Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/1837 E. 2023/1559 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2023/1837
KARAR NO : 2023/1559
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15.03.2023
ESAS-KARAR NUMARASI : 2023/172 E., 2023/206 K.
TALEP EDEN :
VEKİLİ :

Talep eden vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde/duruşmalı yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Talep eden vekili, müvekkilinin …’nin yetkili temsilcisi olduğunu, kooperatifin kurulduğu 2000 yılından 2015 yılına kadar yönetim kurulu başkanı olarak görev yapan…’nın kooperatifin yönetim ve temsil yetkisini kooperatifin kuruluş amacına aykırı olarak kullandığını, 23.06.2012 tarihinden itibaren yapılan genel kurul toplantılarında alınan kararların ve tescili gereken diğer hususların ticaret sicil müdürlüğüne kendisi tarafından tescil ettirilmediğini, … tarafından yönetim kurulu başkanlığı görevinin sona ermesinden sonra dahi sahte vekalet ile usulsüz şekilde kooperatif hisselerinin devredildiğini, kendisi adına zimmet suçundan Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/2 E., 2018/451 K. sayılı ilamı ile kurulan mahkumiyet kararının 11.09.2019 tarihinde kesinleştiğini, müvekkili kooperatifin dava dilekçesinde belirttiği ticari defter ve belgelerinin önceki yönetici…’dan 16.02.2023 tarihinde keşide edilen ihtarnamede 10 günlük süre verilerek talep edilmesine ve ihtarnamenin tebliğine rağmen… tarafından sözkonusu ticari defterlerin teslim edilmediğini beyan ederek 2014 yılından itibaren usulüne uygun olarak tutulan yevmiye defteri, defter-i kebir, envanter defteri, pay defteri, yönetim kurulu karar defteri, genel kurul toplantı ve müzakere defteri yönünden zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince “…TTK 82. madde gereğince bir tacire ziya belgesinin verilebilmesi için saklamakla yükümlü olunun defter ve belgelerin yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zayi olması ve ziyaın da kanuni saklama süresi içinde gerçekleşmesi gerekir. Dosyamızda zayi belgesi istemine konu ticari defterlerin 2014 yılı ve sonrasına ait olup ticari defterlerin yasal saklama süresinin de 10 yıl olduğu dikkate alındığında; zayi iddiasının ticari defterleri için saklama yasal süresi içerisindeki döneme yönelik olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyamızda davacı yanın ileri sürdüğü zayi olgusu, ticari defterleri kanuni saklama süresi içinde gerçekleşmiş ise de; davacı tarafça ziyaın yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık gibi bir sebeple meydana geldiğini kanıtlar nitelikte her hangi bir delil dosyamıza sunulmamıştır.
Bu itibarla, açıklanan gerekçelerle emsal nitelikteki Yargıtay 11. H.D.Başkanlığı’nın 05/11/2014 tarih 2014/9636 esas-16867 karar ve 20/03/2017 tarih 2015/13791 esas-2017/1625 karar sayılı ilamları da gözetildiğinde; yasal koşulları oluşmayan talebin reddine…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle:
İlk derece mahkemesi nezdindeki talepleri doğrultusunda tanıkların mahkemeye sunulması hususunda bir tensip zaptı düzenlenip taraflarına tebliğ edilmediğini, bununla birlikte eski yönetici…’nın kooperatife ait ticari defterler üzerinde hukuka aykırı olarak gerçekleştirdiği kayıtları içeren deliller de dikkate alınmadan hüküm tesis edildiğini;
Kooperatifin eski yöneticisi…’nın kooperatifin ticari defterleri üzerinde gerçekleştirdiği hukuka aykırı devirler öğrenildikten sonra defterlerin kooperatife iade edilmesi gerektiği hususu kendisine noter ihtarı ile tebliğ edildiğini, ancak verilen sürede ticari defterlerin teslim edilmediğini, akıbetinin de tespit edilemediğini;
TTK’nun 82/7. maddesinin açık olduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Talep, TTK’nın 82. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre talep eden vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/172 E., 2023/206 K. sayılı dava dosyasında verdiği 15.03.2023 tarihli kararına yönelik talep eden vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken 269,85-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 179,90-TL harcın düşümü ile kalan 89,95-TL harcın talep edenden alınıp Hazine’ye gelir kaydına.
3-Talep eden tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
11.10.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 12.10.2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …