Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/2257 E. 2023/1952 K. 06.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/2257 – 2023/1952
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (İ S T İ N A F D İ L E K Ç E S İ N İ N R E D D İ-
İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ )

ESAS NO : 2023/2257
KARAR NO : 2023/1952

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 14.09.2023
KONKORDATO TALEP EDENLER :
VEKİLİ :
ALACAKLILAR :

Konkordato talep edenler ve alacaklılar vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Konkordato talep edenler vekili, müvekkili şirketlerin ve iki şirketin de münferiden yetkili tek temsilcisi, aynı zamanda şirket müdürü …’nın ekonomik güçlük içerisinde bulunduklarını, borçlarını vadesinde ödeyememe tehlikesi yaşadıklarını, bu nedenle iyi niyetli olarak hem şirketin faaliyetinin devamını sağlayarak olası bir iflas sürecinin önüne geçmek hem de borçlarını ödeyerek alacaklıların mağdur olmasının önlenmesi amacıyla konkordato talebinde bulunduklarını, konkordato teklifinde tenzilat talep edilmeksizin borçların tamamının, konkordato projesinin tasdikinden sonra 6 ay geri ödemesiz dönem olmak üzere 24 ay vade, ikişer ay ara ile eşit taksitler halinde ödeme teklifinde bulunduklarını belirterek yararlarına geçici mühlet, akabinde de kesin mühlet ve konkordatonun tasdiki kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “…Davacı … Şirketinin konkordato kapsamında yer alan tüm borçlarının, mal varlığının terki suretiyle ödenmesine ilişkin teklifinin İİK.302 maddenin gerektirdiği kaydedilmiş alacaklıların 1/2’si ve alacaklar toplamının 1/2sinin veya alacaklı sayının 1/4 ve alacak miktarının 2/3ünü aşan bir çoğunluk tarafından kabul edilmediği ve 2004 sayılı yasanın 302.maddesi uyarınca konkordato teklifinin kabul edilmemiş sayılacağı, 31/05/2023 tarihli bilançoya göre şirketin aktifler toplamının 11.044.037,29 TL, borçlar toplamının 14.767.860,18 TL olduğu ve şirketin aktiflerinin borçları karşılama oranının %74,78 olarak hesaplandığı ve dolayısıyla şirketin borca batık olduğu, diğer bir ifade ile kayıtlı değer bilançosuna göre şirketin borca batık olduğu, … Şirketinin konkordato kapsamında yer alan tüm borçlarının mal varlığının terki suretiyle ödenmesine ilişkin teklifin İİK 302 maddenin gerektirdiği kaydedilmiş alacaklıların 1/2si ve alacaklar toplamının 1/2sini veya alacaklı sayının 1/4 ve alacak miktarının 2/2ünü aşan bir çoğunluk tarafından kabul edilmediği ve 2004 sayılı yasanın 302. maddesi uyarınca konkordato teklifinin kabul edilmemiş sayılacağı, düzenlenen bilançoya göre şirketin aktifler toplamının 4.977.251,59 TL, borçlar toplamının 8.202.159,51 TL olduğu ve şirketin aktiflerinin borçları karşılama oranının %60,68 olarak hesaplandığı ve dolayısıyla şirketin borca batık olduğu, …’nın konkordato kapsamında yer alan tüm borçlarının ödenmemiş sermaye hariç 11 kişi ve kurumdan oluşmak üzere toplam 1.774.610,00 TL olduğu, mal varlığının terki suretiyle ödenmesine ilişkin teklifinin İİK.302 maddenin gerektirdiği kaydedilmiş alacaklar toplamının 1/2si tarafından kabul edilmiş ise de alacaklıların 1/2 si tarafından kabul edilmediği, ayrıca 3 kişi tarafından proje kabul edildiğinden alacaklı sayının 1/4 koşulu gerçekleşmiş ise de, kabul oyuna karşılık gelen alacak miktarı 976.500,00 TL olup toplam alacak tutarının 2/3’ünü aşan bir çoğunluğa ulaşmadığı, bu kapsamda 2004 sayılı yasanın 302.maddesi uyarınca konkordato teklifinin kabul edilmediği anlaşıldığından, davacıların konkordatonun tasdiki talebinin reddine,
2004 sayılı İİK’nun 308. maddesinde; “Konkordato tasdik edilmezse mahkeme konkordato talebinin reddine karar verir ve bu karar 288 inci madde uyarınca ilân edilerek ilgili yerlere bildirilir. Borçlunun iflâsa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflâs sebeplerinden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme, borçlunun iflâsına resen karar verir.” hükmüne yer verilmiştir.
Borca batıklık hususu yukarıda değerlendirilmiş olup, alınan hüküm kurmaya ve denetime elverişli konkordato komiserleri kurulu raporuna göre; şirketlerin borca batık olduğu tespit edilmiştir.
Bu kapsamda, davacılar … Şirketinin ve … Şirketinin sunmuş olduğu projenin uygulanabilir olmadığı, başarılı olma ihtimalinin bulunmadığı, borca batık olması nedeni ile iflas koşullarının bulunduğu, kaldı ki davacı tarafında iflas kararı verilmesini talep ettiği anlaşıldığından davacılardan iflasa tabi olan şirketlerin iflasına, davacı …’ın iflasa tabi olmadığından bu davacı hakkındaki davanın sadece reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran konkordato talep edenler istinaf dilekçesinde özetle:
Şirketlerin iflasına karar verilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, zira konkordatonun kabul edilmesi halinde alacaklıların tamamının alacağına bir şekilde kavuşabilecek iken bu imkanın, verilen iflas kararı ile ellerinden alındığını;
Konkordato ön projesinde belirtildiği üzere şirketlerin mal varlığının borçlarının üzerinde olduğunun görüldüğünü, yerel mahkemenin bu durumu hatalı değerlendirdiğini ve şirketlerin iflasına karar verdiğini;
Ayrıca tarafları adına kayıtlı taşınmazın satılarak borçların ödenebileceği hususunun da mahkemece dikkate alınmadığını, kaldı ki projede yer alan aktif mal varlığının satışı halinde elde edilecek gelirin asgari düzeyde hesaplandığını;
Şirketin borca batık olmadığının finansal durum analizinde de belirtildiğini, anılan makul güvence raporunun ve şirketlerin faaliyet gösterdikleri alanlar ve artırılabilecek giderlerin varlığının mahkemece dikkate alınmadığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran alacaklılar vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Davacı şirketler bakımından iflas koşulları oluşmadığından yerel mahkemenin verdiği kararın hatalı olduğunu, iflasa karar verilmesinin alacaklıların alacaklarına kavuşmasını engelleyecek olup tam olarak tatmin edilmesinin önüne geçeceğini, kaldı ki şirket yetkilisi …’nın, sunduğu istinaf dilekçesinde şirketlerin borca batık olmadığının, mal varlığının satışı ve şirket faaliyetlerinin ticari hayatına devam etmesi neticesinde şirketlerin ayakta kalacağının belirtildiğini, bu yönüyle yerel mahkemece aldırılan bilirkişi raporunun denetime elverişsiz ve yetersiz olup, eksik inceleme sonucunda karar verildiğini;
Davacıların işbu davayı açmaktaki amacının, alacaklıların alacağına kavuşmasına engel olmak ve sürüncemede bırakmak olduğunu, davacıların konkordato kapsamında inandırıcı bir proje sunmadığı gibi borçlarını ödemeye dair yeterli kaynak da gösteremediklerini, dolayısıyla davacı tarafından dosyaya sunulan projenin yalnızca bir ödeme vaadi içermekte olup alacaklıları zarara sokacağının ve alacaklıların alacağına kavuşmasını geciktireceğinin açıkça ortada olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
1-Alacaklılar … ve …A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde:
İİK m. 308/a uyarınca “Konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilânından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir.”
Dosyanın incelenmesinde, mahkemece verilen kararın son ilan tarihinin 10.10.2023 olduğu, işbu alacaklılar tarafından istinaf dilekçesinin anılan hükümde öngörülen yasal 10 günlük sürenin sona ermesinden sonra, 03.11.2023 tarihinde verildiği, dolayısıyla istinaf başvurusu süresinin kaçırıldığı görülmüştür.
Süresinden sonra yapılan istinaf istemleri hakkında HMK m. 346/1 gereğince mahkemece bir karar verileceği gibi, aynı Kanun’un 352/1,c hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebileceğinden, işbu alacaklılar vekilinin istinaf dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Talep, konkordatonun tasdikine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına; İİK m 305/c’de yazılı tasdik koşulunun oluşmadığının anlaşılması nedeni ile konkordato isteminin reddine karar verilmesinin ve 308. m. uyarınca da istemci şirketlerin borca batık olmaları nedeni ile iflaslarına karar verilmiş olmasının doğru bulunmasına göre konkordato talep edenlerin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, alacaklılar … ve …A.Ş. vekilinin İSTİNAF DİLEKÇESİNİN REDDİNE.
II-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/984 E., 2023/907 K. sayılı dava dosyasında verdiği 14.09.2023 tarihli kararına yönelik konkordato talep edenlerin İSTİNAF BAŞVURULARININ AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE.
III-Alacaklılar … ve …A.Ş.’den peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde iadesine; konkordato talep edenlerden alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına.
IV-Konkordato talep edenler tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
V-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
06.12.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, İİK m. 308/a gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 07.12.2023

Başkan Üye Üye Katip