Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/332 E. 2022/458 K. 16.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

….

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 3. Asliye … Mahkemesi
TARİHİ : 25.06.2020
ESAS-KARAR NUMARASI : …….
Alacaklılar vekilleri tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Konkordato isteyen vekili; müvekkili şirketin inşaat ve hafriyat sektöründe hizmet verdiğini, mevcut borçlarını ödeyememe noktasına geldiğini, konkordato mühleti talep etmek zorunda kaldığını, konkordatonun koruyucu hükümlerinden yararlandığı takdirde, borca batıklık durumundan konkordato projesinde sunulan süre zarfında kolaylıkla kurtulacağını, adi alacaklıları ve rehinli alacakları için iki ayrı teklif sunduklarını ileri sürerek, müvekkili şirkete İİK’nın 287. maddesi gereğince üç ay geçici mühlet verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince;
Konkordato isteyen şirket yönünden 18.09.2018 tarihli ara kararı ile İİK’nın 287/1. maddesi gereğince 3 ay geçici mühlet verildiği, talep üzerine 18.12.2018 tarihinden geçerli olmak üzere geçici mühletin 2 ay uzatıldığı,
İstemci şirket tarafından 20.01.2019 tarihinde konkordato revize projesinin sunulduğu,
15.02.2019 tarihli ara kararı ile İİK’nın 289/3. maddesi uyarınca 1 yıl kesin mühlet verildiği,
Talep üzerine 17.02.2020 tarihli ara karar ile, 15.02.2020 tarihinden geçerli olmak üzere kesin mühletin 1 ay; 16.03.2020 tarihli ara karar ile 15.03.2020 tarihinden geçerli olmak üzere 15 gün uzatıldığı,
Komiserler kurulunca 04.03.2020 tarihinde nihai rapor sunulduğu,
İstemci şirket yetkililerinin gerek konkordato teklifi öncesi, gerekse konkordato mehil sürecinde alacaklıları zarara sokacak işlem ve eylemlerde bulunmadığı, adi alacaklar yönünden konkordato teklifinde %58,9783 iskonto oranının, şirketin varlıklarından imtiyazlı alacaklar indirildikten sonraki kalan varlıkları ile tutarlı olduğu, şirketin iflas etmesi durumunda, imtiyazsız alacaklıların herhangi bir tahsilat yapamayacakları gibi, imtiyazlı alacaklıların da alacaklarının tamamına kavuşamayacağı ihtimalinin güçlü olduğu, sonuç olarak; konkordato tasdik projesine göre adi alacaklılara %58,9783 tenzilat ile konkordato projesi tasdikinin kesinleşmesinden itibaren 24 ayda, davacı tarafından alacaklılara ödenmesine ilişkin teklifinin, İİK’nun 302/3. maddenin gerektirdiği kaydedilmiş alacaklıların dörtte birini ve adi alacaklıların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edildiği ve 2004 sayılı yasanın 302. maddesi uyarınca teklifin kabul edilmiş sayılacağı, kabul edilen konkordato projesine göre teklif edilen ödeme tutarının borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek miktardan fazla olacağı, rapor tarihi itibariyle 206. maddenin 1. sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödendiği ve mühlet içerisinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların bulunmadığı, (Mahkememizce ipotek veren 3. şahısların ipotek bedeline mahsuben bankaya ödeme yaptıkları ve rücuen borçludan alacaklı oldukları, 3.şahısların alacaklarının böylece adi alacak olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve nisapta adi alacaklılar kısmında değerlendirilerek konkordato teklifinin adi alacaklılar yönünden gerekli çoğunluğu sağladığı kabul edilmiştir.)
Konkordato projesinin gerçekleşmesi için İİK.’nun 305. maddesindeki konkordato tasdik şartlarının oluştuğu, 29.027,45 TL tasdik harcının tasdik kararından önce mahkeme veznesine depo edildiği, şirketin rehinli alacaklılara yönelik teklifinin alacaklılarca kabul edilmediği, böylece şartların oluşmadığı,
Gerekçesiyle;
“Davacının konkordato projesinin TASDİK TALEBİNİN ADİ ALACAKLAR YÖNÜNDEN KABULÜ İLE; 133081 … sicil numaralı davacı … … ve … Anonim Şirketi’nin konkordato tasdik projesine göre adi alacaklılara %58,9783 tenzilat ile konkordato projesi tasdikinin kesinleşmesinden itibaren 24 ayda, davacı tarafından alacaklılara ödenmesine, davacının rehinli alacaklılara ilişkin konkordato projesinin tasdik talebinin reddine,
İİK’nun 306/2. maddesi gereğince tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli olarak kayyım atanmasına,
Karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Alacaklı T. … … …. vekili istinaf dilekçesinde; kararda hem borçlardan çok yüksek oranda bir indirim, hem de kalan bakiyenin ise çok düşük oranda bir ana para ödemesi öngörüldüğünü, bu da yetmezmiş gibi ödemelerin çok uzun bir vadeye yayıldığını, üstüne üstlük bu vadenin başlangıcının kararın kesinleşmesine bağladığını, bu kararın alacaklılara zarar verecek, alacaklarına kavuşmasını engelleyecek nitelikte olduğunu, kararın rehinli alacaklılar ile ilgili bölümünün onanmasını talep ettiklerini, projenin gerçekçi ve uygulanabilir olmadığını, firma hakkında konkordato mühleti verilmesini gerektiren bir hal olmadığını, öte yandan İİK 308/b-2 gereği depo kararı verilmemesinin de oluşa ve alacaklıların menfaatlerine uygun bir karar olmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … A.O. vekili istinaf dilekçesinde; öncelikle işbu davada mahkemece verilen geçici mühlet kararları ve kesin mühlet kararına ilişkin verilen kararların usul ve yasaya aykırı olduğunu, yapmış oldukları itirazlar dikkate alınmadan karar verildiğini, Komiserliğe bildirdikleri alacaklarının borçlu tarafından itiraza uğradığını, mahkemece bildirdikleri ve belgelendirdikleri alacak tutarı üzerinden nisaba katılmalarına karar verildiğini, finansal kiralama borçlarının adi borç niteliğinde sayılamayacağını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile bir an için tasdik kararından sonra borçlu tarafından yerel mahkeme tarafından belirlenen alacak tutarın borçlu firmanın tasdik edilen projesine %58,9783 tenzilat ve kararın kesinleşmesinden itibaren 23 eşit taksit ile ödeneceği düşünülürse, müvekkili şirketin borçlu firmadan olan alacağının çok az bir kısmına yıllar sonra kavuşmuş olacağını, müvekkilinin zarara uğrayacağının ortada olduğunu, müvekkilinin komiserler kurulunun raporunda adi alacaklı olarak belirtildiğini, bu durumun müvekkili adına hak kaybı oluşturduğunu, finansal kiralama giderleri işletme giderlerinden olduğundan konkordato projesi dışında tutulması gerektiğini, mahkemece verilen kararda finansal kiralama alacaklarının niteliğine ilişkin bir açıklık olmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve firmanın konkordato talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … …. vekili istinaf dilekçesinde; tasdik edilen konkordato projesinde alacak tutarları yanlış değerlendirilmiş olup, gerçekçi ve somut olmayan konkordato projesinin onaylanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, öncelikle somut, gerçekçi ve açık mali verilerle ve borç tasfiye projesi ile konkordato talebinde bulunulması gerektiğini, kesin mühlet bile almaması gereken istemci şirketin konkordato projesinin tasdikinin hatalı olduğunu, konkordato projesinin kabulü için gerekli çoğunluğun sağlanmadığını, konkordato projesinde alacak toplam tutarlarının dikkate alınmadığını, tutanaklarda konkordato projesi onaylanmış kabul edilerek alacaklıların anapara tutarlarının dikkate alındığını, kesin mühlet tarihi itibariyle bildirilen alacak tutarlarının tamamı, faiz ve ferilerinin dikkate alınmadığını, ayrıca alacak tutarlarının hesabında kesin mühlet tarihi esas alınması gerekirken geçici mühlet tarihinin esas alınmasının hatalı olduğunu, konkordato projesinde müvekkili bankanın alacak tutarının eksik ve hatalı yer aldığını, bu nedenle oylama nisabının yanlış hesaplandığını, gayrinakit alacaklarının dikkate alınmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı T. Halkbankası …. vekili istinaf dilekçesinde; tasdik kararında ödemelerin “kararın kesinleşmesinden itibaren” başlatılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, konkordatonun bu şekilde tasdik edilmesinin alacaklıların zararına olacağını, konkordatonun tasdiki için İİK’nun 305. maddesinde öngörülen yasal koşulların oluşmadığını, konkordato komiserlerince dosyaya sunulan 03.03.2020 tarihli nihai raporda (sf.3) borçlunun konkordato projesine konu ödeme teklifinin öngördüğü kaynaklar ile orantılı olmadığının açıkça ifade edildiğini, bunun yanı sıra konkordato projesinin tasdiki için yasanın öngördüğü alacaklı ve alacak çoğunluğunun kabul oyu sağlanamamasına rağmen, tasdik yönünde hatalı karar verildiğini, öte yandan proje ile öngörülen vadenin hayatın olağan akışına aykırılık teşkil edecek ve alacaklıların zararına neden olacak derecede uzun olduğunu, kesin mühlet tarihine kadar işlemesi gereken faiz meblağının da dikkate olanması gerektiğini, Mahkemece gayrinakit alacakları ile ilgili taleplerinin reddedildiğini, borçlu firmanın konkordato talebinin İİK’nun 286., 287. ve ilgili diğer maddelerinde yer alan yasal düzenlemelere uygun bulunmaması nedeniyle de reddi gerektiğini, borçlu tarafından mahkemeye sunulan konkordato projesinin başarıya ulaşmasının mümkün gözükmediğini, Mahkemece tasdik duruşmasında itiraza uğrayan alacaklar yönünden depo kararı verilmemiş olmasının da alacaklıların haklarını zedeleyen bir karar olduğunu belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … …. vekili istinaf dilekçesinde; komiser heyetine bildirdikleri alacaklarının bir kısmına borçlu tarafından itiraz edildiğini, mahkemece taleplerinin kısmen kabul edildiğini, alacaklarının eksik kabulünün nisabı istemci şirket lehine etkilediğini, Mahkemece kabul edilen projenin somut ve net ifadeler içermediğini, ödemelerin hangi miktarlar üzerinden yapılacağına revize projede ayrıntılı olarak yer verilmediğini, diğer yandan, projenin tasdik kararının kesinleşmesinden sonra uygulamaya geçmesi ve ödemelerin başlamasının borçluya menfaat sağlayacağını, borçlar tenzilat yapılmaksızın ödenebilecek durumda iken tenzilat talep edilmesinin hakkaniyetli olmadığını, konkordato projesinin borçlunun varlıklarıyla orantılı olmadığını, konkordatonun tasdiki koşullarının oluşmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı T. … … …. vekili istinaf dilekçesinde; istemci firmanın %58,9783 tenzilat oranının çok yüksek olduğunu, projede bildirilen alacak tutarlarının hatalı oluşturulduğunu, konkordato projesine yapılan itirazlar değerlendirilmeden, tasdik koşulları oluşmamasına rağmen tasdik kararı verilmesinin hatalı olduğunu, İİK m. 308/b bendi uyarınca alacaklılara alacakları hususunda dava açmak için 1 aylık süre verilmesi gerekmesine rağmen Yerel Mahkeme tarafından bu konuda bir karar verilmediğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı T. … … … …. vekili istinaf dilekçesinde; İİK. 305 maddenin “(b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder). (c) Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.” şartlarına ilişkin (b) ve (c) bentlerindeki koşullar gerçekleşmediği halde konkordato projesinin tasdiki yönünde karar verildiğini, konkordato projesinde belirlenen %58,9783 tenzilat oranının çok yüksek olduğunu, borçlu şirketin muvafakati ile taşınmaz maliki 3. Kişi tarafından ipoteğin fekki karşılığında borçlu şirketin borcuna mahsup edilmek üzere 26.12.2019 bu tahsilat mahkemeye bildirilmesine rağmen tenzilat oranının alacak kaydı üzerinden mi yoksa yapılan tahsilat düşüldükten sonra kalan bakiye alacak üzerinden mi uygulanacağı hususunun netlik kazanmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I-Alacaklılar T. … … …. ve T. … … … …. vekillerinin istinaf itirazları yönünden;
İlk derece Mahkemesi kararı, İİK’nın 306/son maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 288. maddesi uyarınca,.,….resmi ilân portalında 01.07.2020, … …

Gazetesinde 28.07.2020 tarihinde ilan edilmiş; alacaklı T. … … …. vekilince 08.09.2020, alacaklı T. … … … …. vekilince 21.09.2020 tarihinde istinaf yoluna başvurulmuştur. Adı geçen alacaklılar vekillerinin istinaf başvurularının İİK’nın 308/a maddesindeki 10 günlük istinaf süresinden sonra yapılmış olduğu anlaşılmaktadır.

Süresinden sonra yapılan istinaf istemleri hakkında, HMK’nın 346/(1). maddesi gereğince mahkemece bir karar verileceği gibi, aynı Kanun’un 352/(1)-c. madde hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebileceğinden alacaklılar T. … … …. ve T. … … … …. vekillerinin süresinden sonra sunulan istinaf dilekçelerinin reddi gerekmiştir.
II-Alacaklılar … A.O. ve ve … …. vekillerinin geçici ve kesin mühlet kararları ile ilgili istinaf itirazları yönünden;
Adı geçen alacaklılarca istinaf sebebi olarak ileri sürülen ilk husus, kanunun aradığı belgeler ve diğer şartlar bulunmaksızın borçluya geçici mühlet ve kesin mühlet verilmesinin hukuka aykırı olduğudur.
İİK’nın 287/son maddesi uyarınca geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı gibi aynı Kanun’un 293/1 maddesine göre de kesin mühlet talebinin kabulüne ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz.
Bu iki düzenleme kanunyollarını sadece bu kararların verildiği tarihte değil yargılama sonunda verilen nihai karar aşamasında da kapatmıştır.
Açıklanan nedenlerle, HMK’nın 346/1. ve 352/(1)-b maddeleri uyarınca, alacaklılar … A.O. ve … …. vekillerinin istinaf dilekçelerinin bu yöne ilişkin kısımlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
III-İstem, konkordatonun tasdikine ilişkindir.
-İcra ve İflas Kanunu’nun 305. maddesine göre konkordatonun tasdiki için:
1-Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması,
2-Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması,
3-Konkordato projesinin alacaklı sayısı ve alacak tutarına göre İcra ve İflas Kanunu’nun 302. maddesinde gösterilen ikili nisapla kabul edilmiş olması,
4-İcra ve İflas Kanunu’nun 206. maddesinin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması,
5-Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama gideri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödemesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması gerekir.
Yasada gösterilmemekle birlikte konkordatonun kötüniyetle sakatlanmamış olması (İİK m.308/f) ve alacaklılar arasında eşitliğe riayet edilmiş olması (İİK m.308/d) da tasdik yargılamasında dikkate alınması gereken hususlardır.

-İlk derece Mahkemesince; istemci şirketin revize projesine uygun olarak, tasdik isteminin kabulü ile “adi alacaklılara %58,9783 tenzilat ile konkordato projesi tasdikinin kesinleşmesinden itibaren 24 ayda alacaklılara ödenmesine” karar verilmiştir.
Komiserler kurulu tarafından sunulan 02.01.2020 tarihli nihai raporda; rayiç bilançoya göre istemci şirketin özvarlığının 9.420.680,20 TL., borçlarının 34.187.460,21 Tl. olduğu, buna göre borçlarının %28’ini karşılayabilir, %72’sini ödeyemez durumda olduğu, konkordato projesinde borç ödemede kullanılacak araç kira gelirleri ve diğerlerinde olduğu gibi kaynakların brüt veriler olduğu, şirket alacaklarının kolaylıkla tahsil edileceğinin varsayıldığı tek gelir kaynağının taşıtların satışının mümkün olabileceği öngörülerinin makul (orantılı) olmadığı ve buna rağmen brüt kaynak üzerinden bakıldığında 4.931.910,71 TL. kaynak açığının bulunduğu ve borçlunun konkordato ödeme teklifinin öngördüğü kaynaklarla orantılı olmadığı tespit ve görüşü bildirilmiştir. (Sf: 9)
07.02.2020 tarihli ek raporda; konkordato projesine ve istemcinin duruşmadaki beyanlarına göre öngörülen sermaye artışını kesin mühlet içerisinde yapıp ödemeyi taahhüt ettiği halde, taahhüt edilen 4.000.000,00 TL. sermaye artışının 1.705.725,52 TL.’sinin ödendiği, bakiyesinin proje tasdikini takiben proje kapsamında ödemeler başlamadan ödeneceğinin beyan edildiği belirtilmiştir. (Sf: 7)
04.03.2020 tarihli ek raporda ise; istemci şirketin konkordatoya tabi borçlarının 19.106.047,25 TL. olduğu, bunun için sağlanacak kaynakların Araç Kira Gelirleri: 8.071.200,00 TL., Alacaklardan Tahsilat: 738.663,79 TL., Sermaye Artışı: 2.294.274,48 TL., Taşıtların Satışı: 5.200.000,00 TL. olmak üzere toplam 16.304.138,27 TL. olduğu tespit edilmiş (Sf: 3); borçlunun üçüncü şahıs ipotekleri ile temin edilmiş alacaklarından dolayı ipotek nakde dönüşeceğinden buradan doğacak rücu hakkından feragat edeceğini beyan eden üçüncü şahısların ipotek değerleri toplamının 5.350,000,00 TL. olduğu (ödeme toplamı 4.550.000,00 TL.’dir), konkordato borçlusunun bu miktar borçtan kurtulacağından hareketle ödenecek borcunun bu miktar kadar azalacağı kabul edildiğinde söz konusu kaynak açığının karşılanabileceğinin değerlendirildiği, öngörülen kaynakların gerçekleşmemesi olasılığına karşılık şirket yetkilileri ile yapılan toplantıda şirketin mali kaynakları ile ödeme teklifinini orantısızlığının giderilmesi amacıyla sermaye artışı taahhüdünü 500.000,00 TL. artırarak toplam 4.500.000,00 TL. ödeyeceğini ifade ettiği belirtilmiştir. (Sf. 3, 4)
-Bütün bu verilere göre %72 oranında borca batık durumda olan istemci şirketin, borçlarının sadece %41’ini, “tasdik kararının kesinleşmesinden sonra 24 ay” gibi kesin olarak belirlenemeyen uzun bir süreye yayarak ödemeyi teklif ettiği, makul olmayan ve çelişkili olacak şekilde borç ödemekte hem şirketin tek gelir kaynağı olan araçların kira gelirlerinin, hem de bu araçların satış gelirlerinin gösterildiği, borç ödemekte kullanılacak olan sermaye artışının şirket yetkililerince tam olarak yapılmadığı, bakiye sermaye artışının tasdik koşuluna bağlı olarak yapılacağının beyan edildiği, buna göre ortakların ve şirketin bu süreçte hiçbir yükümlülük altına girmediği değerlendirilmiştir.
Konkordatoya başvuru için geçmişte aranan dürüstlük koşulu 4949 sayılı Yasa’nın İcra ve İflas Kanunu’nun 285’inci maddesinde yapılan değişiklikle, tasdik için aranan dürüstlük koşulu da 7101 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle kaldırılmıştır. Ancak bu değişiklikler kötü niyet boyutuna gelmiş konkordato taleplerine göz yumulacağı şeklinde yorumlanamaz.
Buna göre Dairemizce, istemcinin konkordato teklifinin hem kaynakları ile orantılı olmadığı (İİK m. 305/1-b) hem de dürüstlük koşulunu içermediği, taşınmazları borçlu şirket lehine ipotekli olan üçüncü şahıslarca bankaya yapılan 4.550.000,00 TL. ödemenin de bu sonucu değiştiremeyeceği kabul edilmiş, alacaklılar … …., T. … … …., … A.O., T. … … …., … …. vekillerinin istinaf başvurularının kabulüyle, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararı düzeltilerek, istemcinin konkordato isteminin reddine ve borca batık olduğundan iflasına dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
IV-İlk derece Mahkemesinin karar tarihinden sonraki … ve işlemleri yönünden;
Yukarıda belirtildiği üzere, İlk derece Mahkemesince 25.06.2020 tarihli kararla, tasdik isteminin kabulü ile istemci şirketin ödemelerin proje doğrultusunda kararın kesinleşmesinden itibaren başlatılmasına karar verilmiştir.
İİK’nın 306/3. maddesi uyarınca … … Gazetesinde 28.07.2020, İlan portalında 01.07.2020 tarihinde karar ilan edilmiş ise de aynı Kanunun 308/a maddesi uyarınca konkordato isteyen vekiline tebliğ edilmeksizin dosya Dairemize karar tarihinden yaklaşık dokuz ay sonra 24.04.2021 tarihinde istinaf incelemesi için gönderilmiştir. Dairemizin 20.10.2021 tarihli geri çevirme kararı ile gerekçeli kararın konkordato isteyen vekiline tebliği istenmiş, gerekçeli karar konkordato isteyen vekiline 28.11.2021 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına karşın Dairemize yaklaşık iki ay sonra 26.01.2022 tarihinde gönderilmiştir.
Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 169/2 maddesi uyarınca, yazı işleri hizmetleri ilgilisine göre mahkeme başkanı veya hakimin denetimi altında ilgili yazı işleri müdür ve onun yönetiminde zabıt katibi, memur, mübaşir, hizmetli ve diğer görevliler tarafından yürütülür. Aynı maddeye göre kararların tebliğini sağlamak ve kanun yolları incelemesi için gerekli … ve işlemleri yapmak Yazı İşleri Müdürünün görevlerindendir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “adil yargılanma hakkı”na ilişkin 6. maddesinde öngörülen “davanın makul süre içinde görülmesi” kavramının zorunlu içeriğinden birisi de dosyaların istinaf incelemesi için süresinde ve eksiksiz biçimde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesidir. Bu nedenle hem iç hukuk açısından hem de Türkiye’nin tarafı olduğu uluslararası sözleşmeler bakımından uyuşmazlığın kesin hükümle sonuçlanmasına kadar geçen tüm süreçlerin titizlikle ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesi bu işle görevli olanların sorumluluğu altındadır.
Somut olayda, özellikle konkordato kapsamındaki ödemelerin kararın kesinleşmesine bağlandığı … bu dosyada, alacaklıların ve borçlunun kararla beklenen haklarının zedelenmemesi için daha dikkatli ve özenli davranılması gerekmektedir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle; HMK’nın 346/(1). ve 352/(1)-c. maddeleri uyarınca, alacaklılar T. … … …. ve T. … … … …. vekillerinin İSTİNAF DİLEKÇELERİNİN REDDİNE,
II-Yukarıda (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle; HMK’nın 346/1. ve 352/(1)-b maddeleri uyarınca, alacaklılar … A.O. ve … …. vekillerinin İSTİNAF DİLEKÇELERİNİN mühlet kararlarına ilişkin kısımlarının REDDİNE,
III-Yukarıda (III) nolu bentte açıklanan nedenlerle; alacaklılar … …., T. … … …., … A.O., T. … … …., … …. vekillerinin istinaf başvurularının kabulüyle, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, Ankara 3. Asliye … Mahkemesinin 2018/650 E., 2020/180 K. sayılı KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE.
Buna göre;
“1-Konkordato isteyen 133081 … sicil numaralı ……..konkordato tasdik isteminin reddi ile adı geçen şirketin İFLASINA,
İflasın 16.03.2022 günü, saat 11:00 itibariyle açılmasına, iflasın açıldığının iflas dairesine bildirilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL. karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL.’nin düşümü ile kalan 44,80 TL.’nin konkordato isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Konkordato isteyence yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Alacaklılar … …., T. … … …., … A.O., T. … … …., … …. tarafından istinaf aşamasında yatırılan 148,60’ar TL. istinaf yoluna başvurma harçlarının konkordato isteyenden alınarak ayrı ayrı adı geçen alacaklılara verilmesine,
5-Konkordato isteyen tarafından yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak iadesine,”
IV-İstinaf yoluna başvuran alacaklılarca yatırılan istinaf karar harçlarının istek halinde, yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak iadesine,
V-HMK m. 359/(4) gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
16.03.2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, İİK’nin 308/a maddesi uyarınca, kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 16.03.2022

…..