Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/362 E. 2022/487 K. 23.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
…..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
……

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : … Batı Asliye … Mahkemesi
TARİHİ : 22.12.2021 ve 05.01.2022 Ek karar
ESAS-KARAR NUMARASI : ……..
Konkordato isteyen vekili ile belirtilen alacaklılar vekilleri tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Konkordato isteyenler vekili; müvekkili şirketin her türlü endüstriyel alet ve makinaları, römorklar ve müştemilatının imali, tıbbi atık toplama ve bertarafı işiyle iştigal ettiğini, diğer müvekkili …’ın ise şirketin ortağı, banka kredi borçlarına müteselsil kefil olduğunu, 3. kişi ipoteği verdiğini ve tacir olduğunu, müvekkili şirketin borçlarını ödeyemez hale geldiğini, … bu konkordato projesi çerçevesinde faaliyetini sürdürmesi ve konkordato planını gerçekleştirmesi halinde alacaklıların alacağına kısmen kavuşması ve alacaklıların menfaatlerine uygun yapının ortaya çıkmasının ayrıca işletmenin faaliyetine devam etmesinin planlandığını, ana para borçlarını %30 tenzilatla 2020 yılının 12. ayından başlamak üzere dört yılda faizsiz olarak ödemeyi öngördüklerini ileri sürerek, öncelikle geçici ve kesin mühlet verilmesini, daha sonra konkordatonun tasdikine karar verilmesini istemiş;
Revize projeyle de, adi alacaklılara %30 tenzilattan sonra kalan tutarın konkordato projesinin tasdikinden itibaren 12 ay ödemesiz + 48 ayda eşit taksitlerle faizsiz olarak ödemeyi teklif etmişlerdir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince;
30.12.2019 tarihinde üç ay geçici mühlet, 27.03.2020 tarihinde kesin mühlet verilmiş; 7726 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 1 inci maddesi ile belirlenen 86 günlük durma süresinin eklenmesiyle 22.06.2021 tarihine uzatılmasına, 22.06.2021 tarihinden itibaren de 6 ay uzatılmasına karar verilmiş,
“…26/11/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısı ve iltihak süresi içerisinde davacı … Şirketinin Konkordato Adi Alacaklılar toplantısı ve iltihak süresi sonucunda, toplam 81 alacaklıdan 54’ünün kabul oyu, 9’unun red oyu kullandığı, toplam 13.553.818,02TL alacağın 10.654.877,22TL’si yönünden kabul oyu, 2.898.940,70TL’si yönünden red oyu kullanıldığı, oransal olarak bu tutarın %78,61 kabul, %21,39 red oyuna tekabül ettiği ve bu şekilde konkordato projesinin İİK’nın 302/2 maddesinde aranan nisabın üzerinde kabul edildiği, bu itibarla konkordato tasdik şartlarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Diğer taraftan davacı … Şirketinin sunulan konkordato projesine göre teklif edilen tutarın borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olduğu, teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olduğu anlaşılmıştır.

Sonuç olarak, davacı şirketin konkordato projesinin 26/11/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısında ve sonrasında İİK 302/2 maddesinde aranan nisabın üzerinde alacaklılar tarafından kabul edildiği, konkordato tasdik şartlarının oluştuğu anlaşılmakla, davacı şirketin adi alacaklar yönünden konkordato tasdik talebinin kabulüne, davacı … … … Memurluğunun … … nosunda kayıtlı olan … Şirketinin konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçlarının %70’inin tasdik kararının kesinleşmesinden itibaren 12 ay ödemesiz, 12 ay sonrasında, aylık dönemlerde 48 ay eşit taksitte davacı tarafından alacaklılara ödenmesine karar vermek gerekmiştir.
Gerçek kişi davacı … açısından, konkordato adi alacaklılar toplantısı ve iltihak süresi sonucunda, toplam 5 alacaklıdan 2’sinin red oyu kullandığı, 3’ünün oy kullanmadığı, toplam 8.726.124,79TL alacağın 6.261.536,32TL’si yönünden red oyu kullanıldığı, 6.261.536,32TL yönünden oy kullanılmadığı, oylama sonucuna göre davacı şirket ortağı …’ın konkordato projesinin alacaklılar toplantısında İİK 302/2-a ve 2 bendinde belirtilen çoğunluğu sağlayamadığı anlaşıldığından, davacı …’ın tasdik talebi reddedilmiştir.
Şirket ortağının rehinli alacaklılar toplantısı ve iltihak süresi sonucunda, oylamasının alacaklılar yönünden toplam 1 alacaklı olduğu ve red oyu kullandığı, alacaklar yönünden toplam 420.000,00TL alacağın reddedildiği, oylama sonucuna göre rehinli alacaklıların şirket ortağının teklifini reddettiği, ayrıca 16/12/2021 tarihli ek raporda belirtildiği üzere davacı …’ın tacir olmadığı, davacı … hakkında Türkiye … … Gazetesi üzerinden yapılan araştırmada, hakkında önceden verilmiş bir iflas kararının bulunmadığı ve iflasa tabi olmadığı anlaşıldığından buna ilişkin değerlendirme yapılmamıştır.
Konkordato talep eden Şirket, 2004 sayılı İİK 308/h gereğince rehinli alacaklılara da konkordato teklif etmiştir….ancak rehinli alacaklıların hiç birisi ile bir anlaşma sağlanamadığı ve herhangi bir protokol ibraz edilmediğinden, davacı … Şirketinin rehinli alacaklılara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddine karar vermek gerekmekle…” denilerek,
Davacı …’ın adi ve rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddine,
Davacı … Şirketinin rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddine, adi alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin kabulüne, konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçlarının %70’inin tasdik kararının kesinleşmesinden itibaren 12 ay ödemesiz, 12 ay sonrasında, aylık dönemlerde 48 ay eşit taksitte davacı tarafından alacaklılara ödenmesine,
İİK 307. maddesi uyarınca rehinli malların muhafazası ve satışının tasdik kararından itibaren 1 yıl süre ile ertelenmesine,
İİK’nın 306/2 maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesinin sağlanması için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli olarak kayyım atanmasına,
Kesin mühlet kararıyla doğan ve İİK’nun 294, 295, 296 ve 297. maddelerde düzenlenen sonuçların kalkmış olduğunun tespitine,
Mahkemece verilen tüm tedbir kararlarının tasdik kararının kesinleşme tarihine kadar devamına,
Çekişmeli alacaklarla ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
Karar verilmiştir.
İlk derece Mahkemesince 05.01.2022 tarihli ek kararla; “Davacılar vekili 29/12/2021 tarihli dilekçesinde özetle; şirkete ait konkordato hesaplarına konulan tedbir ve blokelerin kaldırılması, hesapların şirketçe kullanılması için şirket yetkililerine bankacılık şifresi oluşturulması için ek karar verilmesini, … Bankası OSB Girişimci Şubesi hesabına gelen bedelin müvekkili şirketi ait … … Şubesi konkordato hesabına aktarılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 30/12/2021 havale tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin konkordato … … Şubesi hesabına şirketin yapmış olduğu işe karşılık avans ödemesi yapıldığını, bankanın bu parayı ödemeyeceklerini gelen havaleye bloke koyduklarını şifahen belirttiğini, bankanın bu parayı uhdesinde tutmasının dosya kapsamına usul ve yasaya aykırı olduğunu, konkordato komiserlerinin görevi sona ermiş olduğundan herhangi bir karar alamadıklarını, gerekçeli kararda belirtildiği üzere tasdik kararının kesinleşme tarihine kadar tüm tedbir kararlarının devamına dair karar verildiğini, yıl sonu olması sebebi ile işçi maaşları ve sair ödemeler yapılamadığını, mağduriyetlerin ortaya çıktığını belirterek şirkete ait konkordato hesaplarındaki tüm bloke ve tedbirlerin kaldırılmasına, şirkete ait hesapların müvekkili şirket tarafından tek taraflı olarak kullanılmasına izin verilmesini, müvekkili şirkete ait tüm hesaplar için internet bankacılığı verilmesini, şirketin TL, USD, EURO hesaplarına ilişkin işlem yapabilmesi ve internet şifresi oluşturulmasına ilişkin banka müdürlüğüne talep edilen işlemlerin yapılması için ara karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 31/12/2021 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hakkında konkordato proje tasdikinin kabulü ile tasdik edilen projenin gerekli gözetim yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevlendirilen kayyımın görevleri gerekçeli kararda eksik gösterildiğini, tavzih olarak talebin özetle tasdik edilen projenin gerekli gözetim yönetim ve tasfiye tedbirlerinin yanında kayyımın yetkilerinin gerekçeli kararda gerekçeli olarak açıklanmadığını, şirkete ait banka hesaplarının denetim ve yönetimine ilişkin kayyıma yetki verilmediğini, şirketin banka hesaplarının kullanım veya yönetim yetkisi şirkette mi yoksa kayyımda mı olacağına ilişkin gerekçeli kararda herhangi bir açıklama bulunmadığını, gerekçeli kararda belirtilen tüm tedbirlerin kararın kesinleşmesine kadar devamına ilişkin kararın, şirket açısından uygulamada sıkıntı yaşanmaması için gerekçelendirilerek açıklanmasının gerektiğini belirterek tavzik talebinin kabulüne, hükmün icrasında tereddüt yaratan hususların gerekçeli kararda açıklanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 03/01/2022 tarihli dilekçesinde özetle; konkordato hesabı olan … … Şubesi hesabına gelen 120.000,00TL’nin bankaca müvekkili şirkete kullandırılmadığını, gerekçe olarak konkordato sürecinin sona erdiğini, mahkemece konkordato hesapları hakkında herhangi bir açıklama yapılmadığından bahisle konkordato TL, UDSD, EURO hesaplarına gelen tüm havalelere bloke konulduğunun belirtildiğini, bankaca uygulanan işlemin dosya kapsamına, usul ve yasaya aykırı olduğunu, konkordato hesaplarındaki haksız blokeden dolayı işçi maaşları ve sair ödemelerin yapılamadığını, bu durumun müvekkili şirketi zor duruma soktuğunu belirterek müvekkili şirketin hesaplarına konan bloke ve tedbirlerin kaldırılmasını talep etmiştir.

Mahkememiz dosyası 30/12/2021 tarihinde karara çıkmış olup, gerekçeli kararın 8. maddesinde mahkememizce verilen tüm tedbir kararlarının tasdik kararının kesinleşme tarihine kadar devamına, tedbir kararlarının tasdik kararının kesinleşme tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiştir.” denilerek dosyada karar verilmekle el çekildiğinden davacılar vekilinin tüm taleplerinin reddine, davacılar vekilinin tavzih talebinin ise mahkemece verilen hüküm açık olduğundan reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Konkordato isteyenler vekili 22.12.2019 tarihli karara yönelik istinaf dilekçesinde; istemci …’ın adi ve rehinli alacaklara ilişkin; istemci şirketin rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddi kararının dosya kapsamına, usul ve yasaya aykırı olduğunu, istemci …’ın projesinin tasdik talebinin reddinin hem şirketi hem de kabul edilen projeyi zor duruma düşereceğini, istemcilerin rehinli alacaklılardan … BANK ile yapılan temlik anlaşmasından gerekçeli kararda bahsedilmeden, hiçbirisi ile bir anlaşma sağlanamadığı ve herhangi bir protokol ibraz edilmediği gerekçesinin dosya kapsamına aykırılık teşkil ettiğini, 15.12.2021 tarihinde sundukları dilekçede istemciler ile rehinli alacaklılar arasında yapılan görüşmelerin devam ettiği, rehinli borç yapılandırma tekliflerinin halen banka genel müdürlüklerince değerlendirilme ve yapılandırma aşamasında olduğundan bahisle mühletin 6 ay daha uzatılmasına karar verilmesine ilişkin taleplerinin değerlendirilmediğini, tasdik edilen projenin gerekli gözetim yönetim ve tasfiye tedbirlerinin yanında, kayyımın yetkilerinin gerekçeli kararda gerekçeli olarak açıklanmadığını, Şirkete ait banka hesaplarının denetim ve yönetimine ilişkin kayyıma yetki verilmediğini, Şirketin banka hesaplarının kullanım veya yönetim yetkisinin şirkette mi yoksa kayyımda mı olacağına ilişkin gerekçeli kararda herhangi bir açıklama yapılmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, istemcilerin konkordato tasdik taleplerinin ayrı ayrı kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; istemciler tarafından sunulan konkordato ön projesinde gerek kısa vadeli ve gerekse uzun vadeli Banka kredileri içerisinde müvekkili bankaya olan kredi borçlarından söz edilmediğini, Komiserler Kurulu raporunda da yine müvekkili bankanın alacağının yer almadığını, alacaklarını Mahkemeye sundukları 06.10.2020 tarihli dilekçe ile Mahkemeye bildirdiklerini ancak nisaba dahil edilmesi taleplerinin Komiserler Kurulu görüşü doğrultusunda reddedildiğini, alacaklılar toplantısının İİK’nun 288. maddesine aykırı olarak … … Gazetesinde ilan edilmediğini, taraflarına tebliğ edilmediğini, istemcilerin bilançolarında müvekkili Banka alacaklarını göstermediklerini, bu durumun istemcilerin gerçek ve denetime elverişli bilanço düzenlemedikleri, birtakım işlemler ile Mahkemenin yanıltılarak, konkordato nisabı yönünden yasal şartları sağlamaya çalıştıklarının açık kanıtı olduğunu, müvekkili Banka alacağının gizlenilmesinin iyiniyet kuralına aykırılık teşkil ettiğini, bilirkişi raporlarından şirketin kesin mühlet içerisinde faaliyet ve mali durumunda olumlu yönde gelişme göstermediği gibi, karar tarihindeki mevcut piyasa koşulları nazara alındığında, daha da kötüye gitmesi sebebiyle, konkordato projesine asla uyamıyacağının anlaşıldığını, istemcilerin özellikle bir yıllık ödemesiz dönem taleplerinin de işbu davanın sadece mevcut durumu ötelemek, alacaklılarını zarara uğratmak maksadı taşıdığının kesin kanıtı olduğunu, mahkemece istemcilerden …’ın konkordato tasdik talebi reddedildiği halde, verdiği tedbir kararlarının devamı yönündeki hükmünün hukuka aykırı olduğunu, verilen tedbir kararlarının hükümle birlikte ortadan kalkmış olması gerektiğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, istemcilerin tasdik taleplerinin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı …. istinaf dilekçesinde; istemci şirketin borçlarının konkordato projesinde eksik gösterildiğini, böylece konkordatonun başarıya ulaşacağının iddia edildiğini, bu husustaki itirazlarının mahkemece dikkate alınmadığını, müvekkili alacağının projede gösterilen tutarın dört katından fazla olup mahkeme ilamına dayandığını, şirketin borçlarını gösteren tabloda bazı borçların başına – işareti konulduğunu, şirketin borçlu olduğu belirtilen ancak tam tersine alacaklı olduğu bu şirketlerin
yazılmasının oy nisabını ve alacak miktarını etkileyeceğini, raporda …’ın şirkete 28.000,00 TL borcu olduğu yazıldığını, bu hususun
…’ın “İşlem Yapma Yasağı”na aykırı hareket ettiğini gösterdiğini, oylamalar sırasında bir kısım alacaklılarca bu miktarın daha yüksek olduğunun belirtildiğini, komiserlerce bunun muhasebesel bir durum olduğu açıklanarak ayrıntısı hakkında bilgi verilmediğini, istemci şirketin ve 1.118.000,00 TL. borçlu olduğu … San ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin müdürünün istemci … olduğunu, yine istemci şirkete 678.067,02 TL. borcu olan … San. Tic. Ltd. Şti.’nin müdürü olan …’ın … ile soyadlarının aynı olmasının diğer bir şaibe unsuru olduğunu, … Tic. Ltd. Şti.’nin müdürü olan …’ın şirket personeli arasında gösterilmesinin de bir usulsüzlük göstergesi olduğunu, istemci şirket yetkilisinin konkordato proje oylamasında toplantıya katılanlara şantaj yaparak kendi şartlarına mahkum etmek için elinden geleni cüretkar ve ticari etiğe aykırı bir biçimde
yapmaya devam edebildiğini, istemci şirket yetkilisinin toplantıdaki “Konkordatoya karşı çıkmayan, devamlı olarak çalıştığımız şirketlerin ödemelerinde sorun
olmayacak diğerleri bekleyecek” şeklindeki tehditkar sözlerinin ödemelerde dikkate alınıp alınmadığı hususunun mahkemece irdelenmediğini, istemcinin müvekkilinden aldığı ürünlerin bedelini üçüncü kişilerden tahsil ettiği halde müvekkiline ödemediğini, bununla birlikte alacaklarının %30’unun eksiltildiğini, kalanının da bir yıl sonrasına taksitlendirilerek ötelendiğini, alacaklarının bu miktarda azaltılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve konkordato tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … Bankası T.A.O vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin istemci şirketten olan alacağını bildirdiğini, borçlu hakkındaki mühlet kararlarına ve konkordato talebine itiraz ettiklerini ancak bu itirazları ile komiser raporuna itirazlarının mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, istemcinin alacakları sürüncemede bırakmak ve hakkında takip işlemi yaptırmamak, devam eden takipleri ise durdurmak niyetinde olduğunu, diğer taraftan mahkeme kararında çelişkiler bulunduğunu, bir taraftan tedbirlerin tasdik kararı kesinleşinceye kadar devamına karar verilirken diğer taraftan komiserler kurulunun görevine son verilerek şirkete kayyım atandığını, istemci şirketin gerçekçi ve uygulanabilir bir ön proje sunamadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemcilerin konkordato tasdik taleplerinin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … Bankası A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; İlk derece Mahkemesince istemci şirketin adi alacaklar yönünden konkordatosunun tasdikine ve rehinli alacaklar yönünden konkordato reddedilmiş olmasına ve yasal koşullar bulunmamasına karşın rehinli malların muhafaza ve satışının ertelenmesine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, istemci şirket yönünden verilen kararın Kanunda öngörülen yasal süreler içerisinde verilmediğini, müvekkilince bildirilen alacaklarının nisapta dikkate alınmadığını, Mahkemece yalnızca istemcinin beyanı dikkate alınarak hatalı nisaba istinaden oylamanın gerçekleştirildiğini, projede adi alacaklar için 12 aylık ziyadesiyle uzun bir ödemesiz dönem öngörülmüş olması ve ödemesiz dönemin dahi tasdik kararının kesinleşmesinden itibaren başlatılmış olmasının (ve borçların hayatın olağan akışına aykırı olacak uzunlukta, 48 aylık bir vadede ve yalnızca %70’inin ödenmesinin öngörülmüş olması hususları dahi) hakkaniyet ilkesiyle bağdaşmadığını, İİK’nın 305. maddesinde yer alan koşulların oluşmadığını, tasdik kararına esas alınan projenin ciddi ve inandırıcı olmadığını, projede gösterilen kaynakların doğup doğmayacağı hususunun dahi belirsiz alacaklara dayandırıldığını ve projenin hiçbir şekilde netlik içermediğini, mahkemece itiraza uğrayan alacaklar yönünden depo kararı verilmemiş olmasının da alacaklıların haklarını zedeleyen bir karar olduğunu belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı …. Tic. A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; alacaklarının kaynağını ve dayanağını açıklayarak, bildirdikleri alacaklarının borçlu tarafından kötü niyetli olarak ve müvekkilini zarara sokmak amacıyla reddedildiğini, istemci şirketin şirket ortağından olan 10.153.399,51 TL alacağının şirkete kazandırılıp kazandırılmadığının belli olmadığını, bu alacağın tahsil edilmiş olması durumunda şirketin teknik olarak iflasının gerçekleşmediğini, istemci şirketin için boşaltılmak suretiyle sözde iflas şartlarının oluşturulmaya çalışıldığını, istemcilerin konkordato talebinde iyi niyetli olmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … Bankası A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili Bankanın istemci şirketten olan alacağının tamamının rehinli alacak, istemci …’tan olan alacağının ise adi alacak sayıldığını, alacaklılar toplantısında hem rehinli, hem de adi alacakları yönünden red oyu kullandıklarını, tasdik duruşmasında da itirazlarını belirttiklerini, mahkemece hukuka uygun bir şekilde istemci şirketin rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddine karar verilmesine rağmen, haksız ve hukuka aykırı bir şekilde rehinli malların muhafazası ve satışının tasdik kararından itibaren bir yıl süreyle ertelenmesine karar verildiğini, kararın bu kısmı ile ilgili istinaf talebinde bulunduklarını, İİK’nın 307. maddesi uyarınca rehinli malların muhafaza altına alınması ve satışının ertelenmesi için ilk şartın tasdik kararı verilmiş olması olduğunu, oysa rehinli alacaklarla ilgili tasdik talebinin reddine karar verildiğini, aynı maddedeki (b) bendindeki koşulun da yerine gelmediğini, müvekkili alacaklarının ödenmediğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının (4) nolu fıkrasında yer alan “İİK 307. maddesi uyarınca rehinli malların muhafazası ve satışının tasdik kararından itibaren 1 yıl süre ile ertelenmesine” dair kısmının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … vekili istinaf dilekçesinde; istemcinin dürüstlük kurallarına aykırı bir şekilde konkordato talebinde bulunduğunu, borca batık olmadığını, kısa vadeli borçlarını tam olarak ödeyebilecek güçte olmasına karşın şirketin içi boşalmış gösterilerek borçlarını ödemekten kaçındığını, istemci şirketin tek ortağı ve müdürü olan …’ın şirkete 10.153.399,51 TL borcunun bulunmasının şirketin içinin boşaltıldığının bir göstergesi olduğunu, projenin uygulanabilir niteliği bulunmadığını, likidite oranlarının gerçeği yansıtmadığını, ayrıca belirtilen vadenin alacaklıların zarara uğrayacağı ölçütte, orantısız bir biçimde uzun olduğunu, tasdik için öngörülen koşulların oluşmadığını, teklif edilen tutarın borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olmadığını, ayrıca teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile de orantılı olmadığını, İİK’nın 302. maddesinde belirlenen çoğunluk hükümlerine uygun hareket edilmediğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve konkordato talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.

Alacaklı … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü vekili istinaf dilekçesinde; konkordato ön projesinde ve Komiserler Kurulu raporunda müvekkilinin alacaklarının yer almadığını, bu durumun istemci şirketin gerçek ve denetime elverişli bilanço düzenlemediği ve hatalı, hukuka aykırı, iyi niyet kurallarından uzak konkordato projeleri hazırlamaya çalıştığının bir göstergesi olduğunu belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine, aksi halde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 15.01.2022 tarihi itibariyle 944.229,71 TL alacaklarının konkordato projesine dahil edilmesine karar verilmesini istemiştir. Konkordato isteyenler vekili 05.01.2022 tarihli Ek karara yönelik istinaf dilekçesinde; mahkemeye sundukları 29.12.2021 ve sonraki tarihli (31.12.2021 ve 03.01.2022 tarihli) dilekçelerinde a-… … Şubesi konkordato hesaplarında konulan tüm bloke ve tedbirlerin kaldırılmasını ve müvekkil şirketin kullanımına internet bankacılığının açılmasını ,
b-Müvekkili şirketin … Bankası şubesinde hesaplarında bulunan 150.000 TL’nin konkordato hesaplarına aktarılmasını,
C-Kayyımın tam görev ve yetkilerin açıklanması hususunda karar verilmesini talep ettiklerini, mahkemece dosyada karar vermekle el çekildiğinden taleplerinin reddine karar verildiğini,
a-Adi alacaklar listesinde yer alan … Bankası T.A.0.’nun usul ve yasalara aykırı olarak bu alacaklarına karşılık ve de cari dönem müvekkili şirketin kredi kartı borçlarına karşılık 120.000,00 TL. tutarı blokede tutmasının adi alacaklılar açısından olması gereken eşitlik ilkesine açıkça aykırılık oluşturduğunu, cari dönemde hiçbir gecikme olmaksızın düzenli şekilde ödenen ve kullanılmaya devam eden kredi kartı toplam limiti üzerinden (50.000 TL) bloke konulmasının usul ve yasalara aykırı olduğunu ve banka hesaplarındaki tüm tedbir ve blokelerin kaldırılmasının gerektiğini,
B-Konkordato sürecinde müvekkilinin … … şubesini konkordato hesapları olarak kullandığını, konkordato hesaplarının yönetildiği … … Şubesi’nin konkordato öncesi alacakları için komiserler kuruluna başvurduğunu ve mahkemee … Bankasının adi alacaklılar toplantısına 77.774,09 TL üzerinden katılmasına karar verildiğini, karar tarihinden sonra … … şubesince hesaplarına gelen … avans ödemelerine bloke konulduğunu, … A.Ş.’nin 59.381,30 TL … borca İİK’nın 294/3 maddesi hükmüne aykırı olarak kesin mühlet sürecinde faiz işletmeye devam ettiğini, üçer aylık dönemlerde bu faizin müvekkili şirket hesaplarından tahsil edildiğini, başkaca banka hesabı kullanamadıkları için bu faizlerin hesaplarından tahsil edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu,
……. Girişimci bunun dışında bu bankanın karar tarihinden sonra gelen paralarına da bir kısım blokeler koyduğunu, … Bankasının bugün itibariyle açıkta hiçbir riski bulunmazken parayı halen hesaplarında tutması ve hesaplarını görüntülemelerine engel olmalarının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
c-Kayyıma yönetim denetim ve tasfiye yetkileri verilmiş olmasına karşın, banka hesaplarının artık sadece kendilerince kullanılması gerekirken Bankaca bu konudaki kararın eksik olduğunu iddia ettiğini, kayyım imzası mı, yoksa sadece müvekkili şirket tarafından yönetileceği konusunda sıkıntılar oluşturduğunu,
İlk derece Mahkemesinin bu talepleri ile ilgili red kararının konkordato projesine zarar vereceğini belirterek, tüm taleplerinin reddine dair kararın bozulmasına ve dosyanın mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I-Alacaklılar … ve … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü vekillerinin istinaf istemleri yönünden;
İlk derece Mahkemesi kararı, İİK’nın 306/son maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 288. maddesi uyarınca, Basın İlan Kurumu resmi ilân portalında 27.12.2021, … Sicili Gazetesinde 24.12.2021 tarihinde ilan edilmiş; alacaklı … vekilince 10.01.2022, alacaklı … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü vekilince 15.01.2022 tarihinde istinaf yoluna başvurulmuştur. Adı geçen alacaklılar vekillerinin istinaf başvurularının İİK’nın 308/a maddesindeki 10 günlük istinaf süresinden sonra yapılmış olduğu anlaşılmaktadır.

Süresinden sonra yapılan istinaf istemleri hakkında, HMK’nın 346/(1). maddesi gereğince mahkemece bir karar verileceği gibi, aynı Kanun’un 352/(1)-c. madde hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebileceğinden alacaklılar … ve … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü vekillerinin süresinden sonra sunulan istinaf dilekçelerinin reddi gerekmiştir.

II-Konkordato isteyenler vekilinin 05.01.2022 tarihli Ek karara yönelik istinaf başvurusu yönünden,
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesince yapılan hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle ayrı bir istemin konusu olacak bir uyuşmazlık hususunda ihtiyati tedbir mahiyetinde ek karar verilmesinin mümkün olmamasına göre İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, konkordato isteyenler vekilinin 05.01.2022 tarihli Ek karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

III-Asıl karara yönelik, istemciler vekili ile alacaklılar …. ve …. Tic. A.Ş. vekillerinin tüm; alacaklılar … A.Ş., T. … Bankası T.A.O., T. … Bankası A.Ş., ve T. … Bankası A.Ş. vekillerinin diğer istinaf itirazları yönünden;
-İİK’nın 304/1. maddesi, “Komiserin gerekçeli raporunu ve dosyayı tevdi alan mahkeme, konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlar. Mahkeme, komiseri dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her hâlde kesin mühlet içinde kararını vermek zorundadır. Karar vermek için tayin olunan duruşma günü, 288 inci madde uyarınca ilân edilir. İtiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri de ilâna yazılır.” hükmünü içermektedir.
Dosya kapsamından; 26.11.2021 tarihinde alacaklılar toplantısının yapıldığı, Komiserler Kurulunca 13.12.2021 tarihinde (kesin mühletin dolmasına 8 gün kala) nihai raporun sunulduğu, İİK’nın 304. maddesi hükmünce İlk derece Mahkemesince komiser raporu sunulduktan sonra duruşma gününün ilan edilmesi gerekirken, süre kalmaması nedeniyle alacaklılar toplantısından ve nihai rapor sunulmadan önce, alacaklılara nihai raporu inceleme fırsatı tanınmaksızın 12.10.2021 tarihinde ilan yapılarak 22.12.2021 tarihli duruşma gününün ve itirazların sunulması gerektiğinin bildirilmesi doğru olmamıştır.
Buna göre duruşma aşamasında itirazları aranmaksızın tüm istinaf eden alacaklıların istinaf itirazları incelenmiştir.
-Alacaklılar toplantısının 27.10.2021 tarih ve … sayılı … , Gazetesinde ve 28.10.2021 tarihli Basın İlan Kurumu Resmi İlan Portalında ilan edildiği anlaşıldığından, alacaklı … A.Ş. vekilinin alacaklılar toplantısının ilan edilmediğine ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
-Alacaklarının kesinleştiğini ve borçlunun temerrüde düştüğünü, buna rağmen borçlunun itirazı nedeniyle alacaklarının tam olarak nisaba dahil edilmediğini; bu yöndeki başvurularının mahkemece reddedildiğini ve bu hususun yasaya aykırı olduğunu ileri süren alacaklılar yönünden;
İcra ve İflas Kanunu’nun 300. maddesi uyarınca konkordato komiseri, yazdırılan alacaklara karşı borçlunun beyanını alır. Borçlunun itiraz ettiği alacaklar çekişmeli hale gelir. Kanun çekişmeli alacaklara iki sonuç bağlamıştır. İlk olarak çekişmeli alacakların nisaba ne şekilde katılacağına mahkeme karar verir (İİK m.302/VI). Nitekim somut olayda bu hususta mahkemeye yapılan başvurular reddedilmiştir. Mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. Bu bağlamda çekişmeli alacakların ayrıca dava konusu edilmesine imkan sağlanmıştır (İİK m.308/b).
Açıklanan nedenlerle çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Bu açıklamalara ve dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 maddesi uyarınca, asıl karara yönelik, istemciler vekili ile alacaklılar …. ve …. Tic. A.Ş. vekillerinin tüm; alacaklılar ……. vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer hususlara ilişkin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
IV-Alacaklılar ……. vekillerinin istinaf itirazları yönünden;
-İİK’nın 307/1. maddesi, “Borçlunun talebi üzerine, tasdik kararında rehinli malın muhafaza altına alınması ve satışı, karardan itibaren bir yılı geçmemek üzere aşağıdaki şartlarla ertelenebilir.
a) Rehinle temin edilen alacak konkordato talebinden önce doğmuş olmalıdır.
b) Rehinle temin edilen alacağın konkordato talep tarihine kadar ödenmemiş faizi bulunmamalıdır.
c) Borçlu rehinli malın, işletmenin faaliyeti için zorunlu olduğunu ve paraya çevrilmesi durumunda ekonomik varlığının tehlikeye düşeceğini yaklaşık olarak ispat etmiş olmalıdır. ” hükmünü içermektedir.
Buna göre İlk derece Mahkemesince, İİK’nın 307. maddesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği ile ilgili herhangi bir araştırma yapılmaksızın ve gerekçeli kararda da bu koşulların ne sebeple gerçekleşmiş olduğunun kabul edildiği açıklanmaksızın rehinli malların muhafaza ve satışının bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesi doğru olmamış, alacaklı ,,,,,vekillerinin bu yöne ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmüştür.
-İstemci şirket ile ilgili alacaklılar toplantısında “adi alacaklılara %30 tenzilattan sonra kalan tutarın konkordato projesinin tasdikinden itibaren 12 ay ödemesiz + 48 ayda eşit taksitlerle faizsiz olarak ödenmesi” şeklindeki revize proje oylanmış, İİK’nın 302/3. maddesindeki alacaklı ve alacak çoğunluğu ile bu proje kabul edilmiştir.
İlk derece Mahkemesince zaten proje yaklaşık beş yıla yayılmış bir ödemeyi öngörmesine ve bu projenin oylanarak kabul edilmesine karşın, gerekçeleri de açıklanmaksızın, ödemelerin istinaf ve temyiz aşamaları gözetildiğinde önceden belirlenmesi mümkün olmayacak şekilde “kararın kesinleşmesinden itibaren” başlatılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, alacaklılar T. ..,,,. vekillerinin bu yöne ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmüştür.
-Yine İlk derece Mahkemesince Hüküm fıkrasının 7. bendinde; “Kesin mühletin sona ermesi nedeniyle, kesin mühlet kararıyla doğan ve İİK’nun 294, 295, 296 ve 297. maddelerde düzenlenen sonuçların kalkmış olduğunun tespitine.” karar verilmişken, bu hükümle çelişecek şekilde 8. bentte, “Mahkememizce verilen tüm tedbir kararlarının tasdik kararının kesinleşme tarihine kadar devamına, tedbir kararlarının tasdik kararının kesinleşme tarihi itibariyle kaldırılmasına” karar verilmesi doğru olmamış, alacaklı … A.Ş. vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmüştür.
VI-Re’sen yapılan inceleme sonucunda;
HMK’nın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297/2. maddesine göre hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Somut olayda mahkemece hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinde;
“Davacı … Şirketinin rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddine, adi alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin kabulüne, konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçlarının %70’inin tasdik kararının kesinleşmesinden itibaren 12 ay ödemesiz, 12 ay sonrasında, aylık dönemlerde 48 ay eşit taksitte davacı tarafından alacaklılara ödenmesine” karar verilmiştir.
İİK’nın 308/c maddesinin ikinci fıkrasına göre “Bağlayıcı hâle gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir.”
Bu düzenlemeye göre projede yer alsın veya yer almasın anılan borçlar için konkordato hükümleri geçerli olacaktır. İlk derece mahkemesinin hüküm fıkrasında “konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçların” şeklinde yaptığı sınırlama bu nedenle anılan yasal düzenlemelere uygun değildir.
Öte yandan, konkordatoya tâbi borçların sadece istemci tarafından ödenmesi gerekmemekte ve üçüncü kişilerce de ödeme yapılması mümkün olup, İlk derece Mahkemesince ödemenin “davacı tarafından” yapılacağına dair sınırlama da doğru olmamıştır.
Bu durumda Dairemizce, alacaklılar T……. Vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile ve re’sen HMK’nın 353/(1)-b.2 ve 355. maddeleri uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 346/(1). ve 352/(1)-c. maddeleri uyarınca alacaklılar … ve … Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü vekillerinin süresinden sonra sunulan İSTİNAF DİLEKÇELERİNİN REDDİNE,
II-Yukarıda (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK.’nın 353/(1)-b.1 ve 359/(3) maddeleri uyarınca, konkordato isteyenler vekilinin 05.01.2022 tarihli Ek karara yönelik İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE,
III-Yukarıda (III) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK.’nın 353/(1)-b.1 maddesi uyarınca, asıl karara yönelik, istemciler vekili ile alacaklılar…… vekillerinin tüm; alacaklılar … …… vekillerinin diğer hususlara ilişkin İSTİNAF BAŞVURULARININ ESASTAN REDDİNE,
IV-Yukarıda (IV) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 353/(1)-b.2 ve 355. maddeleri uyarınca, alacaklılar …….Bankası A.Ş. vekillerinin istinaf başvurularının kabulüyle; (V) nolu bentte açıklanan nedenlerle re’sen, … Batı Asliye … Mahkemesinin 22.12.2021 tarih ve 2019/725 E., 2021/1050 K. sayılı kararını DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre;
“1-Davacı …’ın adi ve rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin REDDİNE,
2-Davacı … … … Memurluğunun … … nosunda kayıtlı olan … Şirketinin rehinli alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin REDDİNE,
3-Davacı … … … Memurluğunun … … nosunda kayıtlı olan … Şirketinin adi alacaklara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin KABULÜNE,
Davacı … … … Memurluğunun … … nosunda kayıtlı olan … Şirketinin konkordatoya tâbi tüm borçlarının %70’inin 23.03.2022 tarihinden itibaren 12 ay ödemesiz, 12 ay sonrasında, aylık dönemlerde 48 ay eşit taksitte ÖDENMESİNE,
4-Konkordato Komiserler Kurulunun görevine 22.12.2021 tarihi itibariyle son verildiğinin tespitine,
5-İİK’nın 306/2 maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesinin sağlanması için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli olarak Mali Müşavir İsrafil Zor’un tasdik karar tarihi itibariyle göreve başlamak üzere kayyım olarak GÖREVLENDİRİLMESİNE,
Kayyım tarafından borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda 2 ayda bir mahkememize rapor SUNULMASINA,
Kayyıma aylık 5.000,00 TL ücret takdirine, kayyımın göreve başlama tarihinden itibaren ödenecek ücretin konkordato talep eden şirket tarafından KARŞILANMASINA,
6-Kesin mühletin sona ermesi nedeniyle, kesin mühlet kararıyla doğan ve İİK’nun 294, 295, 296 ve 297. maddelerde düzenlenen sonuçların ve Mahkemece verilen tedbir kararlarının 22.12.2021 tarihi itibariyle kalkmış/kaldırılmış olduğunun TESPİTİNE,
7-Konkordato projesinde çekişmeli alacaklara herhangi bir pay ayrılmadığından, çekişmeli alacaklara ilişkin payın bankaya yatırılmasına KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
8-İİK’nın 308/b maddesi uyarınca; alacakları itiraza uğramış olan tüm alacaklılara tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren 1 ay içerisinde dava açabileceklerinin İHTARINA,
9-İİK’nın 306/son maddesi uyarınca; hüküm fıkrasının İİK’nın 288. maddesi uyarınca İLANINA ve ilgili yerlere BİLDİRİLMESİNE,
10-Alınması gerekli peşin harç ve konkordato tasdik harcı istemci tarafça yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
11-İstemciler tarafından karşılanan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
12-Alacaklılar … A.Ş., … Bankası T.A.O., … Bankası A.Ş., ve T. … Bankası A.Ş. vekillerince ayrı ayrı yatırılan 220,70’er TL. istinaf yoluna başvurma harçlarının ayrı ayrı istemcilerden alınarak adı geçen alacaklılara verilmesine,
13-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin istemcilerin gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinden arta kalan gider avansının iadesine,”

V-Alacaklılar … A.Ş., … Bankası T.A.O., … Bankası A.Ş., ve … Bankası A.Ş., ,,,,, vekillerince yatırılan istinaf karar harçlarının istek halinde iadesine, diğer alacaklılardan harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
VI-İstinaf başvuruları esastan reddedilenlerce yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
VII-İstinaf yoluna başvuranlarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak iadesine,
23.03.2022 tarihinde İİK’nın 308/a maddesi uyarınca, kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 24.03.2022

……