Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/29 E. 2023/828 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/29 – 2023/828
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ

(K A R A R I K A L D I R A R A K
Y E N İ D E N E S A S H A K K I N D A K A R A R)

ESAS NO : 2023/29
KARAR NO : 2023/828

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

KONKORDATO TALEP EDEN :
VEKİLİ :
ALACAKLI :
VEKİLİ :

Dairemizin 01.03.2022 gün ve 2022/138 E., 2022/319 K sayılı direnme kararının Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.11.2022 gün ve 2022/6-638 E., 2022/1527 K sayılı kararıyla bozulması üzerine HMK m. 373/3 uyarınca duruşma açılmasına karar verildi, dosya incelendi:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İstem konkordatonun tasdikine ilişkindir.
İstem sahibi şirket vekili müvekkilinin 02.07.2007 tarihinde tüzel kişilik kazanarak faaliyete başladığını, genellikle maden tespit ve sondaj işleri ile iştigal ettiğini; özellikle sondaj aşamasında kullanılan makinelerin üretimi için gereken malzemenin ithalat yoluyla sağlanması ve kurlarda meydana gelen artışlar nedeniyle nakit sıkıntısı yaşadıklarını ileri sürerek konkordato mühleti verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince;
Konkordato talep eden şirketin rayiç değer bilançosuna göre varlık toplamının 55.995.452,94 TL, borç toplamının 50.552.702,20 TL olduğu, şirketin reel varlık fazlasının 5.442.750,74 TL düzeyinde bulunduğu ve borca batık olmadığı,
Şirketin borç ödeme dönemi içerisinde beklenen gelir tutarının 57.249.016,37 olduğu,
Yapılan oylamada ve izleyen iltihak süresi içinde 21.152.006,88 TL’yi temsil eden 133 alacaklının olumlu; 9.503.574,43 TL’yi temsil eden 27 alacaklının olumsuz oy kullandığı ve yasanın aradığı nisabın sağlandığı;
Teminat talebinin ve şartlarının bulunmadığı ve beklenen kaynakların teklifle orantılı olduğu gerekçesiyle tasdik talebinin kabulü ile “Konkordato kapsamında kalan tüm borçların 36 aylık vadede 4 ayda bir eşit taksitte, dolayısıyla 31.12.2020, 30.04.2021, 31.08.2021, 31.12.2021, 30.04.2022, 31.08.2022, 31.12.2022, 30.04.2023, 31.08.2023 tarihlerinde eşit taksitlerle ödenmesine” karar verilmiştir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Alacaklılar … AŞ vekilinin istinafı üzerine Dairemizin 23.12.2020 gün ve 2020/1825-1685 E.K sayılı kararı ile alacaklı … istinaf başvurusunun hukuki yarar yokluğundan usulden reddine, alacaklılar … AŞ ve … AŞ vekillerinin istinaf dilekçelerinin reddine karar verilmiştir.
Dairemiz kararının alacaklılar … AŞ ve … AŞ vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. H.D.’nin 23.11.2021 gün ve 2021/1471-1681 E.K sayılı kararı ile alacaklı … A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının reddine, … A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile anılan alacaklının toplantıda kullandığı red oyunun yasanın aradığı itiraz niteliğinde olduğu ve buna ilişkin istinaf başvuru nedenlerinin incelenmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiştir.
Dairemizce bozmaya direnilmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.11.2022 gün ve 2022/6-638 E., 2022/1527 K sayılı kararı ile “…mahkemece 14.08.2020 tarihli ara karar ile tasdik duruşmasına ilişkin gün tayin edilmesinden sonra alacaklı … A.Ş. vekili tarafından, komiserler kurulunca mahkemeye teslim edilen nihai rapora ilişkin itirazları içerir 04.09.2020 tarihli dilekçenin sunulduğu anlaşılmakla, alacaklı … A.Ş.’nin İİK’nın 304/1. maddesi uyarınca itiraz sebeplerini tasdik duruşmasından en az üç gün önce ve yazılı olarak bildirdiği görülmektedir.
48. Bu durumda alacaklı … A.Ş.’nin İİK’nın 308/a maddesi uyarınca, mahkemece verilen tasdik kararını istinaf hakkı bulunduğundan bölge adliye mahkemesince alacaklı … A.Ş.’nin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi yerinde değildir.” şeklindeki gerekçe ile direnme kararımız değişik gerekçe ve nedenlerden dolayı bozulmuştur.
Gelinen aşamada alacaklı … AŞ vekilinin istinaf başvuru nedenlerinin incelenmesi gerekmiştir.
… AŞ VEKİLİ İSTİNAF DİLEKÇESİNDE:
– İstemcinin sunmuş olduğu konkordato projesinin konkordato kararı verilmesine elverişli olmadığını,
– Müvekkili bankanın rehinli alacak tutarının en başından beri hatalı tespit edildiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve konkordato tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE :
I
İcra ve İflas Kanunu’nun 300’üncü maddesi uyarınca konkordato komiseri yazdırılan alacaklara karşı borçlunun beyanını alır. Borçlunun itiraz ettiği alacaklar çekişmeli hale gelir. Bu durumda alacaklının yapması gereken şey, alacağının itirazlı kısmının ne şekilde nisaba dahil edileceği hususunda mahkemeden karar almaktır (İİK m.302/VI). Nitekim somut olayda mahkemece bu yönde verilen kararlar dosyaya yansımıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediği için çekişmeli alacakların ayrıca dava konusu edilmesine imkân sağlanmıştır (İİK m.308/b).
Açıklanan nedenlerle çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmadığından alacaklı … AŞ’nin bu yöne ilişkin istinaf itirazı değerlendirme dışı bırakılmıştır.
II
Konkordato projesinin tasdike elverişli olmadığına yönelik istinaf başvuru nedenine gelince:
Konkordatonun tasdiki için aranan şartlar İcra ve İflas Kanunu’nun 305’inci maddesinde sayılmıştır. Buna göre adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması, teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması ve konkordato projesinin 302’nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması şarttır.
Yasal düzenlemeye göre bu koşulların her birinin ayrı ayrı sağlanması gerekir.
Yapılan oylamada istemcinin gerekli nisabı sağladığı anlaşılmıştır, fakat salt oylamanın istemci lehine sonuçlanmış olması diğer koşulların incelenmeyeceği anlamına gelmemektedir.
Dosyaya sunulan komiserler kurulu nihai raporuna göre:
– İstemci şirketin varlıklarının 55.995.452,94 TL, borçlarının 50.552.702,20 TL olduğu ve borca batık olmayıp 5.442.750,74 TL varlık fazlasının bulunduğu,
Dairemizce bozma sonrasında yaptırılan bilirkişi incelemesinde:
– Şirketin bir üst paragrafta gösterilen 50.552.702,20 TL borcuna karşılık ödemeleri gerçekleştirmeyi planladığı 2020-2023 yıllarındaki tahmini brüt kârlar toplamının, genel giderler düşüldükten sonra kalan tutarının 57.249.016,37 TL olduğu,
– Varlık kapsamında kalan kasa, bankalar ve alıcılar hesapları toplamının 15.638.221,24 TL olduğu; böylelikle borç ödemede kullanılacak kaynak tutarının 67.444.486,87 TL’ye yükseldiği,
– Bu veriler karşısında şirketin fazlasıyla nakit desteğinin bulunduğu,
– Buna rağmen alacaklıların (faiz, enflasyon, kur riski gibi riskler gözetildiğinde)
her 1.000,-TL için konkordato kapsamında süreç sonunda sadece 501,61 TL tahsilat yapabileceği ve dolayısıyla konkordatoda faiz verilmemek ve diğer riskler üstlenilmemek ya da alacaklıya yüklenmek suretiyle yüzde 49,84 oranında örtülü bir tenzilat yapıldığı sonucuna varılmıştır.
Gösterilen nedenlerle istemcinin kaynaklarının tasdik edilen konkordato çerçevesinde yapacağı ödemelerin çok üstünde olduğu, bir diğer ifade ile alacaklılar yararına daha yüksek tutarlarda ödeme yapabilecekken konkordato ile onların zararına yol açacak şekilde bir teklif sunduğu anlaşılmaktadır. Bu da orantılılık ilkesi olarak ifade edilen koşulun sağlanmadığı sonucuna varılması anlamına gelmektedir.
İstemci vekili bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın yasal olmadığı hususunda bir itiraz ileri sürmüşse de bu hesaplamanın işletme ve özellikle finansman uygulamasında “paranın zaman değeri” başlığı altında her zaman yapıldığı, konkordato istemi ve yargılamasının salt bir hukuk davası olmayıp borçların işletmesel kararlar çerçevesinde ödenmesi ve bunun karşı tarafında da alacaklıların azami faydaya ulaşmasını sağlayacak tutarların belirlenmesinin, özellikle yukarıda belirtilen orantılılık ilkesi çerçevesinde yapılması gereken bir işlem olduğu; başka bir ifade ile bu hesaplamanın 305’inci maddenin benimsediği bir gereklilik olduğu kabul edilerek söz konusu itiraz hukuka uygun bulunmamıştır.
Gelinen noktada istemcinin İcra ve İflas Kanunu’nun 305’inci maddesinde ifadesini bulan “kaynakların teklifle orantılı olması” koşulunun sağlanmadığı gözetilerek … AŞ vekilinin istinaf başvuru sebebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve konkordato tasdik talebinin reddine karar vermek gerekmiştir (HMK m.353/1-b.2).
HÜKÜM :
I-Alacaklı … AŞ. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/690 E, 2020/538 K sayılı dosyasında 24.09.2020 günü verilen kararın kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına,
Buna göre;
“1-…. Ltd. Şti’nin konkordato tasdik talebinin reddine
İlk derece mahkemesince kayyım olarak atanan mali müşavir …’in görevine 09.05.2023 günü itibariyle son verilmesine,
09.05.2023 günü itibariyle bütün ihtiyati tedbirlerin ve konkordatonun yasal sonuçlarının kalktığının tespitine,
İcra ve İflas Kanunu’nun 306’ncı maddesinin son fıkrası uyarınca Dairemiz kararının hüküm fıkrasının aynı Yasa’nın 288’inci maddesi uyarınca ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine,
Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
İstemciden alınan tasdik harçlarının talebi halinde ve karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,
Yapılan yargılama giderlerinin talep eden üzerinde bırakılmasına,
Yatırılan gider avansının kararın kesinleşmesini müteakip yatırana iadesine,”
II-Peşin olarak alınan istinaf karar harcının Alacaklı … AŞ.’ ye iadesine
III-Alacaklı … A.Ş. tarafından istinaf aşamasında yapılan 303,-TL posta ve tebligat masrafı, 10.000,-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 10.303,-TL’ yargılama giderlerinin davacıdan alınarak Alacaklı … A.Ş.’ye verilmesine
IV-Avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine
V-HMK m.359/4 gereğince kararın taraflara re’sen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına
09.05.2023 tarihinde hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı İİK m. 308/a gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere OYBİRLİĞİYLE karar verildi. (GK Yazım Tarihi: 09.05.2023)

Başkan Üye Üye Katip