Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/303 E. 2023/317 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/303 – 2023/317
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)
ESAS NO : 2023/303
KARAR NO : 2023/317
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2019
ESAS-KARAR NUMARASI : 2018/855 E.-2019/145 K.
DAVACI :
VEKİLİ :
MÜDAHİLLER :
VEKİLİ

Müdahil…. Şti. vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili 26.11.2018 tarihli dava dilekçesinde; müvekkili şirketin ısı ve inşaat sektöründe faaliyet gösterdiğini, sektördeki gerileme ve resesyon ile alacakların tahsilinde yaşanan problemler, kredi kurumlarının yeni kredi imkânı tanımamaları nedeniyle müvekkilinin mali açığının arttığını ve şu anda borç tutarının sermayesinin dokuz katını geçtiğini ileri sürerek, borca batık olan müvekkili şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “Yargılama devam ederken davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 29/11/2018 havale tarihli dilekçesi ile işbu davadan feragat ettiklerini bildirmiş ayrıca davacı şirket ortaklar kurulunun işbu iflas davasından vazgeçilmesine ilişkin aldığı kararı da sunmuştur.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragata yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.
Dava davacının kendisi tarafından açılmış hasımsız iflas davasıdır. Dava tarihi itibariyle davacı şirketin adresi, ticaret sicilde kayıtlı adresi ve dolayısıyla muamele merkezi Kayseri’dir. Dava tarihinde Kayseri Ticaret sicilinde kayıtlıdır. Bu nedenle işbu davaya bakmak üzere Kayseri Asliye Ticaret mahkemesi yani mahkememiz görevli ve yetkilidir.
Davanın, davacının kendisince açılmış hasımsız iflas davası olması nedeniyle işbu dava ihtiyari iflas davası olarak kabul edilmektedir. İhtiyari iflas davasında davacı borçlu iflas kararı verilmeden önce iflas talebini geri alabilir. Borçlunun iflasa karar verilmesinden sonra iflas talebinden feragat etmesi geçersizdir. (Baki Kuru,İcra ve İflas Hukuku kitabı,3.cilt,sh.2803). Davacı borçlu şirket ortaklar kurulu kararıyla bizzat kendilerince açılmış işbu hasımsız iflas talep ve davasından yine ortaklar kurulu kararıyla ve henüz davacı hakkında bir iflas kararı verilmeden önce vazgeçilmiş ve davacı vekilinin de işbu karara binaen davadan feragat edildiğinin bildirilmiş olması nedeniyle, HMK 307. ve devamı maddeleri gereğince,” davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Müdahil…. Şti. vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin davacı şirketten olan alacağının tahsili için icra takibi başlattığını, takibin adresin kapalı olması nedeniyle Tebligat Kanun m.35’e göre tebliğ yapılarak kesinleştiğini, şirket adına kayıtlı haczi kabil menkul ya da gayrimenkul bulunamadığını, borç ödemeden aciz duruma düşmüş veya düşürülmüş bu şirketin mahkemede talep edilen doğrudan iflasının şirketin kabul, feragat veya talebine bağlı olmadığını, zira iflas davaları kamu düzenine ilişkin olup borca batık olduğu tespit edilen tacirler hakkında iflas kararı verilmesi gerektiğini, bu nedenle borca batık şirketin iflastan feragatinin mümkün olmadığını, davacının bu davayı açması zorunlu olduğundan açmaması halinde İİK m.345/a hükmü gereğince cezalandırılacağı gerçeği karşısında davacının feragat hakkı olmadığının tartışmasız olduğunu belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, borçlu şirketin doğrudan iflası istemine ilişkindir.
-Dosya kapsamından 27.11.2018 tarihli tensip zabtının 5 nolu ara kararı ile iflas talebinin İİK’nın 166/2 maddesi uyarınca, aynı hükümdeki gazetelerde ilanına karar verilmiş ise de dosyada diğer gazetelerde yapılan ilan ile ilgili bilgi ve belge olmadığı, ticaret sicili gazetesinde de ilan yapılmamış olduğu görülmüştür.
Bu nedenlerle, ilandan itibaren 15 gün içerisinde müdahale edip etmediği araştırılmaksızın müdahil…. Şti.’nin hükme karşı istinaf yasa yoluna başvurma hakkı bulunduğu kabul edilmiştir.
-İİK’nın 154. maddesinin son cümlesi, “…Şu kadar ki, iflas davaları için yetki sözleşmesi yapılamaz ve iflas davası mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesinde açılır.” hükmünü içermektedir.
6102 sayılı TTK’nın “1. Tescil ve ilanın üçüncü kişilere etkisi” başlıklı 36/(1). maddesi, “Ticaret sicili kayıtları nerede bulunurlarsa bulunsunlar, üçüncü kişiler hakkında, tescilin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği; ilanın tamamı aynı nüshada yayımlanmamış ise, son kısmının yayımlandığı günü izleyen iş gününden itibaren hukuki sonuçlarını doğurur. Bu günler, tescilin ilanı tarihinden itibaren işlemeye başlayacak olan sürelere de başlangıç olur.” düzenlemesi yapılmıştır.
Ticaret Sicili kayıtlarından, davacı şirketin 22.10.2018 tarihli genel kurul kararıyla Kayseri’de bulunan merkez adresinin Nevşehir olarak değiştirildiği, iş bu davanın Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesinde 26.11.2018 tarihinde açıldığı, şirket merkezinin değişikliği ile ilgili ticaret sicilinde 12.12.2018 tarihinde ilan yapılmış olduğu anlaşılmıştır.
Şirket merkezinin değişikliği ile ilgili karar, TTK’nın 36. maddesi uyarınca üçüncü kişiler hakkında ilan tarihinden itibaren hukuki sonuç doğurur ise de, doğrudan iflasını isteyen davacı şirket yönünden 22.10.2018 tarihli genel kurul kararından itibaren bağlayıcı olacaktır.
-Ne var ki, iflas isteyen veya iflası istenen kişinin Ticaret Siciline kayıtlı olduğu yer muamele merkezi yönünden karine teşkil ederse de, Ticaret Sicilinden kayıtlı yerden başka bir yerin muamele merkezi olduğu kanıtlanırsa iflas davasının bu yer Ticaret Mahkemesinde açılması gerekmektedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.02.2013 tarih ve 2012/19-643 E., 2013/256 K., Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 07.12.2016 tarih ve 2015/8560 E., 2016/5306 K. sayılı kararları)
Somut dosyada dava dilekçesi ve ekindeki belgelerde, hatta yargılama aşamasında sunulan dilekçe ve belgelerde davacı şirketin muamele merkezinin “…” olarak gösterildiği anlaşılmış olup, şirketin adresinin değiştirilmesi ile ilgili 22.10.2018 genel kurul tarihinden, iş bu davanın açıldığı 26.11.2018 tarihine kadar muamele merkezinin Kayseri’den Nevşehir’e taşınmış olması da mümkün görülmediğinden İlk derece Mahkemesinin uyuşmazlığa bakmakla yetkili olduğunu kabulü sonucu itibariyle doğru olmuştur.
-Davacı tarafça borca batıklık bildirimiyle iflasına karar verilmesinin istenmiş olup bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi mümkün değildir. (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 12.11.2019 tarih ve 2019/721 E., 2019/4697 K., 18.10.2018 tarih ve 2016/4172 E., 2018/4815 K., 07.03.2018 tarih ve 2016/2243 E., 2018/2098 K., 27.04.2017 tarih ve 2016/2872 E., 2017/1261 K., 07.11.2014 tarih ve 2014/3198 E., 2014/7048 K., 20.05.2014 tarih ve 2014/3784 E., 2014/3888 K. sayılı kararları)
Buna göre İlk derece Mahkemesince, davacının delilleri toplanıp, istemin esas yönden incelenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, müdahil…. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-a.6. maddesi uyarınca, esası incelemeden İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Müdahil…. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/(1)-a.6. maddesi uyarınca Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.02.2019 tarih ve 2018/855 E., 2019/145 K. sayılı kararının ESASI İNCELEMEDEN KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-Müdahil…. Şti. vekilince yatırılan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
3-Müdahil…. Şti. vekilince istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk derece Mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine,
4-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
22.02.2022 tarihinde, HMK’nın 353/(1)-a ve 362/(1)-g maddeleri uyarınca KESİN olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 22/02/2023

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza