Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi 2019/1000 E. 2021/454 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 24. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
24.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/05/2019
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT
İSTİNAF TALEBİNDE
BULUNAN : DAVACI VEKİLİ
KARAR TARİHİ : 30/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 31/03/2021

Mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf talebinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya okunup gereği düşünüldü:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının maden ocağı işlettiğini, davalı şirket tarafından kaçak elektrik kullanıldığı iddiası ile davacı hakkında kaçak elektrik tutanakları düzenlendiğini belirterek, tahakkuk ettirilen 275.177,05 TL tutarındaki kaçak elektrik faturasına ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’sinden davacının sorumlu olmadığının tespitine, ödenen 29.415,63 TL kaçak elektrik bedelinin ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, yetki itirazında bulunmuş, esas yönünden ise davacının kesilen elektriği açarak kullandığı, böylelikle de davacının kaçak elektrik kullanımının sabit olduğunu, yapılan tahakkukun da mevzuata uygun bulunduğunu belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davalı görevlileri tarafından düzenlenen kaçak elektrik tutanaklarının davacıya tebliğ edilmediğini, kesilen elektriğin mücbir sebep nedeni ile açılarak sayaçtan geçirilmek suretiyle elektrik kullanıldığını, mahkeme kararında istirdat talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile söz konusu fatura borçlarının yatırılan teminattan mahsup edildiği halde bilirkişi raporunda ve mahkeme kararında bu hususların dikkate alınmadığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:Dava, kaçak elektrik bedelinden kaynaklanan menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık, davalının davacı hakkında kaçak elektrik kullandığı iddiasına dayalı olarak tahakkuk ettirdiği Şubat 2017, Nisan 2017, Haziran 2017,Temmuz 2017, Eylül 2017 ve Ekim 2017 tarihli toplam 275.177.05 TL tutarındaki kaçak elektrik faturaları nedeni ile borçlu olmadığının tespiti ve davalı şirkete kaçak tüketim bedeli olarak ödenmiş olan 29.415,63 TL’nin istirdadı talebine ilişkindir.
Yargılama sırasında görüşüne başvurulan bilirkişi heyeti 08/03/2019 tarihli raporunda; “Davacının, kaçak elektrik tutanakları düzenleyerek davalı görevlileri tarafından kesilerek mühürlenen elektrik tesisatını, mühür fekki yapmak suretiyle açarak elektrik kullanmasının maden işletmesinde mücbir sebep ile elektrik kullanımı olarak nitelendirilemeyeceği, davalı tarafından düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanaklarının yasal mevzuatı oluşturan EPTHY’nin 26/c maddesi kapsamında kaçak elektrik kullanımını içerdiği, ilgili yönetmeliğin “Kaçak elektrik enerjisinin faturalandırılması” başlıklı 30. maddesine göre tahakkuk ettirilecek kaçak elektrik bedelinden davacı kullanıcının sorumlu olduğu, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 270.530,26 TL kaçak tüketim bedelinden ve yapılan 3 adet taksitlendirme kapsamında ödemiş olduğu 29.414,53 TL’nin tenzili ile bakiye 241.115,73 TL borcunun olduğu, bu nedenle davacının menfi tespit ve istirdat talebinin yerinde olmadığı”belirtilmiştir.
Raporun; denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, dosya kapsamı, hükme esasa alınan bilirkişi raporu, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemece; kurulan hükümde isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf taleplerinin HMK.’nun 353/1-b, maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE karar vermek gerekmiştir.
İnceleme 6100 sayılı HMK’nun 355. md hükmüne göre istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ile sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Ankara 13.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 03/05/2019 tarih, …. K.sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Eksik alınan 14,90 TL istinaf harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı HMK’nın 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde temyiz yolu açık olmak üzere, 30/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

e-imzalıdır
Üye

e-imzalıdır
Üye

e-imzalıdır
Katip

e-imzalıdır

İş Bu Karar İlamı E-İmza ile İmzalanmıştır.