Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2018
NUMARASI :…. ….
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 08/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 09/06/2021
Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının inşaat su aboneliği için davalı şirkete müracaat ettiğini, ancak dava dışı … tarafından inşa edilen su hattının davalıya devredilmemesinden dolayı abonelik işleminin yapılamadığını, davacı tarafından inşaatta kullanılan suyun kendi imkanları ile sağlandığını, buna rağmen davalının haksız yere 40.589,63 TL tutarında fatura tahakkuk ettirdiğini belirterek, bu faturadan sorumlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalından tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, tahakkuk ve talep edilen su faturasının mevzuata uygun bulunduğunu, davalının temerrüde düşürülmemesi nedeni ile faiz talep edilemeyeceği gibi, talep edilen faiz türünün de haksız olduğunu belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf talebinde, davalı idare tarafından mevzuaata aykırı olarak tahakkuk yapıldığını, savunma haklarının ihlal edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, taşıma su ve hazır beton faturalarının dikkate alınmadığını belirterek, kararın kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Davada, davalı … tarafından tahakkuk ettirilen 40.589,63 TL tutarındaki faturadan dolayı davacının sorumlu olmadığının tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00 TL’nin istirdadı talep edilmektedir.
Uyuşmazlık, davacının davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen su faturasından dolayı sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır,
Yargılama sırasında görüşüne başvurulan bilirkişi 24.05.2018 tarihli kök raporunda; “Davacının inşaatını kendi imkanları ile bulduğu taşıma su ile yaptığını iddia etmekte ise de dosya kapsamında ibraz edilen faturaların nerede ve hangi inşaatta kullanıldığının belli olmadığı, ruhsat tarihinin 08.10.2012, fatura tarihlerinin 31.01.2014-30.06.2015, inşaatın bitiş tarihinin 10.09.2014 olması nedeniyle faturaların dikkate alınamayacağı, ayrıca faturalarda alınan su miktarı ile inşaatta kullanılan su miktarının örtüşmediği, davacının 40.589,63 TL’yi ödemesi gerektiğinden istirdat talebinin yerinde olmadığı, ancak, mahkemece; taşıma su kullanıldığının kabul edilmesi halinde ise talep edilebilecek miktarın 3.690,25 TL olacağı” belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı ile alınan 28.09.2018 tarihli ek bilirkişi raporunda ise; “Davacının 40.589,63 TL’yi ödemesi gerektiğinden istirdat talebinin yerinde olmadığını, ancak mahkemece taşıma su kullanıldığının kabul edilmesi halinde ise istirdadı talep edilebilecek miktarın 7.647,46 TL olacağı” bildirilmiş olup, ek rapora karşı taraf vekillerince itiraz edilmiştir.
…Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği’nin 43/5. maddesinde “Abone olmadan inşaat yapan yapı müteahhitlerinden su almak için İdareye başvurduklarında veya İdarece bu durumun tespiti halinde; inşaat imalatında kaçak su kullanılmamış ise, inşa edilen her 1 m² imalat için 0,50 m³ sulama suyu kullanılacağından hareketle bulunacak toplam tüketim miktarı tespit tarihindeki kendi abone grubu tarifesi üzerinden tahakkuk ve tahsil edilir. 01 Kasım- 31 Mart tarihleri arasında yapılan inşaat imalatları için yapı ruhsatı, hazır beton faturası ve sevk irsaliyesi tarihlerinin birbirleriyle uygunluğunun tespiti (inşaat imalatında kullanılan hazır betona ilişkin belgelerde inşaatın yapıldığı ada ve parsel numarasının tereddüde mahal verilmeyecek şekilde bulunması) halinde, inşaat sahiplerinden bu dönemde yapılan inşaat imalatları için su bedeli adı altında bir tahsilat yapılmaz. ” hususu düzenlenmiş olup, 43/6.bendinde ise; “Ölçümlemeye tabi tutulan inşaatlarda hazır beton, kuyu suyu veya taşıma suyu kullanıldığının yasal belgelerle ispat edilmesi gerekir. Bu belgeler dikkate alınarak tahakkuk yapılır” denilmiştir.
Davacı, davalının tahakkuk ettirdiği dava konusu faturadan sorumlu olmadığını iddia etmiş, davalı … ise, yönetmelik hükmü gereğince fatura tahakkuk ettirdiklerini, faturanın yasal mevzuata uygun olduğunu savunmuştur.
HMK.’nın 266. vd. maddeleri gereğince; çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Bilirkişi raporunu hazırlarken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. HMK.’nın 278-279.maddelerine göre, bilirkişi raporu; denetime elverişli olacak şekilde bilgi ve belgelere dayanan gerekçe ihtiva etmelidir.
Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hükme dayanak yapılabileceğinin gözden uzak tutulmaması gerekir.
HMK.’nın 281.maddesinde; tarafların bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise, bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebileceklerini; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
Bu durumda, davalı tarafından davacı şirkete ait dava konusu inşaat için tahakkuk ettirilen su faturası ile ilgili davacının sorumlu olduğu miktarın belirlenmesi için davacının ibraz ettiği taşıma su makbuzları ve diğer delilleri ayrıntılı incelenmek suretiyle konusunda uzman bilirkişi kurulundan ihtilafı gideren, hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor alınarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken taraf vekillerince itiraz edilen bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.’nun 353/1-a,6 maddesi gereğince, mahkeme kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nun 355.md hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
1-)Ankara 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 06/12/2018 tarih… K. sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-)Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-)Peşin alınan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde ilgiliye iadesine,
4-)Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-)İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a- maddesi gereğince KESİN olmak üzere 08/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.