Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/444 E. 2022/535 K. 30.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)

ESAS NO : 2022/444
KARAR NO : 2022/535

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16/12/2021
ESAS-KARAR NUMARASI : 2021/508E., 2021/965K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, davacının üyesi bulunduğu davalı kooperatifin 1994 yılında kurulduğunu, 2007 yılında inşaatlar tamamlanarak bireysel tapular dağıtılmak suretiyle ana sözleşmesinde belirtilen amacına ulaştığını, Kooperatifler Kanunun 81.maddesine göre dağıtılmasına karar verilerek tasfiye kurulu oluşturulması gerekirken, bir çok kez yazılı ve sözlü başvurulara rağmen bu yola başvurulmadığını, ortaya kooperatifler kanunu hükümlerine göre yönetilen garip bir site yönetimi çıktığını, bu hukuki yapının sonucu olarak tahsil edilemeyen gittikçe büyüyen “aidat sorunu” baş gösterdiğini, evini satarak üyelikten ayrılanın yerine yeni malikin kooperatife üye olmadığını, dolayısıyla aidat ödemediğini, 04.07.2021 tarihli genel kurul toplantısında yönetimin bu konuda hukuki yoldan bir şey yapılamadığını, kanundan doğan tasfiye şartları oluştuğundan genel kurul kararına gerek bulunmadığını, davacıya vekaleten kooperatif yönetimine yaptığı başvurulara rağmen konunun gündeme alınması talebinin yerine getirilmediğini, son genel kurulda kanundan doğan tasfiye nedeniyle %10 imza toplanmasına gerek duymaksızın, Divan Başkanlığına dilekçe vererek dağılma konusunun tartışılabilmesi için gündeme eklenmesini talep ettiğini, Divanın, önergeyi kabul veya red etmeyip sessiz kalmayı tercih ettiğini, bir yandan, ödenmeyen aidatlar nedeniyle, aidat borcunun arttığını, diğer yandan tasfiyesi gereken kooperatif yeni inşaata başlamayı planladığını ileri sürerek, davalı kooperatifin kanundan doğan tasfiye koşullarının gerçekleştiğinin tespitiyle, dağılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; ticari uyuşmazlıklarda dava şartı arabuluculuk başvurusu yapılmadan dava açıldığını, davacının aktif husumet ehliyeti ve hukuki yararının bulunmadığını, davalı kooperatifin henüz amacına ulaşmadığını, faaliyetlerine devam ettiğini, … İli, … İlçesi, … Mahalle 360 ada 10 parselde bulunan 9.000 m2’lik arsanın henüz davalı kooperatifin mülkiyetinde olduğunu, arsa üzerinde sosyal tesis alanı inşa etme yönünden çalışmalar yapıldığını, 04/07/2021 tarihli Genel Kurul Toplantısında 5. maddede ifade edildiği üzere sosyal tesis alanı ile ilgili yapılan çalışmalar ve etütlerin sunulması ve değerlendirilmesine geçildiğini ve yönetim kurulu üyesi tarafından diğer üyelerin bu konuda bilgilendirildiğini, Genel Kurul Toplantısından sonra da sosyal tesis alanı için proje hazırlıklarına geçildiğini, kanunun amir hükmünden de anlaşılacağı üzere davalı kooperatifin dağılmasını gerektirecek başkaca bir sebep de bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…1163 Sayılı Kooperatifler kanunu 81 maddesinde; “Kooperatif 1. Anasözleşme gereğince, 2. Genel Kurul kararı ile, 3. İflasın açılmasıyla, 4. Kanunlarda öngörülen diğer hallerde, ilgili bakanlığın mahkemeden alacağı karar üzerine, 5. Diğer bir kooperatifle birleşmesi veya devralınması suretiyle, 6. Üç yıl olağan genel kurulunu yapmaması halinde, 7. Amacına ulaşma imkanının bulunmadığının ilgili Bakanlıkça tespiti halinde mahkemeden alacağı kararla, dağılır.
Konut yapı kooperatifleri, anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılır ve dağılır. …” hükümleri mevcuttur.
1163 Sayılı Kooperatifler kanunu 81 maddesi hükmüne göre, somut olayda, ilgili Bakanlığın Mahkemeden kooperatifin dağılmasına dair karar verilmesi talebiyle dava açabileceği, davalı kooperatifin ortağı olan davacının böyle bir dava açma ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından davacı tarafın aktif dava ehliyeti bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın HMK.114 ve 115.maddesi uyarınca usulden reddine… ” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu 81. maddesinde belirtilen tüm dağılma sebeplerinin Bakanlığın başvurusuna bağlı olduğu görüşünün hukuka aykırı olduğunu, yasada açıkça, 4 bentteki “kanunlarda görülen diğer haller” ile 7. bentteki “amaca ulaşma imkanının kalmadığının ilgili Bakanlıkça tespiti” hallerine ilişkin olduğunu, diğer haller için böyle bir şart öngörülmediğini, dağılma şartlarının oluştuğunu ve dağılma sürecine girildiğinin tespitinden ibaret olduğunu, tespit davalarını hukuki yararı olan herkes açabilmesi gerektiğini, yerel mahkemeye 05.11.2021 tarihli dilekçelerinde sundukları üzere, davalı kooperatifin sosyal tesis alanında değişiklik yaptırmış ve inşaata başlamak üzere olduğunu, bunun için Genel Kurulda kooperatif taşınmazlarını ipotek ettirmesi için Yönetim Kuruluna yetki verildiğini, bu inşaata başlanmasının 28 yıldır devam eden kooperatif üyeliği ekli yazıda belirtildiği gibi ömür boyu sürmesi anlamına geldiğini, üstelik Kooperatifin anasözleşme değişikliği de yapmadığını, inşaata başlanmasının kooperatifin dağılması yönündeki taleplerinin kabulü halinde telafisi imkansız zararlar doğuracağını, davalı kooperatifin ortak alana inşaat yapmasının durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi taleplerinin kabulünün gerektiğini beyan ederek, öncelikle davalı kooperatifin yeni inşaat projesinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalı kooperatifin dağılmasına karar verilmesi ve tedbir istemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddi ile tedbir isteminin de buna bağlı olarak reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/508E., 2021/965K. sayılı dava dosyasında verdiği 16/12/2021 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
Tedbir isteminin reddine,
2-Alınması gereken harç peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
30/03/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 30/03/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …