Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/1699 E. 2023/1012 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1699 – 2023/1012
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(K A R A R I K A L D I R A R A K
Y E N İ D E N E S A S H A K K I N D A K A R A R)

ESAS NO : 2022/1699
KARAR NO : 2023/1012

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18.01.2018
ESAS-KARAR NUMARASI : 2014/376 E., 2018/51 K.

ESAS-KARAR NUMARASI : 2014/376E., 2018/51K.
DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
VEKİLİ :

Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352’nci maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde/duruşmalı yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Davacı vekili müvekkili tarafından işletilen … Hidroelektrik Santralinin (HES), davalı tarafından 10.12.2011 başlangıç, 10.12.2012 bitiş tarihli poliçeyle yangın ve diğer risklere karşı sigorta ettirildiğini;
01.04.2012 günü saat 00.00 sularında … deresinden santral tribünlerine su taşıyan boruların 700 ile 900 metrelerinde boru ayaklarının sabitlendiği beton ayaklar altındaki zeminin dere yatağına doğru kayması sonucunda tesiste hasar meydana geldiğini, 1,5 metre çapında ve birbiriyle bağlantılı mesnet boruların yerlerinden oynadığını, bu nedenle bağlantılarından ayrılarak su sızdırmaya başladığını, bu aşamada zararın artmaması için üretime ara verilip bağlantıların onarıldığını; bunun için 17.000 metreküp kazı ve 205.000 metreküp beton dolgu yapıldığını ve 1.000 metreküp grobeton döküldüğünü, yerinden oynayan her bir ayağın 11 metreküp betonla sabitlendiğini; 160 metrelik alanda boruların vinçle kaldırılarak yeniden kanal açıldığını ve sabitlemenin bu şekilde sağlandığını;
Yaptırılan ekspertiz incelemesinde yer kayması hasarı ile kaya dolgu, beton kaplama ve güzergah üzerindeki güçlendirmenin dolaylı hasar sayılıp sigorta teminatına dahil edilmediğini; 27 adet ayak için ayak başına 12.000,- TL üzerinden hesaplanan ve teminata dahil edilen masraftan %25 oranında kıymet kazanma tenzili yapıldığını; üretim yapılamayan 521 saatten kaynaklanan zarar için teminat bulunmadığının belirtildiğini ve toplam hasarın 2.457.266,-TL olarak tespit edildiğini ancak muafiyet kapsamında 75.000,-EURO’nun hasar tutarından düşüldüğünü, bina 1 için muafiyet tenzili dikkate alınarak hasar bedelinin 2.521.931,-TL olarak hesaplandığını ve Bina 1 için belirlenen muafiyet ve eskime nedeniyle belirlenen 64.665,-TL dışındaki kısmın teminat kapsamı dışında kaldığının ifade edildiğini;
Müvekkili tarafından santralin yer kayması olayından önceki gibi çalışabilir hale getirilmesi için gereken KDV dahil 2.892.383,-TL hasar bedelinin poliçe hükümlerine göre ödenmesi için davalıya yaptıkları başvuru sonucunda davalının sadece 64.665,-TL hasar tazminatını ödeyeceğini bildirdiğini;
Ekspertiz raporunun kendi içinde çelişkili ve hatalı olduğunu, poliçenin dayanağı olan Yangın Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının yer kayması klozuna göre yer kayması veya toprak çökmesinden doğan zararların da teminata dahil edildiğini; santralde meydana gelen zararların dolaylı değil doğrudan zararlar olduğunu, müvekkilinin rizikonun gerçekleşmesinden sonra zararın önlenmesine ve hafifletilmesine yarayacak makul önlemleri aldığını;
Davalının kâr kaybı sigorta poliçesi nedeniyle kâr kaybından da sorumlu olduğunu ileri sürerek davalı yanca müvekkiline ödenmesi gereken tam hasar miktarının belirsiz alacak olarak tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davacı yanca yapılan başvuru üzerine tespit edilen hasar tutarı olan 64.655,-TL’nin 29.08.2012 günü itibariyle muhabir bankanın herhangi bir şubesinden alınmak üzere hazır edildiğini ancak davacının bu tutarı almayarak temerrüde düştüğünü; kusur oranı ve zarar miktarı belirlendikten sonra poliçe limitleri dahilinde kalan kısma bir itirazları olmadığını ve dava tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu olduklarını bildirmiştir.
İlk derece mahkemesince davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçede yangın rizikosuna ek olarak yer kayması ve toprak çökmesinden meydana gelen zararlar için ek teminat verildiği, teminat kapsamında meydana gelebilecek her bir hasarda ödenecek tazminat tutarı üzerinden %10 tenzili muafiyet uygulanacağının kararlaştırıldığı; benimsenen bilirkişi raporuna göre … HES tesislerinde toplam KDV hariç 6.971.851,53TL hasar maliyet bedeli oluştuğu, poliçeye göre yer kayması hasarında muafiyet 75.000,-EUR ile sınırlandırıldığından hasar tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığının 178.275,-TL muafiyet uygulanabileceği, 6.971.851,53TL – 178.275,-TL = 6.793.576,53 TL hasar tazminatı ve 532.883,45 TL kâr kaybı zararının oluştuğu, ekspertiz raporuna göre davacının hasarı 02/04/2012 tarihinde ihbar ettiği 1 ay sonrası olan 02/05/2012 tarihinde davalı tarafın temerrüde düştüğü, dava dilekçesinde temerrüt tarihinin 18/05/2012 olarak kabul edildiği, … HES’te oluşan hasarın davacı tarafından giderildiği, davalı şirketin sigorta poliçesi kapsamında davacı tarafın heyelan nedeniyle uğramış olduğu hasar giderim bedelinden ve hasar giderimi sırasında santralin çalışmaması nedeniyle oluşan kâr kaybı tutarından temerrüt tarihi olan 18/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte sorumlu olduğu kanaatine varıldığından ıslah dilekçesi de dikkate alınarak davacının davasını kısmen kabulüne, 6.796.351,53 TL maliyet miktarı, 532.883,45 TL kâr kaybı olmak üzere toplam 7.329.234,98-TL’nin 18/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Dairemizce bu başvuru kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiş (06.10.2020 gün ve 2018/1249 E.- 2020/1213 K.) ve
“…Davanın kısmen kabulü ile:
1-A)Elektrik kesintisinden doğan kâr kaybı olarak 59.357,41-TL
B)İnşaat maliyetlerinden doğan zarar bedeli olarak 2.892.383,00-TL olmak üzere toplam 2.951.740,41-TL’nin 18.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
verilmiştir.
Taraflar vekillerinin Dairemiz kararına karşı temyiz yoluna başvurması üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 17.02.2022 tarih 2021/10201 Esas 2022/2800 Karar sayılı kararı ile:
“…Dava, iş yeri sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili davacı tarafından işletilmekte olan hidro elektrik santralinde yer kayması neticesinde 27 adet ayak ve boruların hasar gördüğünü, hasarın giderilmesi için 17.000 metreküp kazı ve 205.000 metreküp beton dolgu yapıldığını ve 1.000 metreküp grobeton döküldüğünü, yerinden oynayan her bir ayağın 11 metreküp betonla sabitlendiğini; 160 metrelik alanda boruların vinçle kaldırılarak yeniden kanal açıldığını ve sabitlemenin bu şekilde sağlandığını; yaptırılan ekspertiz incelemesinde yer kayması hasarı ile kaya dolgu, beton kaplama ve güzergah üzerindeki güçlendirmenin dolaylı hasar sayılıp sigorta teminatına dahil edilmediğini, davacı tarafından santralin yer kayması olayından önceki gibi çalışabilir hale getirilmesi için gereken KDV 2.892.383,00 TL hasar bedelinin poliçe hükümlerine göre ödenmesi için davalıya yaptıkları başvuru sonucunda davalının sadece 64.665,00 TL hasar tazminatını ödeyeceğini bildirdiğini açıklayıp eski hale getirme ve güçlendirme masraflarının tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ilk derece mahkemesince santralde ortaya çıkan hasarın eksi hale iadesi ve güçlendirilmesi için gereken masraflara karar verilmiş, kararın istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince güçlendirme masraflarının teminat dışında kaldığı, davalının sorumluluğunun eski hale getirme masraflarından ibaret olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. Varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Her ne kadar bölge adliye mahkemesince eski hale getirme bedelinin teminat kapsamında kaldığı, güçlendirme masraflarının davalının sorumluluğunda bulunmadığı kabul edilerek isabetli şekilde yazılı gerekçe ile karar verilse de eski hale getirmeye ilişkin bilirkişi raporu denetlemeye elverişli ve ayrıntılı değildir. Eski hale getirme masraflarının tam ve net bir şekilde tespitine ilişkin bilirkişi raporlarında tereddüte mahal vermeyecek şekilde bir tespite yer verilmemiştir. Davacı taraf, eski hale getirme masraflarının davacı şirket tarafından karşılandığını belirterek buna ilişkin belgelerini de dosyaya ibraz etmiştir.
Diğer taraftan davacı tarafından sunulan ıslah projesine ilişkin belgede güçlendirme masraflarının 2.892.383,00 TL olduğu bildirilmiştir. Anılan belge dikkate alındığında Bölge Adliye Mahkemesince hatalı şekilde eski hale getirme masrafları yerine güçlendirme masraflarına karar verildiği de anlaşılmaktadır.
Buna göre bölge adliye mahkemesince, davaya konu santralin eski hale getirme masraflarının tereddüte mahal vermeyecek şekilde tespiti ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmek üzere kararın bozulmasına…” karar verilmiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE :
Uyuşmazlık, davacının ne miktarda sigorta tazminatına hak kazandığı noktasında toplanmaktadır.
Usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma kararına uyulmuş, bu çerçevede önceki bilirkişi kurulundan bu kez eski hale getirme masraflarını ayrıntısıyla gösterecek şekilde bir rapor alınmış ve davanın kısmen kabulü ile elektrik kesintisinden doğan kâr kaybı olarak (KDV hariç) 310.618,67 TL ile inşaat maliyetlerinden doğan zarar bedeli olarak (KDV hariç) 5.135.597,62 TL olmak üzere toplam 5.446.216,29 TL’nin 18.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki karar oluşturulmuştur.
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulü ile:
A) Elektrik kesintisinden doğan kâr kaybı olarak (KDV hariç) 310.618,67 TL
B) İnşaat maliyetlerinden doğan zarar bedeli olarak (KDV hariç) 5.135.597,62 TL olmak üzere toplam 5.446.216,29 TL’nin 18.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 372.031,03 TL’den peşin ve ıslah ile alınan (742,50-TL + 150.077,00-TL) 150.819,50 TL’nin düşümü ile kalan 221.211,53 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 170,80 TL keşif harcı, 617,05,- TL tebligat gideri, 7.270,- TL talimat gideri, 15.550,-TL bilirkişi ücreti olmak üzere 23.607,05- TL’nin ret kabul oranına göre 14.547,35 TL’si ile 21,15 TL başvuru harcı, 742,50 TL peşin harç, 150.077,- TL ıslah harcı olmak üzere toplam 150.840,65 TL’nin toplamı 165.388,- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 24,50 TL tebligat, 210,58 TL posta, 10.000,- TL bilirkişi ücreti, 98,10 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 10.333,08 TL’nin ret kabul oranına göre 3.965,54 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyenin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 292.462,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 252.752,73 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve istek halinde taraflara iadesine,
06.06.2023 tarihinde hazır olan tarafların yüzlerine karşı HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere OYBİRLİĞİYLE karar verildi. (GK Yazım Tarihi: 06.06.2023 )

Başkan Üye Üye Katip