Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1434 – 2023/1450
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (E S A S I İ N C E L E M E D E N
K A R A R I N K A L D I R I L M A S I)
ESAS NO : 2023/1434
KARAR NO : 2023/1450
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16/05/2023
ESAS-KARAR NUMARASI : 2023/339E., 2023/371K.
DAVACI : CUMHURBAŞKANLIĞI STRATEJİ VE BÜTÇE BAŞKANLIĞI
VEKİLİ
DAVALI
Taraf vekillerince, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, taraflar arasında temizlik işlerinin yapılmasına dair hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, davalı müflis … A.Ş. çalışanı … tarafından işçilik alacakları için dava açıldığını, davanın kabulüne karar verilmesi ile davacı kurum tarafından borcun tamamının Ankara 2.İcra Müdürlüğü’nün 2022/1126 E. Sayılı dosyasına ödendiğini, ödenen bedelden davalının sorumlu olduğunu, 38.639,11 TL’nin ödeme tarihi olan 17/02/2022’den itibaren işlemiş yasal faizi ile birlikte tahsiline yönelik olarak iflas masasına yapılan başvurunun 08/11/2022 tarih 151 karar nolu kararı ile reddedildiğini ileri sürerek,alacağın sıra cetveline kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “… Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesince, borçlu …. A.Ş.’nin 28/12/2016 tarihinde iflasına karar verilmiştir. Dava dışı işçi …, müflis şirketten 01/04/2018 tarihinde ayrılmış olup davacı ( mülga Kalkınma Bakanlığı ) dava dışı adı geçen işçiye iflas tarihinden sonra 17/02/2022 tarihinde ödeme yapmış ve rücuen alacak hakkı ödeme tarihinde doğmuştur. Bu nitelikteki davalarda görevli mahkeme, alacağın iflas tarihinden önce doğup doğmadığına göre belirlenecek olup, borçlu müflis şirketin dava tarihinden önce iflas etmiş olmasının görevli mahkemenin genel hükümlere göre belirlenmesi bakımından bir önemi bulunmamaktadır. Davacının alacak hakkı iflas tarihinden sonra doğduğundan müflis şirketin borcu, masa borcu mahiyetindedir. Masa borçlarında görevli mahkeme ticaret mahkemeleri olmayıp yukarıda da açıklandığı üzere genel hükümlere göre belirlenecektir. İddia edilen alacak, iflas tarihinden sonra doğduğundan, tüzel kişiliği de bulunmayan davacı Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın tacir olmadığı ve uyuşmazlıkta 6102 sayılı TTK’nın 4. Maddesine göre mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığından görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi değil genel hükümler dikkate alındığında Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu…” gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Taraf vekilleri istinaf dilekçelerinde özetle: davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu beyan edilerek kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, iflas sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) istemine ilişkindir.
Davacı alacağı davalı yanında çalışan dava dışı işçinin alacağının ödenmesi ile oluşan rücu hakkına dayanmaktadır. Bu alacak ödeme tarihinde değil, işçinin iş ilişkisinin bittiği tarihte doğmuştur. Ödeme ile yeni bir alacak hakkı oluşmamış, sadece rücu hakkı ortaya çıkmıştır. Açıklanan nedenle alacak iflastan sonra doğmuş bir alacak olmayıp, sıra cetveline kaydı gereken bir iflas alacağı niteliğindedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.12.2022 gün ve 2020/(23) 6-663 E, 2022/1789 K ve Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 16.02.2022 gün ve 2021/1973 E, 2022/810 K sayılı kararları da bu yöndedir.
Gösterilen sebeple davanın iflas sıra cetveline itiraz (kayıt kabul; İİK m.235) davası olduğunun kabulü ile esasa girilerek inceleme yapılıp bir karar vermek gerekirken görevsizlik kararı verilmedi doğru olmamış, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yargılama yapmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir (HMK m.353/1-a.3).
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile:
HMK m. 353/1,a.3 gereğince, Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/339E., 2023/371K. sayılı dava dosyasında verdiği 16/05/2023 tarihli kararın, ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE.
2-Peşin alınan istinaf karar harcının davacı ve davalıya ayrı ayrı iadesine.
3-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından hükümle birlikte değerlendirilmesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
27/09/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 353/1,a ve 362/1,g gereğince KESİN olmak üzere, OYÇOKLUĞUYLA karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 28/09/2023
Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır (Muhalif) e-imzalıdır
KARŞI OY
Taraflar arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışan dava dışı işçi, müflis şirketten 01/04/2018 tarihinde ayrılmış, davacı yan dava dışı işçiye iflas tarihi 28/12/2016 dan sonra 17/02/2022 ‘de ödeme yapmıştır. Davacı, hizmet alım ilişkisi kapsamında işçilik haklarından davalının sorumlu olduğu iddiasıyla rücuen alacak talebinde bulunmuştur. Hizmet sözleşmesi kapsamında çalışan işçi açısından işçilik alacakları iş akdinin sona ermesiyle muaccel olsa da; davacının rücu hakkı, hizmet alım sözleşmesi kapsamında ayrı bir hukuki ilişkiye göre değerlendirileceğinden, rücu hakkının davacının malvarlığındaki azalmanın meydana geldiği ödeme tarihi itibariyle doğduğu kabul edilmelidir. Zira hizmet alım süreci işçinin tarafı olduğu iş sözleşmesinden farklı bir sözleşmedir.
Mahkeme kararında da isabetli olarak belirtildiği üzere, görevli mahkemenin alacağın iflas tarihinden önce doğup doğmadığına göre belirlenmesi gerektiği, davacının alacak hakkı ödemenin yapılması ile iflas tarihinden sonra doğduğundan müflis şirketin borcu, masa borcu mahiyetindedir. Masa borçları yönünden yargılama yapmaya görevli mahkeme ticaret mahkemeleri olmayıp yukarıda da açıklandığı üzere genel hükümlere göre belirlenmelidir. Dava konusu alacak, iflas tarihinden sonra doğduğundan ve davacı tacir olmadığından mutlak ticari dava niteliğinde de olmayan davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
Açıklamaya çalışıldığı üzere sayın çoğunluğun, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin, kararına katılmak mümkün olmamıştır.
Üye
e-imzalıdır