Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2023/1087 E. 2023/1024 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1087 – 2023/1024
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2023/1087
KARAR NO : 2023/1024

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18.04.2023 tarihli ara karar.
ESAS-KARAR NUMARASI : 2023/287 E.
İHTİYATİ HACİZ İSTEYEN-DAVACI :
VEKİLİ : :

İhtiyati haciz isteyen vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İhtiyati haciz isteyen vekili, davalı şirket ile müvekkili arasında 23.02.2021 tarihli danışmanlık hizmet sözleşmesi imzalandığını, davalı şirketin, müvekkilinin hak etmiş olduğu primi – hakedişi ödememek için plan dahilinde dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı hareket ettiğini, sözleşmeden kaynaklanan borçlarını ödememeyi alışkanlık haline getirdiğini, daha önce de müvekkiline olan borcunu ödemediğinden ihtiyati haciz kararı aldıklarını, davalının, müvekkilinin alacağını tahsil kabiliyetini ortadan kaldırmak için çaba gösterdiğini belirterek alacağın tahsili için borçlunun taşınır, taşınmaz mallarıyla üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince “…İhtiyati haciz müessesi, İcra ve İflâs Kanunu’nun 257-268. maddelerinde düzenlenmiş olup, İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 257. maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Aynı kanunun 258/I. hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için de alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Bundan anlaşılması gereken alacağın kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek belgeler dahil delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir.
Tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin değerlendirilmesinde, talebin taraflar arasında sürekli yenilenen danışmanlık sözleşmesine dayandığı, dosyaya sunulan iş teslim tutanağı ve ihtarnamenin hangi dönem ve hangi alacağa yönelik olduğu hususunun yargılamayı gerektirdiği, bu haliyle alacağın varlığının yaklaşık ispat kuralı ile ortaya konulamadığı anlaşılmakla, ihtiyati haciz talebinin REDDİNE…” karar verilmiştir.
İstinaf yasa yoluna başvuran ihtiyati haciz isteyen vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Taraflar arasında yenilenme tarihi 23.02.2021 olan danışmanlık hizmet sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme kapsamında davalı şirkete teşvikler sağlandığını;
Davalının, müvekkilinin hak ettiği bedeli ödememek için plan dahilinde dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı hareket ettiğini, alınan teşvik belgesi kapsamında yapılması zorunlu olan asgari yatırımları yapmak suretiyle teşvik belgesinin süresinden önce tamamlama vizesi yaparak belgenin kapanmasını 29.12.2022 tarihi itibariyle gerçekleştirdiğini ve kalan yatırımları kötü niyetli olarak sonradan aldıkları ikinci yatırım teşvik belgesi kapsamında yapmaya başladıklarını, davalı şirketin işbu belgeyi erken kapamasındaki temel amacın müvekkilinin hak etmiş olduğu ödemeleri yapmadan teşvik imkanlarından faydalanabilmek olduğunu, akabinde müvekkili şirketin açtığı yol ile aynı yatırım konulu, aynı yer ve faaliyet için eski teşvik belgesinin 10 katından fazla bir yatırım tutarı içeren teşvik belgesi aldığını;
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylanan yatırım teşvik belgesi kapsamındaki sabit yatırım tutarının 20.217.639,00-TL olup, bu miktara göre davalı şirketin işbu yatırım teşvik belgesi ile kazanılan teşvik tutarının minimum 16.752.805,32-TL olduğunu, sözleşme koşullarında da belirtildiği üzre teşvik belgesinin alınması ve belge üzerinde teşviklerin tanımlanması ile hizmet veren müvekkili şirkete ödemenin yapılması gerektiğini, yatırım teşvik belgesinin kullanılıp kullanılmamasının ya da eksik tutarla süresinden önce erken kapama işleminin, belgeden dolayı hak kazanılan müvekkili şirkete ödenmesi gereken tutarı değiştirmediğini, sonuç olarak sözleşmeye göre müvekkili şirketin hak etmiş olduğu tutarın 1.340.224,43-TL olduğunu;
Davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan borçlarını ödememeyi alışkanlık haline getirdiğini, daha önce de müvekkili şirkete olan borcunu ödemediği için Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/266 D. İş. sayılı dosyası ile ihtiyati haciz talep edildiğini ve ihtiyati haczin mahkemece kabul edildiğini;
Verilen kararda her ne kadar yargılamayı gerektirir bir durum olduğu belirtilmiş ise de sunulan belgeler ışığında taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığı ve belgelerde de açıkça alacaklı oldukları belirli iken taleplerinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İstem, taraflar arasındaki danışmanlık hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında verilen ihtiyati haczin reddine dair ara kararının istinafına yöneliktir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre ihtiyati haciz isteyen davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/287 E. sayılı dava dosyasında verdiği 18.04.2023 tarihli ara kararına yönelik ihtiyati haciz isteyen davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına.
3-İhtiyati haciz isteyen tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına.
07.06.2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,f ve İİK’nin 258 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 09.06.2023

Başkan Üye Üye Katip