Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/521 E. 2022/476 K. 23.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
…..

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16.11.2021
ESAS-KARAR NUMARASI :…….

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkili şirket ile dava dışı şirket … A.Ş arasında …..numaralı, 01/05/2018 – 01/05/2019
vade tarihli, ….. bulunduğunu, 15/02/2019
tarihli dahili su ekspertiz raporu uyarınca 09/01/2019 tarihinde dava dışı şirketin … AVM nin 1. katında yer alan … mağazasında AVM zemin katında yer alan … … işletmesinin klima tesisatından sızan suların sigortalı işyerine sirayeti neticesi, teşhirde montajlı halde bulunan 15 adet modüler yapıdaki mobilya, 4 adet led ışıklandırma emtiasında sudan dolayı hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini ve müvekkili şirket tarafından sigortalısına 20/02/2019 tarihinde 5.108,88-TL tazminat ödemesi yapıldığını, davalının kusuru nedeni ile müvekkili sigorta şirketinin sigortalısına ödemek zorunda kaldığı tazminatı, davalıdan rücuen tazmin etme hakkı bulunduğunu, bu alacağın tahsili amacıyla taraflarınca Ankara Batı İcra Müdürlüğü 2021/1625 E. sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek, davalının kusuru nedeniyle ödemek zorunda kaldıkları 5.974,31-TL yönünden haksız itirazlarının iptali ile davalı aleyhine alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı şirketin, sigortalısı olan … A.Ş.’nin maliki olduğu … AVM’nin 1. katında su sızması sonucu hasar oluştuğunu belirterek oluşan hasar sebebi ile ödedikleri bedelin rücuen tahsili amacıyla başlattıkları icra takibine taraflarınca itiraz edildiğini, icra dosyasına yaptıkları itirazdan da anlaşılacağı üzere müvekkili şirket mağazasının altında … şirketinin olmadığını ve dolayısıyla sızmanın müvekkili şirket klimalarından meydana gelmesinin mümkün olmadığını, bahse konu olay yerinin kiraladıkları alan dışında olduğunu, AVM’nin ortak alanı olduğunu ve anahtarlarının AVM’nin yönetiminde olduğunu, bahse konu olay ile ilgili olarak herhangi bir kusur ve sorumlulukları bulunmadığını savunarak, davanın reddi ile davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün 2021/1625 E. sayılı takip dosyasının bir sureti dosya arasına celp edilmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından, (borçlu) … … aleyhine 12/01/2021 tarihinde, Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün 2021/1625 E. sayılı dosyasıyla 5.108,88 TL asıl alacak, 865,43 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.974,31 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 20/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 27/01/2021 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 15. HD 2013/1140 esas, 2014/2454 karar sayılı ilamı şu şekildedir: ‘ …bir davanın itirazın iptâli davası olarak nitelendirilebilmesi ve davaya itirazın iptali davası olarak devam edilebilmesi için, borçlu davalı (gerçek temsilci) hakkında geçerli bir icra takibinin bulunması ön koşuldur. Temsilcide yanılma sonucu icra takibi tüzel kişiliği bulunan gerçek temsilciye karşı değil de, gerçek temsilcinin tüzel kişiliği bulunmayan birimine karşı yapılmışsa, ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığından açılan dava “itirazın iptâli davası” olarak nitelendirilemez ve davaya itirazın iptâli davası olarak bakılamaz.’
Yine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6.HD 2021/604 esas, 2021/766 karar sayılı kararı da aynı doğrultudadır: ‘Siyasi Partilerin temsilleri ile ilgili düzenlemeler dikkate alındığında siyasi parti ilçe ve il başkanlıklarının tüzel kişiliği olmadığı, siyasi partileri temsilin genel merkeze ait olduğu, davacı tarafından … Hakkari il başkanlığı aleyhine takip yapıldığı, itiraz üzerine itirazın iptali davası açıldığı, il başkanlığının tüzel kişiliğinin olmaması nedeniyle taraf ehliyeti olmadığı, icra takibinde taraf olmayan kişinin itirazın iptali davasının tarafı olamayacağı, bu nedenle dava şartı eksikliğinin giderilmesinin mümkün olmaması dikkate alındığında ilk derece mahkemesinin davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine ilişkin kararı usul ve yasaya uygundur.’
Bahsedilen Yargıtay ve BAM kararları ışığında dosyanın incelenmesinde, alacaklı/davacı tarafından icra takibinin ‘… …’ isimli işletmeye karşı açıldığı, itirazın ise … Ltd.Şti tarafından yapıldığı, icra takibine itirazda davalı tarafından açıkça borçlunun sıfatına itiraz edildiği, … … unvanlı bir ticari işletme veya şirketin mevcut olmadığı belirtilerek, tüzel kişiliği bulunmayan bir borçluya karşı yapılan icra takibinin geçersiz olduğu belirtilmiştir. İtirazın iptali davalarında geçerli bir icra takibinin yapılmış olması dava şartıdır. Yukarıda bahsedilen ve aynı doğrultuda olan Yargıtay ve BAM kararları uyarınca icra takibinde borçlu olarak gösterilen … Parkın tüzel kişiliğinin olmaması nedeniyle taraf ehliyetinin olmadığı, icra takibinde taraf olmayan kişinin itirazın iptali davasının tarafı olamayacağı, bu nedenle dava şartı eksikliğinin giderilmesinin mümkün olmaması dikkate alındığında, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf yasa yoluna başvuran-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: dava konusu hasarın meydana gelmesinde kusurlu işletmenin … … işletmesi olduğunu, söz konusu işletmenin bilgisine ulaşılamadığından icra takibinde borçlu … … işletmesi olarak gösterildiğini, akabinde davalı … Ltd. Şti. vekili tarafından takibe itiraz edildiğini, itirazın içeriğinde … … işletmesinin davalı … Ltd. Şti.’ne ait olduğunun kabul edildiğini, takibin borçlusunun artık davalı şirket olduğunu, dava şartı noksanlığından davanın usulden reddedilmesinin doğru olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, “Endüstriyel Paket Yangın Poliçesi” nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-HMK m. 353/1,b,1 gereğince; Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/515E., 2021/896K. sayılı dava dosyasında verdiği 16.11.2021 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince yatırılması gereken 80,70 TL peşin olarak yatırıldığından tekrar harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine,
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
23.03.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 23.03.2022

……