Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/1644 E. 2022/1541 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2022/1644
KARAR NO : 2022/1541

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/05/2022
ESAS-KARAR NUMARASI : 2021/522E., 2022/343K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin 1993 yılında kurulmuş olduğunu, davalı birliğin ortaklarından olduğunu, davalı üst birliğe 60,000 TL’lik ödeme yapılmış olduğunu, ödemeler karşılığında hiçbir kazanımları olmadığını, ağır mağduriyetleri söz konusu olduğunu, 2012 tarihinden itibaren Genel Kurul dahi yapılmadığını, ödemelerin iadesi için davalı borçlu hakkında iflas yolu ile takip başlatıldığını, davalının ödeme emrine itiraz etmediğini ve takibin kesinleşmiş olduğunu ileri sürerek, İİK Madde 156/1’e göre borçlunun iflasına karar verilmesini, davalı aleyhine teminat aranmaksızın muhafaza tedbirlerinin alınmasını ve defter tutulmasına hükmedilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesi’nce “…23/01/2014 tarihi itibariyle davalının tüzel kişiliğinin sona ermiş olması nedeniyle vekalet ilişkisinin de bu tarih itibariyle sona ermesine rağmen, 2021 yılında ödeme emrinin vekalet ilişkisi bulunmayan Av. …’a yapıldığı, bu şekilde iflas ödeme emrinin usulune uygun olarak borçluya tebliğ edilmediği, İİK 156 maddesi gereğince açılan iflas davasında iflas ödeme emrinin tebliğ edilmiş olmasına rağmen itiraz edilmemiş olmasının HMK 114/2 maddesi kapsamında özel dava şartı olduğu, davada söz konusu dava şartının mevcut olmadığı, eksikliğin iflas takibine ilişkin olması nedeniyle iflas davasında HMK 115/3 maddesi kapsamında tamamlatılmasının da mümkün olmadığı anlaşılmakla dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: yerel mahkemenin kanunu yanlış yorumladığını, davalı borçlu hakkında 25.06.2021 tarihinde Ankara 3. İcra Dairesi’nin 2021/7313 Esas sayılı dosyası üzerinde genel iflas yolu ile takip başlatılmış olduğunu ve ödeme emrinin 02.08.2021 tarihinde davalı vekili olarak sistemde kayıtlı olan Av. …’e tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğ edilmesinden sonra davalı vekilinin ödeme emrine itirazda bulunmamakla birlikte, “davalının vekili olmadığı” sebebiyle tebligatı da iade etmediğini, dolayısıyla takibin kesinleşmiş olduğunu, davanın açılmasına kadar süregelen süreçte tüm işlemlerin usulüne uygun bir şekilde yürütüldüğünü ve tebligatların da aynı şekilde usulüne uygun olarak yapıldığını, davalı vekili Av. …’in yerel mahkemenin karar gerekçesinde belirtmiş olduğu vekaletname ile yine kararda bahsi geçen ihya davasını açtığını, devamındaki süreçte davalının tüm dava ve işlerini bu vekaletname ile yürüttüğünü, davalı kooperatif birliğinin ihya edilip yeniden ticaret siciline tescil edildikten sonra da yeni bir vekaletname çıkarılmadığını, davalı kooperatif birliğinin üzerine kayıtlı malvarlığı varken hukuka aykırı bir şekilde Ticaret sicilinden silinmiş olduğunu, davalı kooperatif birliğinin ihya edilerek yeniden Ticaret siciline tescil edildiğini, davalının tüzel kişiliğinin değişmediğini, yalnızca yapılan hukuka aykırı işlem neticesinde Ticaret sicilinden silindiğini ve akabinde yeniden sicile tescil edildiğini, bu arada davalının tüzel kişiliğini kaybetmediğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalı hakkında başlatılan iflas yoluyla takibin kesinleşmesine dayalı olarak İİK m.156/1 uyarınca iflas isemine ilişkindir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/522E., 2022/343K. sayılı dava dosyasında verdiği 18/05/2022 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin olarak alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4- HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
12/10/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
İİK’nin 164 ncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 02/11/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır