Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/1623 E. 2023/1380 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1623 – 2023/1380
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)

ESAS NO : 2023/1623
KARAR NO : 2023/1380

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12.05.2023
ESAS-KARAR NUMARASI : 2023/335E., 2023/353K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

Davacı ve davalı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müflis … A.Ş. çalışanı … tarafından kurumu aleyhine işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak nedeniyle işçilik alacaklarının talep edildiği davanın Ankara 22. İş Mahkemesi’nin 2019/662 Esasında görüldüğünü ve yapılan yargılama neticesinden mahkemece, 07.01.2020 tarihli, 2020/9 Karar sayılı kararla “davanın kısmen kabulüne” karar verildiğini, karar gereği kurum tarafından borcun tamamı ödeme emri belgesi ile Ankara 29. İcra Müdürlüğü’nün 2020/1943 E. sayılı icra dosyası hesabına ödendiğini, davacı … ile mülga Kalkınma Bakanlığı arasında iş hukuku bağlamında herhangi bir iş akdi bulunmadığını, davacının adı geçen şirket çalışanı olarak 01.05.2003-31.12.2012 tarihleri arasında çalıştığını, … A.Ş. doğrudan istihdam ettıği çalışanı olan …’ın, mülga Kalkınma Bakanlığının temizlik hizmetlerini yaptırmak üzere ihaleyi kazanan ve bu kapsamda mülga Bakanlık/Başkanlık temizlik hizmetlerini yürüten şirketlerde çalışmış olup Bakanlık binasında görev yapmak dışında Bakanlıkla ve sonrasında Başkanlıkla hiçbir hukuki ve fiili bağı bulunmadığını, idare tarafından müflis şirketin çalışanı olan …’ın açmış olduğu işçilik alacaklarına ilişkin dava neticesinde çalışanın söz konusu müflis şirkette çalışma süresi dikkate alınarak idarece ödenmek zorunda kalınan 35.992,31-TL’nin ödeme tarihi olan 16.03.2020 tarihinden itibaren işlemiş yasal faizi ile tahsiline yönelik olarak iflas masasına yapılan başvuru neticesinde, İflas İdaresinin 03.04.2023 tarih, 203 karar nolu kararı ile red kararı verdiğini ileri sürerek, 35.992,31-TL’lik alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sıra cetveline kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “.. Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesince, borçlu …. A.Ş.’nin 28/12/2016 tarihinde iflasına karar verilmiştir. Dava dışı işçi …, müflis şirketten 31/12/2012 tarihinde ayrılmış olup davacı ( mülga Kalkınma Bakanlığı ) dava dışı adı geçen işçiye iflas tarihinden sonra 16/03/2020 tarihinde ödeme yapmış ve rücuen alacak hakkı ödeme tarihinde doğmuştur. Bu nitelikteki davalarda görevli mahkeme, alacağın iflas tarihinden önce doğup doğmadığına göre belirlenecek olup, borçlu müflis şirketin dava tarihinden önce iflas etmiş olmasının görevli mahkemenin genel hükümlere göre belirlenmesi bakımından bir önemi bulunmamaktadır. Davacının alacak hakkı iflas tarihinden sonra doğduğundan müflis şirketin borcu, masa borcu mahiyetindedir. Masa borçlarında görevli mahkeme ticaret mahkemeleri olmayıp yukarıda da açıklandığı üzere genel hükümlere göre belirlenecektir. İddia edilen alacak, iflas tarihinden sonra doğduğundan, tüzel kişiliği de bulunmayan davacı …’nın tacir olmadığı ve uyuşmazlıkta 6102 sayılı TTK’nın 4. Maddesine göre mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığından görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi değil genel hükümler dikkate alındığında Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, mahkememizin görevsizliğine …” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: müflis şirketin borcunun iflas tarihinden önce iş akdinin sona ermiş olduğu fesih tarihinde doğduğunu, davalı borçlunun müflis şirkete karşı iflasın açıldığı anda hukuken mevcut olan iflas alacağının kayıt kabulünün dava edildiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.12.2022 tarihli emsal kararı ile İİK 235. maddesi uyarınca görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu bildirerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran-davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: emsal Yargıtay içtihatları uyarınca da bir alacağın masa alacağı olabilmesi için iflas idaresinin yaptığı veya yaptırdığı işlerden doğması, iflas idaresinin bizzat yaptığı veya devamına izin verdiği sözleşmeden doğması, masanın sebepsiz zenginleşmiş olması veya iflas masasının haksız fiilinden kaynaklanması gerektiğini, açıklanan gerekçeler ışığında yerel mahkemece davacı tarafından dava konusu edilen alacak kalemine ilişkin yapılan masa alacağı değerlendirmesi de hukuka aykırı olup ilerleyen aşamalarda iflas masası için sıkıntılı neticelerin doğmasına yol açacağından hükmün bu kısmının istinaf incelemesinden geçirilerek ortadan kaldırılması gerektiğini bildirerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, iflas sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) istemine ilişkindir.
Davacı alacağı davalı yanında çalışan dava dışı işçinin alacağının ödenmesi ile oluşan rücu hakkına dayanmaktadır. Bu alacak ödeme tarihinde değil, işçinin iş ilişkisinin bittiği tarihte doğmuştur. Ödeme ile yeni bir alacak hakkı oluşmamış, sadece rücu hakkı ortaya çıkmıştır. Açıklanan nedenle alacak iflastan sonra doğmuş bir alacak olmayıp, sıra cetveline kaydı gereken bir iflas alacağı niteliğindedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.12.2022 gün ve 2020/(23) 6-663 E, 2022/1789 K ve Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 16.02.2022 gün ve 2021/1973 E, 2022/810 K sayılı kararları da bu yöndedir.
Gösterilen sebeple davanın iflas sıra cetveline itiraz (kayıt kabul; İİK m.235) davası olduğunun kabulü ile esasa girilerek inceleme yapılıp bir karar vermek gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yargılama yapmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir (HMK m.353/1-a.3).
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK m. 353/1,a.3. gereğince, Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/335E., 2023/353K. sayılı dava dosyasında verdiği 12/05/2023 tarihli kararın, ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE.
2-Peşin alınan istinaf karar harcının iadesine.
3-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından hükümle birlikte değerlendirilmesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
20.09.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 353/1,a ve 362/1,g gereğince KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 21.09.2023

Başkan Üye Üye Katip