Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/199 E. 2022/276 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

…..

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 23/09/2021
ESAS-KARAR NUMARASI : …..
Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Dava iflas sıra cetveline itiraz (kayıt terkini) istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince “…davacının müflis….. yapmış olduğu başvuru üzerine 16/10/2020 tarih ve 5. Sayılı kararı ile kabul edilen 508.053.095,49 TL alacağın terkini için müflis … … A.Ş. İflas idare memurlarına karşı açmış olduğu davanın mahkememizin 2021/560 Esasına kaydedildiği ve halen derdest olduğu, bu suretle eldeki dava ile mahkememizin 2021/560 Esasına kayıtlı davanın konusunun ve taraflarının aynı olduğu…” gerekçesiyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-ı ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi uyarınca arabuluculuğa tâbi olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşmaması nedeniyle davanın hem arabuluculuğa başvurulmadan hem de başvurulduktan sonra birer kez açıldığını, bu şekilde reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, iflas masasına kayıt istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359’uncu maddesinin 3 numaralı fıkrası uyarınca dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olayın saptanmasında ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, iflas Türk hukukunda İcra ve İflas Kanunu ile düzenlenmiş özel nitelikli bir statüdür. İflas tasfiyesi de anılan Yasa’nın gösterdiği kurallara göre yapılır. Bu tasfiye biçimi Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen tasfiyeden farklı hüküm ve sonuçlara sahiptir. Ayrıca bir çok yasal düzenlemede “müflis” için getirilen birtakım kısıtlamalar bulunmaktadır. İflas etmiş gerçek ya da tüzel kişilere “müflis” denilmekte olup, başlıkta yazıldığı şekilde “İflas nedeniyle tasfiye halinde” ibaresi yasaya uygun olmadığından başlık da bu şekilde düzeltilmiştir (HMK m.304/1).
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/582E., 2021/518K. sayılı dava dosyasında verdiği 23/09/2021 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL’den peşin olarak yatırılan 59,30- TL’nin mahsubu ile kalan 21,40-TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
23/02/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
İİK m. 364 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2022
…..