Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/136 E. 2023/63 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/136 – 2023/63
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2023/136
KARAR NO : 2023/63

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16/12/2022 ek karar
ESAS-KARAR NUMARASI : 2021/431E., 2022/724K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşmeler kapsamında görülen iş için çalışan dava dışı işçi …’ın işinden ayrıldığını, işçiye toplam 46.644,16 TL ödeme yapıldığını, davalı firmalar ile akdedilen sözleşmeler gereği yapılan ödemeden davalıların sorumlu olduklarını ileri sürerek, davalı … Şti.’den 13.834,06 TL, … Şti.’den 4.598,72 TL, … Şti.’den 9.146,90 TL, … Şti.’den 9.210,07 TL ve … Şti.’den 9.121,63 TL olmak üzere toplam 45.911,38 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar adına çıkarılan tebligata rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince; “…Taraflar arasında akdedilen tüm sözleşmelerin ortak “Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları” başlıklı maddesinde; “Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin Altıncı Bölümünde belirlenmiş olup, Yüklenici bunları aynen uygulamakla yükümlüdür.” denildiği, Hizmet İşleri Genel Şartnamesi’nin “Mevzuata uygunluk” başlıklı 12.maddesinde;”İlgili bütün bildirimlerin ve bütün ödemelerin yapılması da dahil olmak üzere yüklenici (a) İşlerin yürütülmesine, tamamlanmasına ve işlerde olabilecek kusurların düzeltilmesine ilişkin olarak bütün kanun, KHK, tüzük, yönetmelik, kararname, genelge, tebliğ ve diğer ilgili mevzuata, (b) Malları veya hakları, işler dolayısıyla herhangi bir şekilde etkilenen veya etkilenebilecek olan kamu kurum ve kuruluşlarının düzenlemelerine uyacak ve bu hükümlerin ihlali nedeniyle ortaya çıkabilecek bütün sorumluluk ve cezalardan dolayı idarenin zararını karşılayacaktır.” Denildiği, 4857 sayılı İş Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 2.maddesinde “…asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.” Denildiği görülmekle, davacının dava dışı işçiye ödemek durumunda kaldığı işçilik alacaklarının davalıdan akdi ilişki, Hizmet İşleri Genel Şartnamesi hükümleri çerçevesinde talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Dava dışı işçiye ödenen tazminatının ne kadarından davalıların sorumlu olduğu tartışma konusu olup, Yargıtay 6. HD’sinin 2021/1763E 2021/2455K sayılı 21.12.2021 tarihli ilamında da “İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.” şeklinde düzenlendiği üzere kıdem tazminatı yönünden her bir alt yüklenicinin kendisinde gerçekleşen çalışma süresi ile sınırlı olarak tam sorumlu olduğu ilkesinden hareketle yapılan değerlendirme sonucu, davacı tarafından yapılan ödemenin tamamının her bir davalı alt yüklenicide geçen çalışma süresine karşılık gelen miktar esas alınarak belirlenecek miktarın davalılardan tahsili gerekmekle, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli 18.08.2022 tarihli bilirkişi ek raporu ile de tespit edilen miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulü…” ile toplam 39.327,40 TL nin tahsiline karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine 16.12.2022 tarihli ek karar ile; “dosyanın tetkikinde anılan kararın kesin olarak verilmiş olduğu görülmekle HMK k341/4, 346 maddelerine göre istinaf talebinin reddine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Yerel mahkemece verilen ek kararın istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasını ve davanın tamamının kabulünü talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, hizmet alım sözleşmesi kapsamında rücuen alacak istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına, mahkemece reddedilen 6.583,98 TL alacak miktarının karar tarihi itibariyle kesinlik sınırı 8.000,00 TL nin altında kalmış olmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden ilk derece mahkemesinin ek kararına yönelik HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/431E., 2022/724K. sayılı dava dosyasında verdiği 16/12/2022 tarihli ek kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak alınan 80,70 TL’nin mahsubuyla kalan 99,20 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4- HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
18/01/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 19/01/2023

Başkan Üye Üye Katip