Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/1094 E. 2023/1344 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1094 – 2023/1344
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ ( D A V A – R E D )
ESAS NO : 2023/1094
KARAR NO : 2023/1344

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

KONKORDATO
TALEP EDEN :
VEKİLİ :
ALACAKLILAR :

Dairemizin 13.09.2022 T., 2022/1385 E., 2022/1257 K. sayılı kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.02.2023 T., 2023/6-150 E., 2023/119 K. sayılı kararıyla bozulmuş olmakla HMK m. 373/3 uyarınca duruşma açılmasına karar verildi, dosya incelendi:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Konkordato isteyen vekili, borçlu şirketin özel sektör ve devlet işlerinin devam etmekte olduğunu, 2018 yılından itibaren yapılan işlerde tahsilatların gecikmeye başladığını, döviz kurlarındaki artış ile işlerin maliyetinin arttığını, mevcut hakedişlerin alınamadığını veya çok geç alınmaya başlandığını, ödemelerin vadelere yayıldığını, tahsilatların gecikmesi ve mevcut nakit akış dengesizliği nedeniyle kredi kullanılarak ödemeler yapıldığını ve devam eden işlerin finansmanının sağlandığını, müvekkili şirketin bugüne kadar bütün borçlarını ödediğini, hiçbir çekinin yazılmadığını, konkordato projesinde alacaklılardan herhangi bir indirim talep edilmediğini ve tüm borçların 24 ay içerisinde ödeneceğini, rehinli olan alacaklılardan faiz indirimi isteneceğini belirterek, gerekli muhafaza tedbirlerinin alınması ile konkordato teklifinde bulunmuştur.
DAVANIN SEYRİ VE SONUCU :
-İlk derece Mahkemesi’nce “…Konkordato talep eden davacı şirket yönünden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, Mahkememizin 07/12/2018 tarihli kararı ile, İİK’nun 286. maddesinde sunulması zorunlu olan belgelerin sunulduğu ve gider avansının yatırıldığı anlaşılmakla; İİK’nun 287/1. maddesi gereğince davacı şirket hakkında 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilerek konkordato komiserler kurulu görevlendirilmiştir. Talep üzerine 06/03/2019 tarihli ara karar ile ise, 07/03/2019 tarihinden geçerli olmak üzere geçici mühlet süresi 2 ay süre ile uzatılmıştır.
Geçici mühlet süresinin sonunda, Mahkememizin 03/05/2019 tarihli ara kararı ile; davacı şirket tarafından sunulan belgeler, alacaklıların dilekçeleri, konkordato komiserler kurulunun raporları dikkate alındığında, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması nedeniyle İ.İ.K.’nun 289/3. maddesi gereğince davacı şirket hakkında 1 yıllık konkordato kesin mühlet kararı verilmiş, konkordato komiserler kurulu tarafından kesin mühlet içerisinde dönemsel raporlar sunulmuştur. Talep üzerine kesin mühlet süresi, 17/07/2020 tarihli ara karar ile 07/08/2020 tarihinden geçerli olmak üzere 3 ay süre ile uzatılmıştır.
Konkordato komiserler kurulu İ.İ.K.’nun 302. maddesi gereğince, 1 yıllık kesin mühlet süresi sonunda Mahkememize 26/01/2021 tarama tarihli nihai rapor ibraz etmişlerdir.
Alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 302.maddesinde, konkordatonun tasdiki şartları ise aynı kanunun 305. maddesinde belirtilmiştir.
Konkordato komiserler kurulunun 26/01/2021 tarihli nihai raporu ve önceki raporları da dikkate alındığında; Davacı şirket yetkililerinin gerek konkordato teklifi öncesi, gerekse konkordato mehil sürecinde alacaklıları zarara sokacak işlem ve eylemlerde bulunmadığı, şirketin iflas etmesi durumunda, imtiyazsız alacaklıların herhangi bir tahsilat yapamayacakları gibi, imtiyazlı alacaklıların da alacaklarının tamamına kavuşamayacağı ihtimalinin güçlü olduğu, revize konkordato tasdik projesine göre; “adi alacaklarda; borçların %75’inin projenin tasdik tarihinden itibaren 12 ay ödemesiz, süre bitiminde +36 ayda ödenmesine, rehinli alacaklarda; borçların tamamının projenin tasdik tarihinden itibaren 6 ay ödemesiz, süre bitiminde +54 ayda ödenmesine,” ilişkin teklifin, İ.İ.K’nun 302/3. maddenin gerektirdiği kaydedilmiş alacaklıların dörtte birini ve adi-rehinli alacaklıların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edildiği ve 2004 sayılı yasanın 302. maddesi uyarınca teklifin kabul edilmiş sayılacağı, teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olduğu, kabul edilen konkordato projesine göre teklif edilen ödeme tutarının borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek miktardan fazla olacağı, rapor tarihi itibariyle 206. maddenin 1. sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödendiği ve mühlet içerisinde komiserin izniyle akdedilmiş ödenmemiş borçların bulunmadığı anlaşılmıştır.
Böylece; Davacı şirketin 18/09/2020 tarihli konkordato revize projesinin 08/01/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısında ve iltihak süresi içerisinde İ.İ.K.’nun 302/2. maddesinde aranan nisabın üzerinde adi alacaklılar ve rehinli alacaklılar tarafından kabul edildiği, konkordato projesinin gerçekleşmesi için İ.İ.K.’nun 305.maddesindeki konkordato tasdik şartlarının oluştuğu, 33.661,67 ve 10.643,19 TL tasdik harçlarının tasdik kararından önce mahkeme veznesine depo edildiği anlaşılmakla; Davacının konkordato projesinin tasdik talebinin adi ve rehinli alacaklar yönünden kabulü ile, Ankara Ticaret Sicilinin 253723 sırasına kayıtlı, davacı … Anonim Şirketi’nin revize konkordato tasdik projesine göre, adi alacaklarda; borçların %75’inin projenin tasdik tarihinden itibaren 12 ay ödemesiz, süre bitiminde +36 ayda ödenmesine, rehinli alacaklarda; borçların tamamının projenin tasdik tarihinden itibaren 6 ay ödemesiz, süre bitiminde +54 ayda ödenmesine; Komiserlerin görevine son verilmesine ve kayyım tayinine, tedbir kararlarının kaldırılmasına…” karar verilmiştir.
– Hükme karşı alacaklılar vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemizin 30/03/2022 tarih, 2022/324 E., 2022/534 K. sayılı kararıyla; Alacaklılar vekillerinin istinaf başvuru nedenlerinin reddine, resen yapılan inceleme gereği Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/903E., 2021/77K. sayılı dava dosyasında verdiği 04/02/2021 tarihli kararı düzelterek,1 yıllık kesin mühletin 03.05.2020 tarihinde dolduğu ve yasal 86 günlük durma süresinin eklenmesi ile 28.07.2020 tarihinde sürenin bittiği ancak mahkemece süre bitiminden 9 gün sonraki 07.08.2020 tarihinden itibaren uzatma verildiği, artık mühletin sona erdiği, yargılama bakımından süre koşulunun ihlal edildiği ve mühletin sağladığı korumaların 28.07.2020 tarihi itibariyle kalktığı gerekçesiyle, konkordato istemlerinin usulden reddine karar verilmiştir.
-Dairemiz kararına karşı konkordato talep eden vekilince temyiz yoluna başvurulması üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 20.06.2022 T., 2022/2870 E., 2022/3425 K. sayılı kararıyla; “…mahkemece 03.05.2019 tarihinde davacı şirkete 1 yıl süre ile kesin mühlet verildiği dosyanın takibini sağlamak amacıyla açılan 16.07.2020 tarihinde yapılan duruşma sırasında kesin mühletin 9 günlük gecikme ile 07.08.2020 tarihinden itibaren 3 ay süre ile uzatılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK’nda geçici mühlet ve kesin mühlet süreleri ve mahkeme tarafından uzatılabilecek süreler ayrı ayrı belirtilmiştir. Bu sürelerin birbirlerini takip etmesi, süre sonunu takip eden günde veya öncesinde karar verilme mecburiyeti olduğuna ilişkin bir kanun hükmü yoktur. Mahkeme 297/3 fıkrasında olduğu gibi olumsuz karar verebilir. Ancak konkordato işlemlerine devam edileceğine ilişkin görüşü veya kararı bulunduğu takdirde (bu sürelerin kanunda belirlenen azami sürelerin içinde kalması koşulu ile) mühletlerin sağladığı faydanın ortadan kalktığını savunmak alacaklı ve borçluyu yok sayan kuralcı bir yaklaşımdır. Kanunun 304/2. maddesinde belirlenen ve hakime tanınan son 6 aylık süre de nazara alınarak yargılamanın tamamlanıp karar verilmesi durumunda, mühletler ve uzatmalar arasındaki boşluk gerekçesiyle konkordatonun usulden reddine karar verilmesi, hukuki güvenliği zedeler.
Konkordatoyu talep eden; üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmiştir. Yargılamayı yapan mahkeme mühleti uzatma konusunda iradesini ortaya koymuştur. Konkordato sürecinde, olumsuz bir gelişme rapor edilmemiştir. Bu durumda sadece matematiksel hesaplarla kanunlar tarafından tanınan hakların kullanılmasına engel olmak, kanunların yorumunda aşırı şekilci olmaktan öteye geçmez.
Açıklanan nedenlerle; istinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince, işin esasına girilerek, tasdik şartlarının oluşup oluşmadığının tartışılması gerekirken, yanılgılı gerekçelerle istemin usulden reddi doğru olmamış…” denilerek dairemiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
-Dairemizce 06.10.2022 tarih 2022/1385 E, 2022/1257 K sayılı karar ile eski kararda direnilmesine karar verilmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.02.2023 T., 2023/6-150 E., 2023/119 K. Sayılı kararı ile Yargıtay 6.Hukuk Dairesi’nin bozma ilamı gereği bozma yapılmasına karar verilmiştir.
-Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı bağlayıcı olduğundan ve Dairemiz direnme kararı bozulduğundan işin esasına dair inceleme yapılmıştır.
İcra ve İflas Kanunu’nun 285’inci maddesine göre konkordato, borçlarını vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için talep edebileceği kolektif (külli) bir tasfiye biçimidir.
İİK’nın 305. maddesinde aranan konkordatonun tasdiki şartları kamu düzenine ilişkindir.
Somut olayda, şirketin derhal ya da kolaylıkla nakde dönüştürülebilecek (likiditesi yüksek) dönen varlıklarının 30.691.699,05 TL , konkordatoya tabi borçlarının 34.477.720,22 TL olduğu; bunun karşısında borçlu tarafından yapılan teklifin, borçların %75’inin projenin tasdik tarihinden itibaren 12 ay ödemesiz, süre bitiminde +36 ayda ödenmesine, rehinli alacaklarda ise borçların tamamının projenin tasdik tarihinden itibaren 6 ay ödemesiz, süre bitiminde +54 ayda ödenmesine ilişkin olduğu görülmüştür.
Talepte bulunan şirketin borca batıklık oranı ve varlıklarının borçlarını karşılama oranı dikkate alındığında, teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması şartının gerçekleştiğinin kabulü mümkün değildir. Borçlunun konkordato tedbirlerinden yararlandığı tarihler de dikkate alınarak tasdiki istenen projede ödemesiz dönem tayininin ve öngörülen uzun vade ile tenzilat miktarı da İİK’nın 305/1-b maddesi uyarınca borçlunun kaynakları ile orantılı değildir.
Açıklanan durum karşısında tasdik talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :
1- Ankara Ticaret Sicilinin 253723 sırasına kayıtlı, … Şirketi (Eski ünvanı; … Anonim Şirketi)’nin adi ve rehinli alacaklar yönünden konkordato tasdik talebinin esastan reddine,
2-Kesin mühletin sonuçları oradan kalktığından tedbirler ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3-Kararın İİK. 308. maddesi yollaması ile İİK. 288/2 maddesi uyarınca ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine,
4-Yargılama giderlerinin istemci şirket üzerinde bırakılmasına,
5- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 269,85 TL karar ve ilam harcından başta yatan 35,90-TL’nin mahsubu ile kalan 233,95-TL harcın istemci şirketten alınarak Hazine’ye irat kaydına,
6- İstemci tarafından yatırılan konkordato tasdik harcının iadesine,
7- Yatırılan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde, masrafı içinden karşılanarak istemciye iadesine,
8- HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara re’sen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına,
19/09/2023 tarihinde, duruşmalı yapılan inceleme sonucunda konkordato talep eden vekili Av. …’nin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda;
İİK m. 308/a gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 19/09/2023

Başkan Üye Üye Katip