Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/1569 E. 2022/1597 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1569 – 2022/1597
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
ESAS NO : 2022/1569
KARAR NO : 2022/1597

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 30/06/2022
ESAS-KARAR NUMARASI : 2020/264E., 2022/571K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
Dava genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın devamı sırasında, 28.10.2020 günü davalının iflası açılmıştır.
İlk derece mahkemesince “…Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … Tic. San Ltd.Şti arasında imzalanan 16.11.2017 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesine istinaden kullandırılan rotatif krediler hesabından kaynaklanan ve ödenmeyen davacı banka alacağından müteselsil kefil davalının kefalet limiti oranında ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile sorumlu olduğu, genel kredi ve teminat sözleşmesine dayalı olarak davacı banka tarafından dava dışı asıl borçluya kullandırılan kredileri kapsamında ödenmeyen davacı banka alacağına ilişkin sözleşme hükümleri dikkate alınarak bilirkişi tarafından yapılan hesaplama neticesinde iflas tarihi itibariyle rotatif krediler hesabından kaynaklanan asıl alacağın 263.753,78 TL işlemiş faizin 198.242,32 TL, BSMV’nin 9.912,11 TL olmak üzere toplam 471.908,21 TL davacı banka alacağının bulunduğu, davalının iflas tasfiyesinin yürütüldüğü Ankara 21. İcra (iflas) Müdürlüğünün 2020/47 sayılı iflas dosyasına davacı tarafından yapılan alacak kayıt başvurusu üzerine 224.546,50 TL davacı alacağının kabul edilerek 4. sıraya kaydına karar verildiği bakiye alacak talebinin reddedildiği anlaşılmakla kabul edilerek iflas masasına kaydı yapılan 224.546,50 TL davacı banka alacağı yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, bilirkişi raporunda tespit edilen iflas tarihi itibariyle davacı banka alacağından iflas masası tarafından kabul edilen alacak tutarı öncelikle işlemiş faiz ve BSMV’den başlamak üzere 471.908,21 TL toplam alacaktan mahsup edilerek bakiye 247.361,71 TL ödenmeyen asıl alacağın davalının iflas masasına asıl borçlu … San Ltd.Şti’nin iflas tasfiyesine ilişkin dosya nedeniyle tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla…” masaya kaydına, önceden kaydedildiği için konusuz kalan 224.546,50 TL hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde ticari işlerde faizin serbestçe belirleneceğini, sözleşme uyarınca bankanın Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na bildirdiği faiz oranları dikkate alınarak akdi ve temerrüt faizi hesaplanması gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE
Türk Borçlar Kanunu’nun faiz sınırlaması öngören 88 ve 120’nci maddelerinin adi işlerde uygulanacağı ve ticari işlerde faizin taraflar arasında serbestçe kararlaştırılacağı hususlarında tereddüt bulunmamaktadır.
Genel kredi sözleşmesinde bankanın Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na bildirdiği faiz oranlarını uygulayacağına ilişkin koşul elbette bağlayıcıdır. Ancak bu oranlar öncelikle o dönemdeki tavan oranları göstermekte olup, bankaların normal koşullarda bu oranlardan daha düşük faiz oranları uygulayarak anılan sözleşme koşulunu borçlu lehine tadil ettikleri hususu genel bir uygulama niteliğindedir. Bu bakımdan anılan oranlar davacı alacaklı bankaya mutlak bir uygulama hakkı vermemektedir. Yargı uygulamasında da bu oranlar değil aynı dönemde benzer kredilerde uygulanan emsal oranların hesaplamada dikkate alınacağı ilkesi benimsenmiştir. Davacı bankanın emsal oranları sunmadığı, bilirkişinin 27.04.2022 günlü raporu ekinde saptadığı emsaller üzerinden rapor hazırladığı gözetildiğinde davacı banka vekilinin istinaf başvuru nedenlerinin reddi gerekmiştir (HMK m.353/1-b.1).
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/264E., 2022/571K. sayılı dava dosyasında verdiği 30/06/2022 tarihli kararına yönelik davacı vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken harç peşin olarak alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına.
3-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4- HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
19/10/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 20/10/2022

Başkan Üye Üye Katip