Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2020/306 E. 2021/317 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/306
KARAR NO : 2021/317

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/09/2018
NUMARASI :

BİRLEŞEN ANKARA 11.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN KARAR SAYILI DOSYASINDA:

BİRLEŞEN ANKARA 3.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN ESAS,
KARAR SAYILI DOSYASINDA:

DAVANIN KONUSU :
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN :
KARAR TARİHİ : 09/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 12/03/2021

Mahkemece verilen karara karşı davalılar …………. A.Ş. ve ……….A.Ş.vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP:Davacı vekili asıl dosya dava dilekçesinde, davacıdan haksız yere kayıp kaçak bedelleri tahsil edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL alacağın kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/…… E sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde, davacıdan haksız yere kayıp kaçak bedelleri tahsil edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 450.000,00 TL alacağın kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …./…. E. sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde, davacıdan haksız yere kayıp kaçak, sayaç okuma, PSH vb bedellerin tahsil edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL’nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 10/07/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile Birleşen Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……/……. E.-…/… K. sayılı dosyasındaki PSH bedeli yönünden talebini 31.974,75 TL’ye, sayaç okuma bedeli yönünden ise talebini 1.123,84 TL’ye arttırmıştır.
CEVAP: Davalı vekilleri ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçesinde, davanın öncelikle usulden, olmadığı takdirde yapılan tahsilatların mevzuata uygun olduğu gerekçesi ile esastan reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, ……./…… E. sayılı asıl dosyada davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,birleşen Ankara 11. ATM’nin …../… E. sayılı dosyasında davacının PSH bedeline ilişkin davasının kabulüne, 31.974,75TL alacağın, 10.000,00-TL yönünden dava tarihi olan 20/04/2016 tarihinden itibaren, 21.974,75 TL yönünden ıslah tarihi olan 10/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ……….. A.Ş.’den tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının sayaç okuma bedeline ilişkin davasının kabulüne, 1.123,80 TL alacağın ıslah tarihi olan 10/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte …….. A.Ş. ve…. A.Ş.’den tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının diğer talepleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına, birleşen Ankara 3. ATM’nin …./…… E. sayılı dosyada; davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davalılar … A.Ş.ve… A.Ş.vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde, davacının serbest tüketici konumunda olmadığından PSH bedeli talep edemeyeceğini, diğer kalemler yönünden ise 6719 sayılı Kanunun olaya tatbik edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararın kaldırılarak davanın tümden reddi ile davalılar lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Asıl ve birleşen davalarda, davacı aboneden haksız tahsil edildiği iddia edilen kayıp-kaçak, PSH, sayaç okuma vs. bedellerin davalı … şirketlerinden istirdadı talep edilmektedir.
Taraflar arasında elektrik abone sözleşmelerinin düzenlendiği ve geçerli olduğu anlaşılmaktadır.
Kayıp-kaçak, dağıtım ve iletim bedeli, sayaç okuma ve perakende satış hizmet bedeli ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 E.- 2014/679 K. sayılı kararı ile Anayasa’nın “Vergi Ödevi” başlıklı 73.maddesindeki düzenlemeye göre kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığından bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak elektrik bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne kadar bedel ödendiğinin bilinmesinin de şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğundan EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınması doğru bulunmayarak hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Dava tarihinden sonra, 17.06.2016 tarihinde 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21.maddesi ile 6446 sayılı Kanun’un 17.maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiştir.
Ayrıca, 6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19.madde de; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” ve Geçici 20.madde de ise, “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Kanunun 17.06.2016 yürürlük tarihinden önceki dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak tahsil edilmiş dava konusu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden alacak davalarında da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bundan başka, davanın devamı sırasında, dava konusu alacağın ödenmesi, menkul malın davacıya teslim edilmesi, gayri menkulün tahliye edilmesi gibi nedenlerle veya davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun yada Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Davanın konusuz kaldığının tespit edilmesi halinde, mahkemece; esas (asıl talep) hakkında “Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir. Bu tür kararlar, hükümler gibi (eda, tespit, inşai) nihai kararlardandır. Mahkeme kararı, aynı zamanda dava konusu hakkın mevcut olmadığını da tespit ettiği için tespit hükmü niteliğindedir.
Davanın konusuz kalması halinde, mahkemece; yargılamaya devam edilerek davanın açıldığı tarih itibariyle hangi tarafın haklı olduğunun tespit edilmesi, o taraf lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine karar verilmesi gerekir. Başka bir deyişle, yürürlüğe giren yeni yasa nedeniyle konusuz kalan davada, yeni yasanın yürürlüğe girmemiş olması halinde, davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve davasını avukat ile takip eden taraf lehine “maktu vekalet” ücretine hükmedilmesi, yargılama giderlerinin ise karşı taraftan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarih, 2009/18-421 E.-2009/526 K. sayılı ilamında “Dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
HGK kararı uyarınca davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır. Yargılama harç ve giderleri, kural olarak davada haksız çıkan aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir (HMK md.326/1). Aynı şekilde, vekalet ücreti yönünden de haksız çıkan taraf aleyhine hüküm kurulur (HMK md.330/1). Dava açıldığı anda haklı durumda bulunan tarafın, yargılama sırasında oluşan yasa değişikliği sonucu haksız duruma düşmesi halinde yargılama giderlerinden, dolayısıyla karşı tarafın vekalet ücretinden sorumlu tutulması olanaklı değildir.
Belirtilen nedenlerle; Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/…. E sayılı dosyası, birleşen Ankara 3.ATM’nin …/… E. sayılı dosyası ile birleşen Ankara 11. ATM’nin …/.. E. sayılı dosyasındaki PSH bedeli ile sayaç okuma bedeli dışındaki talepler yönünden, mahkemece; davanın konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararında isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak, birleşen Ankara 11. ATM’nin …/… E. sayılı dosyasındaki PSH bedeli ile sayaç okuma bedeline ilişkin talepler yönünden davalılar vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde;
Uyuşmazlığın, PSH bedeli ile sayaç okuma bedelinin talep edilip edilemeyeceği noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Danıştay 13. Dairesinin 06.04.2011 tarih ve …/… E.ve …/.. K. sayılı kararıyla, EPDK’nın 875 sayılı Kurul kararının ekinde yer alan 20 dağıtım şirketi için Gelir Gereksinimi Hesaplanması ve Tarife Metodolojisinin Perakende Satış Tarifesinin geçiş döneminde uygulanmasına ilişkin II. Bölümünün B bendi ; “Sayaç okuma ve faturalandırma hizmetlerine ilişkin maliyetlerin abone grubuna ve tüketilen enerji miktarına göre değişiklik gösterecek maliyetler olmadığı ve bu nedenle abone başına sabit bir ücret uygulanması gerektiğinin ortada olduğu, kaldı ki buna ilişkin maliyetlerin metodolojinin 1. Bölümünde abone başına sabit bir ücret olarak belirlendiğinin açık şekilde ifade edildiği” belirtilmek suretiyle iptal edilmiştir.
Danıştay 13. Dairesinin kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 24.05.2012 tarih ve 2011/1901 E. – 2012/798 K. sayılı kararı ile “Davacı şirketin ürettiği elektriği serbest tüketicilere sattığı ve perakende satış hizmet tarifesinin Kwh üzerinden alınmasına ilişkin kuralın “Serbest tüketiciler” yönünden hukuka aykırı olduğu iddiasında bulunduğunun anlaşıldığı, bu durumda davacının dava konusu işlemlerin iptali isteminin “serbest tüketiciler”e yönelik olduğu dikkate alındığından, Daire kararının “serbest tüketiciler”le sınırlı olarak uygulanacağı belirtilerek” onanmıştır.
İptal kararları, iptali istenen tasarrufu ve ona bağlı işlemleri yapıldıkları tarihten itibaren ortadan kaldırır, geçmişe etkilidir, işlem hiç yapılmamış gibi hüküm ve sonuç doğurur, işlemden önceki hukuki duruma dönülür ve genel etkilidir.
Bu durumda, Danıştay tarafından iptal edilen EPDK’nın 875 sayılı düzenleyici işlemi 01/09/2006 ila 31/12/2010 tarihleri arasındaki geçiş dönemine uygulanmış olup, mahkemece; Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ../.. E.sayılı dosyasında talep edilen dava konusu 13/08/2015-20/04/2016 dönemi için uygulanmayacağından, mahkemece; bilirkişi raporunun esas alınmak suretiyle davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Ayrıca, Ankara 11. ATM’nin ../.. E. sayılı dosyasında sayaç okuma bedeli yönünden de, 6719 sayılı Kanunun olaya uygulanması neticesinde davanın konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir.
Belirtilen nedenlerle, dosyadaki mevcut delil durumu ve davalı vekillerinin ileri sürdüğü istinaf sebepleri dikkate alındığında, yukarıda açıklanan nedenlerle, 353/1-b.3 maddesi gereğince birleşen Ankara 11. ATM’nin ../.. E. sayılı dosyasına ilişkin olarak ilk derece mahkemesi kararının KISMEN KALDIRILARAK aşağıdaki şekilde YENİDEN ESAS HAKKINDA karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İnfazda güçlük yaşanmaması için diğer hüküm fıkraları aynen yazılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-A)Davalılar….A.Ş.ve.. A.Ş.vekili vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne,
ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 26/09/2018 tarih, ../.. E.- ../.. K.
sayılı kararının 2.bendinde belirtilen Ankara 11. ATM’nin ../.. E. sayılı dosyasına ilişkin kararın KISMEN KALDIRILARAK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Bu itibarla HMK.nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden hüküm kurmak gerektiğinden,
1-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… E. sayılı asıl dosyada;
Davanın konusuz kalması nedeniyle DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
a) Alınması gerekli 35,90 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 134,88 TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya İADESİNE,
b) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
c) Davacı tarafından yapılan 3.550,05 TL ( başvurma harcı, bilirkişi ücreti, posta gideri ve v.s.masraf olmak üzere) yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
d)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
2-Birleşen Ankara 11. ATM’nin …/376..E. sayılı dosyada;
a-Davanın konusuz kalması nedeni ile DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
b-Alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin alınan 546,78 TL’nin mahsubu ile bakiye 487,48 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
c-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdiren 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
e-Davacı tarafından yatırılan 546,78 TL peşin harcın davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
f-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talebi halinde ilgili taraflarına iadesine,
C- Birleşen Ankara 3.ATM’nin ../.. E. sayılı dosyada;
Davanın konusuz kalması nedeniyle DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
a)Alınması gerekli 35,90 TL harçtan peşin alınan 7.684,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.648,98 TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
b) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
c) Davacı tarafından yapılan 33,50 TL ( başvurma harcı, vekalet harcı olmak üzere) yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
ç)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde taraflara iadesine,
B)-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan harç ve masraflar yönünden;
1-)Davalılar………….A.Ş.ve …………A.Ş.vekili tarafından yatırılan istinaf peşin harcının talep halinde iadesine,
2-)Davalılar ……..A.Ş.ve…… tarafından istinaf aşamasında yapılan 64,50 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yolu açık olmak üzere 09/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Üye

e-imzalıdır

Katip

e-imzalıdır
İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.