Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/966 E. 2023/1623 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2023/966
KARAR NO : 2023/1623

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19.12.2022
ESAS-KARAR NUMARASI : 2021/584 E., 2022/759 K.
DAVACILAR :
DAVALI :
VEKİLİ :

Davacılar tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacılar, davalı kooperatif üyesi iken davalı kooperatif tarafından teslim edilen daireler ve ortak alanların, kat karşılığı inşaat sözleşmesine, mimari, peyzaj ve tesisat projesine aykırı olarak eksik imalat ve ayıplı olarak teslim edildiğini, Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin değişik iş dosyası ile tespit yaptırıldığını, ayrıca ihtar çektiklerini, hiç bir sonuç alınamadığını, davalı kooperatifin tasfiye kararı alması ile zararları ödememe niyetinde olduğunu gösterdiğini, her daireye bir garaj teslim edilmesi gerekirken garaj sayısının daire sayısından az yapıldığını, henüz her daireye teslimat yapılmadığını, garajların daire standartları altında yapıldığını, apartmanın alt katının kışın sularla dolması sonucu peyzajın sökülüp tesviye işlemi yapıldığını, yeniden peyzaj yapımı nedeni ile de ilave masrafların çıktığını, bu masrafların apartman yönetimi tarafından tahsil edildiğini, ayrıca apartmanın arka kısmında peyzajın eksik kaldığını ileri sürerek her bir daire için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik daire başına 5.000,00-TL olmak üzere 18.000,00TL’nin faizi ve 18.05.2018 tarihinden itibaren gecikme tazminatı ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir,
Davalı vekili, müvekkili kooperatife husumet yöneltilemeyeceğini, 04.11.2006 tarihli kurucu genel kurul kararıyla kurulan kooperatifin 01.06.2010 tarihinde arsa satın aldığını ve satın alınan arsa üzerinde dava dışı … İnşaat…Ltd. Şti. ile karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden 05.11.2013 günlü yapı ruhsatı ile inşaata başlandığını, 30.04.2016 tarihinde gerçekleştirilen kura çekimi ile ferdileşme çalışmalarının tamamlanarak kat irtifakı tapularının üyeler adına çıkarıldığını, 19.06.2019 tarihinde iskan ruhsatının yüklenici şirket tarafından alınması ile de kati kabulün yapıldığını, imalatın yüklenici firma tarafından yapılmış olduğunu, mimari proje, peyzaj ve tesisat projesine uygun olarak yapılan dairelerin hak sahiplerine ayıplı ve eksik imalat söz konusu olmadan teslim edildiğini, şayet bir eksik ya da ayıplı imalat söz konusu ise bunun inşaatı yapan firmaya yöneltilmesi gerektiğini, davacı …’ın aktif dava ehliyeti olmadığını, zira kendisi adına kayıtlı daire bulunmadığını, davacıların iddialarına dayanak yapılan ihtar ve tespit dosyalarında belirtilen eksikliklerin müvekkilince de tespit edildiğini ve yüklenici firma tarafından eksiklikler tamamlanmadan kesin kabul yapılmadığını, 2020 yılında yüklenici firma tarafından eksiklikler tamamlandıktan sonra müvekkili tarafından kesin kabul yapıldığını ve kooperatifin tasfiye sürecine girdiğini, tüm imalatların projeye uygun olarak yapıldığını, garajın da her daire için standartalara uygun ve otopark yönetmeliğinde öngörülen büyüklükte bir araçlık park yeri mevcut olduğunu, peyzajın ise apartman sakinlerinin peyzajı yeniden düzenlemek istemeleri üzerine apartman yönetimi tarafından karar alınarak yeniden düzenlendiğini, hal böyle iken müvekkiline sorumluluk yüklenemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince “…İddia ve savunma, toplanan deliller, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatif üyesi olan davacılar kendilerine teslim edilen daire ve ortak alanlarda eksik ve ayıplı işler olduğu iddiası ile eldeki davayı açmıştır. 1163 sayılı Kanun’un 23. maddesinde; “Ortaklar bu kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler” ifadesine yer verilmiştir. Kooperatifler hukukunda mutlak değil, nispi eşitlik ilkesi geçerlidir. Eşitlik ilkesi gereği tüm ortaklara konut tesliminin aynı tarihte ve emsal üyelerin ödemeleri nazara alınarak aynı nitelikte yapılması gerekir. Ortağa teslim edilen konutta emsallerine göre eksiklik, kusur ya da ayıp varsa bundan doğan zararlar ortakça kooperatiften istenebilir. Eksik imalat bedelinin belirlenmesinde de eşitlik ilkesi nazara alınmalı, diğer kooperatif ortaklarının konutları emsal alınarak, yapım hataları ve eksiklikler somut olarak belirlenmelidir.
Bu açıklamalar ışığında somut olayın değerlendirilmesinde; davacıların eksik ve ayıplı iş olarak bildirdikleri hususların garaj ve peyzaja ilişkin olduğu, kendilerine teslim edilen dairelere ilişkin somut bir ayıp ve eksik iş bildirmedikleri, buna göre ortak alanlara ilişkin olarak bildirilen eksik ve ayıpların eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmeyeceği, kaldı ki davacıların dayandığı Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/26 Değişik İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda garaj ve peyzaja ilişkin bir bir ayıp ya da eksik işin tespit edilmediği, buna göre eşitlik ilkesine aykırılık oluşmadığı durumlarda üyelerin zararların tazmini kooperatiften talep etmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davanın reddine…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar istinaf dilekçesinde özetle:
Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin kooperatif üyesini bağladığı gibi kooperatifi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapan şirketi de hukuken bağladığını;
Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/26 D.İş sayılı tespit kararında peyzaja ilişkin herhangi bir eksik tespit edilmediğinin bildirildiğini, mahkemenin tespit kararını sadece peyzajla sınırlandırmasının hatalı olduğunu, ayrıca 10. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin apartman yönetimi tarafından yaptırılan yeni peyzajı tespit etmediğini;
Bodrum katının su ile dolduğunu ve kullanılmadığını, ayrıca her bir daireye bir kapalı ve açık garaj verilmesi taahhüt edildiği halde garajların bina sayısından eksik yapılması sebebiyle taraflarına standartlara uygun garaj teslimi yapılmadığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, davalı kooperatif üyesi davacılara teslim edilen daire ve ortak alanlarda eksik ve ayıplı işler bulunduğu iddiasına dayalı ayıp ve eksik iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına, gerekçeli, tarafların ve mahkemenin denetimine elverişli, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenmiş olmakla Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu uyarınca karar verilmiş bulunmasına göre davacılar istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/584 E., 2022/759 K. sayılı dava dosyasında verdiği 19.12.2022 tarihli kararına yönelik davacıların İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 179,90-TL harcın düşümü ile kalan 89,95-TL harcın davacılardan alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
18.10.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 20.10.2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır