Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2020/307 E. 2021/1312 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ
…..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/12/2019
NUMARASI ….
DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH :11/11/2021
Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının doğalgaz abonesi olduğunu, doğalgazın davacı şirkete ait işyerindeki fırın ısıtmalarında kullanıldığını, davalı tarafından son ödeme tarihi 28/11/2016 olan 75.863,58 TL’lik faturanın davacıya gönderildiğini ve borcun ödenmemesi halinde yasal işlem başlatılacağının ihtar edildiğini belirterek, öncelikle doğalgaz kullanımının durdurulmasının önlenmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve fatura bedelinden sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, görev itirazında bulunmuş, dava konusu fatura bedelinin mevzuata uygun olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

MAHKEME KARARI: Mahkemece, sayacın….. sayılı raporuna göre hatalı olmadığı, … için %-8 hata ile ölçüm yapabileceğini, mekanik sayacın doğru ölçüm yaptığı, davacının borcunun 75.863,58 TL olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, bilirkişi kök ve ek raporlarında itirazlarının cevaplanmadığını, 21/11/2016 tarihinde sayacın söküldüğünü, 24/11/2016 tarihinde davalının sayacın doğru ölçüm yaptığını beyan ettiğini, 30/11/2016 tarihinde sayacın … Üniversitesi tarafından kullanılmak üzere takıldığını, davalının sökülen sayaçta son endeksin 119.954,13 m³ olduğunu iddia ettiğini, tutanakta abone imzasının olmadığını, son endeks bilgisinin verilmediğini, itiraz edildiğini, davalının rapor düzenlediğini, sayacın sağlam olduğu gerekçesi ile başka aboneye tahsis ettiğini, orada da itiraza uğradığını, davacının iddia edilen kadar gaz tükettiğinin ispatının davalı tarafa ait olduğunu, belirtilen dönemlerde gelen faturaların ödendiğini, makul ödemelerin kabul edilebileceğini, fazla gelen faturaya itiraz edildiğini, davanın 10.000,00 TL üzerinden açıldığını, mahkemece, fatura bedeli olan 75.863,58 TL üzerinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE : Davada, doğalgaz tüketimi nedeniyle davacıya fazla tahakkuk edildiği iddia olunan faturadan dolayı borçlu olunmadığının tespiti talep edilmektedir.
Hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında; ” Dava konusu olaya ilişkin olarak… tarafından düzenlenmiş olan 15/06/2017 tarihli ve 6225 sayılı raporun başka bir aboneye ait olması sebebiyle huzurdaki davada ön ödeme cihazı ile mekanik … arasında var olan farklılığın sebebinin ön ödeme cihazı ve/veya haberleşme kablosundan mı yoksa mekanik sayacın arızalı olmasından mı kaynaklandığına dair bir değerlendirme yapılamadığı, dava konusu mekanik sayaca ilişkin başkaca bir raporun dava dosyasına eklenmesi durumunda konu hakkında değerlendirme yapılabileceği, davacı tarafından davaya konu mekanik sayacın incelenmesi talep edildiği, ancak söz konusu talebin karşılandığına dair bir rapor dava dosyasında bulunmadığı, davacı tarafından 19/05/2019 tarihinden sayacın söküm tarihine kadar herhangi bir gaz alımı yapılmadığı, davacının aboneliğinin bulunduğu adreste üretim faaliyetine devam ettiği kabul edildiğinde aktif olarak doğalgaz alımına devam etmemesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, dava konusu mekanik sayacın doğru ölçüm yaptığına dair bir raporun sayın Mahkemeye sunulması veya sayın Mahkemece mekanik sayacın doğru ölçüm yaptığına ilişkin bir kanaat oluşması durumunda eksik faturalandırılan miktarın 75.863,58 TL olarak hesaplandığı, ayrıca davaya konu … ile … Üniversitesinin sayacının aynı olduğunun kabulünün gerektiği, … Müdürlüğü’nün 15/06/2017 tarihli ve …. sayılı raporunda davaya konu sayacın mekanik olarak hatalı olmadığı, … (Sayacın en büyük hata sınırları içinde kayıt etmeye başladığı andaki en küçük gaz miktarı) için % -8 hata ile ölçüm yaptığının belirtildiği, bu durumun … çekiş durumunda çekilen miktarın daha azının sayaçta kaydedildiği ve faturalandırıldığı olarak açıklanabileceği ve sayacın dava konusu olaya … de oluşan hatanın sebep olamayacağı, dava dosyasından davacının muayene talebinin 02/12/2016 tarihi olduğu (davalı kayıtlarına göre), 21/11/2016 tarihli … … Formundan davacının adresinde yer alan …… sayılı mekanik sayacın anılan tarihte söküldüğü, 24/11/2016 tarihli imzasız onaysız rapora göre davalının laboratuvarlarında teste tabi tutulduğu ve uygun çalıştığı, 30/11/2016 tarihli….. aboneliğine tahsis edildiği ve sayacın muayene için 11/05/2017 tarihinde söküldüğü, dosya kapsamında sayacın davacının işyerinden söküldüğü tarih ile … Müdürlüğüne teslim edildiği tarih arasında sayacın tamire tabi tutulduğuna dair herhangi bir bilgi veya belgeye rastlanılmadığı”nın bildirildiği, daha sonra sayacın sağlam olup sağlıklı ölçüm yaptığına dair … Müdürlüğünce rapor düzenlendiği görülmüştür.
Raporların, ihtilafı çözücü, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak şimdilik 10.000,00 TL’lık menfi tespit davası şeklinde açıldığı görülmektedir.
HMK.’nun 109.maddesinde “(1) Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı dava yoluyla ileri sürülebilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Dosya kapsamı, delil durumu, bilirkişi raporları ve diğer belgeler ile mahkemece; davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, davacı vekilinin sair istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Bu durumda, harcı ödenen müddeabihin değeri 10.000,00 TL olduğu anlaşıldığına göre, davanın reddi halinde davalı lehine reddedilen 10.000,00 TL üzerinden vekalet ücretinin takdir edilmesi gerekirken, mahkemece; davalı lehine 75.863,58 TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ancak, belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 3.bendinde yer alan “8.694,99 TL” rakamının silinerek yerine maktu “2.725,00 TL” rakamının yazılarak, HMK’nın 353/1-b.2.maddesi gereğince hükmün DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA karar verilmesi gerekmiştir.
İnfazda duraksamaya yol açmamak için hükmün kesinleşen kısımlarına kararda aynen yer verilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-)Davacı vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE,
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 126,38 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 28,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
B-)İstinaf harç ve yargılama giderleri yönünden;
1-Davacı tarafından yatırılan peşin harcın talep halinde iadesine,
2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 53,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 09/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.