Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/2289 E. 2022/2122 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2289 – 2022/2122
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
ESAS NO : 2022/2289
KARAR NO : 2022/2122

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2021
ESAS-KARAR NUMARASI : 2021/77 E., 2021/489 K.

KONKORDATO TALEP EDEN :
ALACAKLI :
VEKİLİ :
ALACAKLI
Alacaklılar vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İstemci şirket vekili müvekkili şirketin mobilya, beyaz eşya, halı, küçük ev aletleri, elektronik aletler ve ev tekstili perakendeciliği ile iştigal ettiğini, 2.300.000,-TL sermayeli ve tek ortaklı olduğunu; dört mağazada faaliyet gösterdiğini,
2020 yılında başlayan pandemi nedeniyle satışların azaldığını, alacak tahsilinin zorlaştığını, kredi sağlayamadığını, finansman maliyetlerinin kontrol dışına çıktığını ve şirket cirolarının düştüğünü ileri sürerek 48 ay vadede tüm borcunu ödeyecek şekilde konkordatonun tasdikine karar verilmesini istemiştir
İlk derece mahkemesince 66 alacaklıdan 41’inin ve 22.455.154,43 TL’lik toplam alacaktan da 15.087.897,97 TL’lik kısmının kabul oyu kullandığı, teklif edilen tutarın borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olabileceği, yine teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı bulunduğu gerekçesiyle konkordatonun tasdiki ile “konkordatonun tasdik kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlamak üzere bir yıl ödemesiz %50 tenzilatlı olarak 48 ayda eşit taksitler halinde ödenmesine” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
1-. Alacaklı …AŞ vekili 02.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Teklifin samimi ve uygulanabilir olmadığını, istemcinin zaman kazanmak için konkordatoya başvurduğunu,
– İstemcinin borca batık olduğunu, mali durumunun iyileşmesi olasılığının bulunmadığını,
– Tasdik kararı ile birlikte kesin mühletin etkilerinin tasdik kararının kesinleşmesine kadar devamına karar verilmesinin hukuka uygun olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
2-. Alacaklı … AŞ vekili 04.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Teklifin uygulanabilir olmadığını, istemcinin zaman kazanmak için konkordatoya başvurduğunu,
– İstemci şirketin borca batık durumda olduğunu ve teklif edilen tutarı dahi ödeyemeyeceğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
3-. Alacaklı… AŞ vekili 04.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Tasdik için yasanın aradığı koşulların oluşmadığını,
– İstemcinin başlangıçta borçların tamamını ödemeyi teklif etmişken, süreç içinde yüzde elli oranında tenzilat istediğini; bunun süreç içinde işletmenin mali durumunun daha da kötüleştiğini gösterdiğini,
– “…dava açılırken sunulmuş olan kayıtlara göre şirketin 31.12.2020 tarihine göre aktifleri toplamı 16.882.680,74-TL iken pasif kaynakları toplamı 16.882.680,74-TL’dir. Bu aktifleri toplamı içerisinde kısa vadeli alacaklarının tutarı ise 11.172.898,37-TL’dir.Bu alacağın neredeyse yarısını (4.306.407,13-TL) …. Şti. firmasından olan alacaklar oluşturmaktadır. 4.914.021,85-TL’sini ise parekende müşterilerden olan alacaklar oluşturmaktadır. Kalan tutarı ise şahıs alacakları ve diğer şirketlerden alacaklar olarak gösterilmiştir. Şirket borç senetleri kısmında borç senetleri ve verilen çekler toplamı 21.911.422,58-TL’dir. Kısa vadeli borçlar için verilen çeklerin ayrıntılı dökümünde toplam tutarın 19.774.001,72-TL olduğu bilgisi yer almaktadır. Ancak bilanço tablosunda 18.804.001,72-TL olarak yer…” aldığını, bu bilgilerin birbiri ile çeliştiğini,
– … şirketinden olan alacaklar yanında şirkete ileri tarihli olarak düzenlenen; toplam 10 adet çek ve 2.517.139,72 TL’lik borç gösterildiğini, daha sonra komiserler tarafından sunulmuş olan 26.04.2021 tarihli raporda aynı şirkete 11 adet çek verildiği ve tutarları toplamının 2.559.939,72 TL olduğunun belirtildiğini, şirket kayıtlarına göre verilen çeklerin vadeleri geçtiğinden tüm çeklerin ödenmesi durumunda 4.306.407,13 TL – 2.539.639,72 TL=1.766.767,41 TL istemci şirketin alacaklı olması gerekirken şirket kayıtlarına göre 2.541.139,-TL borçlu gösterildiğini ve bu nedenle … …. Ltd. Şti’nin oylamada bu tutar üzerinden oy kullandığını; bu durumda şirket kayıtlarının birbirini doğrulamadığını ve nisap bakımından İcra ve İflas Kanunu’nun 302’nci maddesinde gösterilen çoğunluğun sağlanamadığını,
– Oy kullanan bir kısım alacaklının istemci şirketin tek ortağının akrabaları olduğunu,
– Projede sözü edilen gelir kalemlerinin gerçeği yansıtmadığını,
– Bir yıllık ödemesiz sürenin hakkaniyete uygun olmadığını ve borçluyu korumak adına alacaklıların büyük oranda zararına yol açılacağını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
4-. Alacaklı … AŞ vekili 07.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Projenin tasdiki ile alacaklarından büyük oranda feragat etme durumunda kaldıklarını,
– Oy kullanan bir kısım alacaklının istemci şirketin tek ortağının akrabaları olduğunu,
– İstemci şirketin borca batık durumda olduğunu ve teklif edilen tutarı dahi ödeyemeyeceğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
5-. Alacaklı … AŞ vekili 07.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– İstemci şirketin konkordato teklifinin ekonomik gerçekliklerden oldukça uzak ve borçları ödeyebilme noktasında uygulanabilir nitelikte olmadığını,
– Konkordato komiserlerince hazırlanan nihai raporun sonuç kısmında borcun nasıl ödeneceği konusunda somut bir değerlendirmenin yapılmadığını; istemcinin elindeki malları satmak suretiyle borçlarını ödeyeceği gibi bir ucu açık bir değerlendirmenin ortaya konduğunu, oysa ülkenin içinde bulunduğu enflasyonist ortamda bunu nasıl gerçekleştireceği ve mevcut borçlarını ödeyip ödemeyeceği hususunun şüpheli olduğunu,
– Raporda şirket stoklarının 14.015.431,88 TL olduğuna yer verildiğini ancak stokların sayım ve tespitinin yapıldığına ilişkin raporda herhangi bir bilgiye rastlanmadığını; bu hesap kaydı ile şirketin aktifinin büyük oranda arttırıldığını,
– Aktifte yer alan ticari alacaklar kaleminde görünen 5.280.231,83 TL’nin ne zamana kadar tahsil edileceği ve tamamının tahsil edilip edilmeyeceğinin şüpheli olduğunu,
– Buna göre şirketin mali durumu ile revize projenin dahi uygulanabilir olmadığını
– Konkordatonun alacaklılar aleyhine zaman kazanmaya yönelik olduğunu
– Komiserler kurulu tarafından sunulan nihai raporda banka kredilerinin vefa, mahsup, takas ve yapılandırma yolu ile ödenmesi ile projenin başarılı olabileceği değerlendirilmişse de bu konuda müvekkili ile istemci şirket arasında bir protokol yapılmadığını; diğer bankalardan da bu yönde bir bilgi alınmadığını,
– İstemcinin borca batık olduğunu ve borçlarını ödemek konusunda iyi niyetli olmadığını,
– konkordato projesine oy kullanan … ve …. Şti.’nin istemci şirket ile organik bağının bulunduğunu; bu alacaklıların alacakları toplamı 3.034.391,76 TL’ye ulaştığını,
– İstemci şirketin başlangıçtaki ortaklarının … iken daha sonra diğer iki ortağın paylarını devrettiğini ve şirketin tek ortaklı hale geldiğini; …. Şti.’nin de … tarafından kurulduğunu, daha sonra alacaklı gözüken bu şirkette …’ın paylarını 02.06.2020 günü …’a devrettiğini, bu kişinin …’ın eşi olduğunu ve …’in kardeş olduğunu; aralarındaki bu ilişki nedeniyle söz konusu alacakların bir kısmının başka kişilere temlik edilmiş göründüğünü,
– …. Şti. tarafından bildirilen alacak 2.111.139,73 TL olmasına rağmen borçlu tarafından 2.541.139,-TL olarak kabul edildiğini; tarafların arasında organik bağ bulunduğunu,
– Adı geçenlerin oy kullanmasının hukuka aykırı olduğunu, bunların oylarının tasdikte hesaba katılmamasının gerektiğini,
– Komiserler kurulunca hazırlanan 07.07.2022 günlü nihai raporun 6 ve 7’nci sayfalarında yer alan tablolardaki aynı alacaklara/alacaklılara yer verildiğini ve oylamanın İcra ve İflas Kanunu’nun 302’nci maddesine uygun yapılmadığını gösterdiğini,
– İstemcinin mali durumunun iyileşmesi ihtimalinin bulunmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
6-. Alacaklı… AŞ vekili 08.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Konkordato projesinin sürdürülebilir ve uygulanabilir olmadığını,
– Yaklaşık 2 yıldır istemci şirketin durumunda hiçbir iyileşmenin görülmediğini,
– İstemcinin konkordatoyu zaman kazanma amacıyla kullandığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
7-. Alacaklı … vekili 08.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Tasdik koşullarının oluşmadığını,
– Projenin iyi niyetli ve uygulanabilir olmadığını
– Kararın kesinleşmesi için geçecek süre ve taksit sayısının çok fazla olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
8-. Alacaklı …. Şti vekili 08.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– İstemci şirketin borca batık olduğunu,
– Projeinin uygulanabilir olmadığını,
– Ödeme planının ve komiser nihai raporunun kabul edilemeyeceğini,
– Devam eden süreç içerisinde istemci şirketin faaliyetleri ile alacaklılar lehine hiçbir gelişme kaydedilemediğini, şirketin devam eden faaliyetleriyle belirtilen süreler içerisinde borçların ödenmesinin mümkün olmadığını,
– Konkordato isteminin zaman kazanmaya yönelik olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
9-. Alacaklı … AŞ vekili 08.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Teklifin samimi ve uygulanabilir olmadığını, istemcinin zaman kazanmak için konkordatoya başvurduğunu,
– İstemcinin borca batık olduğunu, mali durumunun iyileşmesi olasılığının bulunmadığını,
– Tasdik kararı ile birlikte kesin mühletin etkilerinin tasdik kararının kesinleşmesine kadar devamına karar verilmesinin hukuka uygun olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
10-. Alacaklı … vekili 08.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Müvekkili kuruluşun alacağının kamu alacağı niteliğinde olduğunu ve kamu alacakları için konkordatonun reddinin gerektiğini,
– Kuruma özgü yapılandırma yolları varken konkordatoya başvurulmasının alacakların tahsilini zorlaştırmak amacını güttüğünü,
– Süreç içinde de istemcinin mali durumunun iyileşmediğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
11-. Alacaklı … AŞ vekili 14.11.2022 günlü istinaf dilekçesinde:
– Projenin uygulanabilir olmadığını,
– Alacaklıların aleyhine olduğunu,
– İcra ve İflas Kanunu’nun 305’inci maddesine gösterilen tasdik koşullarının bulunup bulunmadığının yeterince araştırılmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I- İstinaf hakkı bulunmayan alacaklılara yönelik olarak:
Konkordatonun tasdiki kararları ancak toplantıda olumsuz oy kullanan ve tasdik duruşmasına kadar itirazlarını bildiren alacaklılar tarafından istinaf edilebilir (İİK m.308/a). Konkordatoya itiraz kurumu İcra ve İflas Kanunu’nun 304’üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenmiş ve duruşma tarihinin gösterildiği ilanda alacaklıların duruşmadan en az üç gün öncesine kadar yazılı olarak itiraz etmek suretiyle duruşmada hazır bulunabilecekleri hususunun ayrıca gösterileceği düzenlenmiştir. Bu şekilde itiraz etmeyen alacaklıların duruşmaya katılma hakkı bulunmadığı gibi karara karşı yasa yollarına başvurma hakkı da bulunmamaktadır.
Öğretide “itiraz eden alacaklı” kavramı ile “konkordatoya kaydedilmiş olsun ya da olmasın konkordatonun tasdiki talebinin incelendiği duruşmaya gelerek konkordatonun tasdiki talebinin reddine karşı itirazlarını dile getiren alacaklı”nın kast edildiği ve özellikle konkordatoya red oyu kullansalar bile duruşmaya gelmemiş olan alacaklıların tasdik kararına karşı yasa yoluna gitme yetkilerinin bulunmadığı konusunda fikir birliği vardır (bkz. Postacıoğlu , İ. E.: Konkordato, Ankara 1965, s.93, n.64; Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2.b., Ankara 2013, s.1502; Tanrıver, S./Deynekli, A.: Konkordatonun Tasdiki, Ankara 1996, s.158; Altay, S./Eskiocak, A.: Konkordato ve Yeniden Yapılandırma Hukuku, 5.b., İstanbul 2019, s.354, n.354; Buruloğlu, E./Reyna, Y.: Konkordato Hukuku ve Tatbikat, İstanbul 1968, s.74).
Nitekim Yargıtay da İcra ve İflas Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 04.09.1932 tarihinden bu yana aynı yönde karar vermektedir (Yargıtay 11. HD. 09.10.1989/6449-5145; Yargıtay 19. HD. 03.10.1995/7350-7821).
Diğer yandan Dairemizce Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin bozma kararlarına direnilmesi üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da itiraz etmeyen alacaklının karara karşı yasa yoluna başvuramayacağına karar vermiştir (Bkz. 10.03.2022 gün ve 2022/(15) 6-71 E., 2022/284 K.; aynı gün 2021/(15) 6-699 E, 2022/283 K.).
İstinaf yasa yoluna başvuran …AŞ, … AŞ, . … AŞ, …, …. Şti, … AŞ ve … AŞ vekilleri bu gereklilikleri yerine getirmediğinden adı geçenlerin İcra ve İflas Kanunu’nun 308/a maddesi uyarınca istinaf hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle adı geçenlerin istinaf dilekçelerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352/1-ç düzenlemesi uyarınca reddi gerekmiştir.
II- Konkordatoya tâbi bulunmayan SGK Başkanlığına yönelik olarak:
İcra ve İflas Kanunu’nun “konkordatonun hükümleri” başlıklı 308/c maddesinin ikinci fıkrasında bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato başvurusundan önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olduğu, aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise 6183 sayılı Kanun kapsamındaki kamu alacakları hakkında bu maddenin ikinci fıkrası hükmünün uygulanmayacağı açıkça gösterilmiştir.
SGK Başkanlığının prim ve idari para cezası alacakları kamu alacağı niteliğinde olduğundan konkordato adı geçen kuruluş için bağlayıcı değildir. Bir diğer ifade ile SGK Başkanlığının sözü edilen alacakları borçlu tarafından vadesinde ve tam olarak ödenecektir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında SGK Başkanlığının ilk derece mahkemesinde konkordatonun tasdikine ilişkin olarak verdiği kararı istinaf etmekte hukuki yararı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle … vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352/1-ç düzenlemesi uyarınca hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmelidir.
III- Alacaklılar … AŞ, . … AŞ ve … AŞ vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesinde:
İcra ve İflas Kanunu’nun 285 ve izleyen maddelerinde yer alan konkordato hükümleri 7101 sayılı Yasa ile yeniden düzenlenmiştir. Bu Yasa’nın 285’inci maddeye ilişkin gerekçesinde ilke olarak borca batık olmayan borçlunun tenzilat konkordatosu isteyemeyeceği, bir diğer ifade ile borçlarını tamamıyla ve paranın zaman değerini de karşılayacak şekilde faiziyle ödemesi gerektiği belirtilmiştir. Gerekçedeki bu açıklama yasa metnine alınmamış, bu konunun yargı uygulamasına bırakıldığı belirtilmiştir.
Öğretide de bu ilke savunulmuştur (bkz. Öztek, S./Budak, A.C./Tunç Yücel, M./Kale, S./Yeşilova, B.: Yeni Konkordato Hukuku – 7100 ve 7155 Sayılı Kanunlarla Değişik İcra ve İflas Kanunu m.285-309 Şerhi, 2.b., Adalet Yay., Ankara 2019, m.285, n.31, s.161-162; Karakaş, C.F.: “Borca Batık Olmayan Borçlunun Tenzilat Konkordatosu İstemi ve Seçenekli Konkordato Projesi”, Medeni Usul ve İcra-İflas Hukuku Dergisi, C.XVI, 2020/3, S.47, ss.767-802).
Bu ilke İcra ve İflas Kanunu’nun 305’inci maddesinin birinci fıkrasının c bendinde ifadesini bulan teklifin kaynaklarla orantılı olması gerektiğine ilişkin düzenleme ile de uyumludur.
Öte yandan enflasyonist ortamlarda paranın zaman içinde kaybedeceği değerin faiz ve benzeri enstrümanlarla karşılanmaması da örtülü tenzilat kabul edilmektedir (Öztek, m.285, n.2, dn.3, s.135; Karakaş, s.788).
Somut olayda komiserler kurulunun nihai raporunun 10’uncu sayfasında istemci şirketin 31.05.2022 günü itibariyle reel varlıkları toplamı 38.779.431,82 TL; reel borçları toplamı 36.967.415,48 TL olarak saptanmış, şirketin borca batık olmadığı, aksine 1.812.016,34 TL varlık fazlası olduğu anlaşılmıştır.
Oysa tasdik edilen projede hem yüzde elli tenzilat yapılmış ve hem de ödeme (ne zaman olduğu bilinmeyecek şekilde) kesinleşmeden başlayarak bir yıllık ödemesiz süre sonrası kırk sekiz ay vadeye bağlanmıştır. Kesinleşmenin bir yılı alacağı farz edilse borçların yüzde ellisi toplamda altı yılda ödenecektir. Enflasyon ve kur riskleri eklendiğinde bu uygulamanın alacaklıların azami tatmini sağlaması gerektiğine ilişkin ilkeyi ihlal ettiği tartışmasızdır.
Açıklanan durum karşısında alacaklılar … AŞ, . … AŞ ve … AŞ vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve istemin reddine karar verilmelidir (HMK m.353/1-b.2).
HÜKÜM :
I-. A) Yukarıda I sayılı bentte açıklanan nedenle alacaklılar …AŞ, … AŞ, . … AŞ, …, …. Şti, … AŞ ve … AŞ vekillerinin İSTİNAF DİLEKÇELERİNİN REDDİNE,
B) Yukarıda II sayılı bentte açıklanan nedenle alacaklı … vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN USULDEN REDDİNE,
C) Yukarıda III sayılı bentte açıklanan nedenle alacaklılar … AŞ, . … AŞ ve … AŞ vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin kabulü ile:
Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/77 E., 2021/489 K sayılı dosyasında verdiği 28/04/2021 tarihli KARARIN KALDIRILMASINA VE DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE.
Buna göre:
“1. İstemci … ŞİRKETİ’nin konkordato isteminin REDDİNE,
2. Yargılama giderlerinin istemci üzerinde bırakılmasına,
3. Peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın istemci şirketten tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4. Kararın İİK 288. maddesi uyarınca ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine,
5. Kararın kesinleşmesini müteakip, istek halinde tasdik harcının istemciye iadesine,
6. Avansın kullanılmayan kısmının istemciye iadesine”
II- Alacaklılar tarafından yatırılan istinaf karar harçlarının ilgilisine iadesine,
III- Alacaklılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin istemciden alınarak ilgilisine verilmesine; avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
IV- HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
28/12/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
İİK m. 308/a gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 28/12/2022

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır