ankara 13. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı vekili tarafından, davalı borçlu aleyhine 10.177,36 TL asıl alacak, 213,72 TL faiz, 38,47 TL KDV ve 1,00 TL ÇTV olmak üzere toplam 10.430,55 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 25.11.2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 27.11.2015 tarihli dilekçe ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Mahkemece görüşüne başvurulan makine mühendisi bilirkişiler 05/06/2017 havale tarihli raporlarında; abonelikte bedel ödenmeksizin kullanılan . miktarının 977 m3 üzerinden 9.549,95 TL, son ödeme tarihi 30/05/2014 ile 15/07/2014 icra takip tarihi arasında işleyen gecikme zammı 200,54 TL ve 36,09 TL KDV olmak üzere (9.549,95 TL+200,54 TL+36,09 TL)toplam 9.786,58 TL olduğunu, davacı idarece icra takibi ile 643,97 TL fazla talep edildiğinin hesaplandığını, mahkemece talep edilen tüketim miktarının abonelik genel . tüketim alışkanlıkları yanı sıra ortalama bir benzinlik . tüketim miktarının üzerinde olduğu ve kıyas tüketim uygulanması gerektiği görüş ve kanaatine varıldığında; söz konusu 116 gün için ödenmesi gereken . bedelinin 412,87 TL olarak hesaplandığını belirtmişlerdir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle istinaf olunan ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, sayaç doğruluk muayene raporu esas alınarak yapılan hesaplamanın hükme esas alındığı, dava konusu . bedelinin belirlenmesi yargılama ve bilirkişi incelemesi gerektirdiğinden alacağın likit ve muayyen olmadığı anlaşıldığından, yerinde bulunmayan bütün istinaf sebeplerinin reddi ile davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
A)1-İhbar olunan vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE,
2- İhbar olunan tarafça yatırılan peşin istinaf karar ve ilam harcının, istek halinde ihbar olunan tarafa iadesine,
B)1)-Davacı ile davalı vekillerinin istinaf başvurularının HMK.’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Eksik alınan 4,90 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3)-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 668,52 TL harçtan davalı tarafından yatırılan 167,90 TL nin mahsubu ile bakiye 500,62 TL nispi karar ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran taraflar üzerinde bırakılmasına,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında HMK’nın 362/(1)-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere, 02/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Katip

e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.