Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2020/1121 E. 2022/399 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1121
KARAR NO : 2022/399

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/09/2020
NUMARASI : 2018/716 E.- 2020/398 K.

DAVACI :
VEKİLİ

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İTİRAZIN İPTALİ
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 30/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 30/03/2022

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında 15.02.2008 tarihinde imzalanan protokol ile davalı şirketin dava dışı … Bakanlığı, … Bakanlığı ve … ile yapacağı müşavirlik hizmetinde %50 oranında ortak olacaklarının kararlaştırıldığını, ancak 15.02.2008 – 31.12.2012 tarihleri arasında davalı ile … arasında yapılan müşavirlik hizmet sözleşmelerinde davacının ortaklığa dahil edilmediği gibi protokolün 4.maddesinde düzenlenmiş olan ceza-i şart bedellerinin de davacıya ödenmediğini belirterek, 3.283.000,00 TL’nin ödenmesi için davalıya ihtarname çekildiğini, ancak ihtarnamenin sonuçsuz kalması üzerine alacağın tahsili amacı ile Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2017/2392 E.sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi yapıldığını belirterek, takibe vâki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, zamanaşımı def’inde bulunarak öncelikle davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiş, esas yönünden ise davacının 15.02.2008 tarihli protokolden doğan ediminlerini yerine getirmediğini, taraflar arasındaki protokolün geçersiz olması nedeni ile cezai şart talep edilemeyeceğini belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın reddi ile kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvrulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde, 15.02.2008 tarihli protokolde davalı şirketin resmi olarak ihalelere gireceği belirtildiğinden, protokolde sayılan kurumlar tarafından açılan hangi ihalelerin davalı üzerinde bırakıldığının davacı şirket tarafından bilinmesinin hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, hem protokolde belirtilen müşavirlik hizmeti işinin hukuki niteliği hem de işin resmi olarak davalı şirket tarafından üstlenilmiş olması nedeniyle davacı şirketten davalı şirkete ifaya hazır olduğunu bildirilmesinin beklenmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hukuki değerlendirmeler yapıldığını, bu nedenle bu raporun hükme esas alınmasının hatalı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Davada, taraflar arasında imzalanan 15.02.2008 tarihli adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan ceza-i şart bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatı talep edilmektedir.
Uyuşmazlık, davacı ortağın 15/02/2008 tarihli adi ortaklık sözleşmesi gereğince davalı ortaktan cezai şart talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Dosyada mevcut 15/02/2008 tarihli “Protokol” başlıklı adi ortaklık sözleşmesinden; davalı ortağın dava dışı kurumlar ile yapacağı müşavirlik sözleşmelerine ilişkin işlerde tarafların % 50 oranında ortak olacakları, sözleşmenin 3. maddesi gereğince davacı ortağın herhangi bir şekilde devre dışı bırakılması durumunda davacının mağduriyetinin giderileceği, aynı sözleşmenin 4. maddesi gereğince, davacının yapılan hizmetlerin dışında bırakılarak mağdur edilmesi durumunda davalı ortağın aldığı işin ihale bedelinin %10’u oranında ceza-i şart ödeneceğinin kararlaştırıldığı, taraflar arasında düzenlenen adi ortaklık sözleşmesinin 31/12/2012 tarihine kadar geçerli olacağı anlaşılmıştır.
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay İçtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlamakla yükümlüdür.
Davacı vekilinin taraflar arasındaki 15/02/2008 tarihli adi ortaklık protokolünün 3. maddesi gereğince adi ortaklık konusu edilen ve davalı şirketin ihale yolu ile aldığı işin kapsamı dışında bırakıldığı, böylelikle de sözleşmeden kaynaklanan ceza-i şart talebinde bulunmaya haklı olduğunu ispat edemediğinin anlaşılması karşısında, mahkemece davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükümde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemece; kurulan hükümde isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1/b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.’nun 355. md. hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK.’nun 353/1/b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Eksik alınan 26,30 TL istinaf harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK.’nun 361/1.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere 30/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.