Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/591 E. 2022/863 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
….

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 14/04/2021
ESAS-KARAR NUMARASI : …..
VEKİLİ : Av. … – … …..
Asıl ve birleşen dosyada davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Dava, reaktif sınırın aşılması dolasıyla davalı tarafından düzenlenen ceza faturalarına istinaden ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince “…02/12/2020 tarihli, 31322 sayılı … Gazetede yayınlanan 7257 sayılı… Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 33. maddesi ile 6446 sayılı Kanunun 8. Maddesine eklenen (d) bendi ile “İletim sisteminin normal işletme koşulları içerisinde işletilmesi ile işletme güvenliği ve bütünlüğü üzerinde risk oluşturan durumlara ilişkin olarak bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerinin takibini yapmak, ihlal durumu tespit edilen tüzel kişilere sistem kullanım anlaşmasında düzenlenen cezai şartları ve diğer yaptırımları uygulamak.” hükmü eklenmiş, aynı Kanunun 39. maddesi ile 6446 sayılı Kanuna eklenen (Ek Madde 3) ile ” 8 inci maddenin ikinci fıkrasının (d) bendinin uygulamasından kaynaklanan uyuşmazlıklar idari yargıda görülür.” düzenlemesi yapılmıştır.
Dosyamız davacısı tarafından, dosyamız davalısı aleyhine, Ankara 15. İdare Mahkemesinde 2015/864 Esas sayılı dosyası ile açılan davada, Mahkememizde dava konusu yapılan faturaları da kapsar şekilde, Ocak 2007-Kasım 2009 dönemine ait 31 adet, Aralık 2009-Aralık 2012 dönemine ait 37 adet ceza faturası bedelinin iadesi talebinin reddine ilişkin işlemin iptali davasında, Mahkemenin 2015/577 sayılı, 24/04/2015 tarihli kararı ile davanın süre aşımı nedeni ile reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Somut olayda mevcut deliller değerlendirildiğinde; 02/12/2020 tarihli, 31322 sayılı … Gazetede yayınlanan 7257 sayılı… Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 39. maddesi ile 6446 sayılı Kanuna eklenen (Ek Madde 3) ile “sistem kullanım ihlallerinden dolayı uygulanan cezai şartlardan kaynaklanan uyuşmazlıkların idari yargıda görüleceği” düzenlenmiştir. Bu kanun değişikliği dava açıldıktan sonra yapılmış olsa da, bu düzenlemede göreve ilişkin yasal düzenlemenin mevcut davalara uygulanmayacağı konusunun yer almadığı görülmüştür.
Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen göz önüne alınması gerekir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan görev konusunda taraflar için müktesep hak doğmaz. Bu nedenle sonradan çıkan bir kanunla kabul edilen görev kuralı geçmişe etkili biçimde uygulanır ve davanın açıldığı andaki kurallara göre görevli olan mahkeme yeni kanunla görevsiz hale gelmişse görevsizlik kararı verilmesi zorunludur (Ejder Yılmaz, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Şerhi, 2012 Baskı, s. 43).
Dava konusu ceza faturalarına ilişkin uyuşmazlıklarda idari yargının görevli olduğuna ilişkin Uyuşmazlık Mahkemesi Kararları, bu kararlara istinaden adli yargı mahkemeleri ve Yargıtay Dairelerince verilen kararlar doğrultusunda yasal düzenleme yapılmıştır.
HMK’nun 114/1-(b) maddesinde “yargı yolunun caiz olması” dava şartı olarak düzenlenmiştir. Buna göre açılan davalarda idari yargı görevli olduğundan, “yargı yolunun caiz olması” dava şartı bulunmadığından, aynı Kanunun 115/2 maddesi uyarınca asıl ve birleşen davaların usulden reddine…”karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava konusu faturanın 6446 sayılı Yasa’nın 8.2.d maddesinin yürürlüğünden önce 2007-2008-2009 döneminde düzenlendiğini, göreve ilişkin yasal düzenlemenin 02.12.2020 tarihinde yürürlüğe girdiğini ve bir istisna hükmü bulunmadıkça değişikliğin derdest davalara uygulanamayacağını ve davanın adli yargı yolunda görülmesi gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359’uncu maddesinin 3 numaralı fıkrası uyarınca dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olayın saptanmasında ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine ve özellikle Yasa’da değişikliğin derdest davalara da uygulanacağına dair açık düzenleme bulunmasına göre kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/704E., 2021/357K. sayılı dava dosyasında verdiği 14/04/2021 tarihli kararına yönelik asıl ve birleşen dosyada vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile kalan 21,4‬0 TL’nin asıl ve birleşen dosyada davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Asıl ve birleşen dosyada davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
26/05/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 26/05/2022

….