Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2022/1057 E. 2022/975 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 23. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

…..

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 16/03/2022
ESAS-KARAR NUMARASI :…..

Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında 29.11.2011 tarihli … (…) Katkı Payı Anlaşması imzalandığını, Anlaşmanın 3. maddesinde ve bu Anlaşmanın dayandığı Yönetmeliğin 9. maddesinde katkı payının ne şekilde hesaplanacağının düzenlendiğini, davalı tarafça düzenlenen 21.01.2022 tarihli faturanın bu hükümlere uygun olarak düzenlenmediğini, davalı tarafça 13.08.2011 tarihli teklif mektubuna göre hesaplama yapıldığını, teklif mektubundaki hesap yönteminin … Katkı Payı Anlaşma metnine konulmadığını, 20.12.2019 tarihli Revize Katkı Payı Anlaşmasında dahi 3. maddedeki hesaplama yönteminin korunduğunu, davalı tarafça müvekkiline gönderilen faturaya Ankara 20. Noterliği’nin 26.01.2022 tarih ve ….. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile itiraz edildiğini, müvekkilince faturanın itiraz edilmeyen KDV dâhil 6.392.593.53 TL’sinin ödendiğini ileri sürerek, öncelikle 21.01.2022 tarihli KDV dâhil 17.745.518.18TL bedelli faturanın KDV dâhil 11.352.922.66TL’lik kısmının icra takibine konu edilmemesi için ihtiyati tedbir verilmesini, müvekkilinin bu kısımdan borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İstinafa konu ara karar tarihinde davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince; “İİK 72/2.maddesinde ‘İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.’ hükmü bulunmaktadır.
İİK’nın 72/3 maddesinde ‘İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.’ hükmü yer almaktadır.

İhtiyati tedbirin tanım ve koşulları 6100 sayılı HMK’nun 389. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceğinden endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu şey üzerine ihtiyati tedbir konulabilir. Tedbir talep eden taraf dilekçesinde ihtiyati tedbir sebebini ve türünü belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Aynı Yasa’nın 390/3 maddesine göre ise, tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebi ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Dosya ve dilekçe içeriğinin incelenmesinde; henüz davalının başlattığı bir takip olmadığı ve tedbiren takip yapılması engellenemeyeceği, davalının ileride takip yapması halinde talebi üzerine yeniden değerlendirme yapılabileceği, ayrıca dava dilekçesi ekinde davacının tedbir talebini ispata yarar bir belge sunmadığı ve yaklaşık olarak davacının haklılığının ortaya konulmadığı” gerekçesiyle, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalının katkı payı hesabını, dava dilekçelerinde ayrıntılı olarak arz ettikleri üzere Anlaşma hükümlerine ve Rüzgâr Enerjisine Dayalı Üretim Tesisi Kurmak Üzere Yapılan Başvurulara İlişkin Yarışma Yönetmeliğine (Yönetmelik) aykırı olarak yaptığını, Anlaşma metni ve ile ilgili Yönetmeliğin dava dilekçesine eklendiğini, davalının teklif mektubuna göre katkı payı hesabı yaptığını, davalı tarafça ikinci bir yazı ile fatura bedelinin ödenmesinin yeniden istendiğini, ihtiyati tedbir kararı verilmemesi halinde yakın bir zararın doğacağının ve davalının yasal yollara baş vurabileceğinin anlaşıldığını, müvekkili hakkında icra takibine girişilmesi halinde, müvekkilinin nakit sıkıntısına düşeceğini, kredi kullanma itibarının düşeceğini, bankalardan kredi alamayacağını, projelendirdiği yatırımlarının aksayacağını, teminat mektubu alamayacağından ihalelere giremeyeceğini, Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar, dolardaki dalgalanmalar nedeniyle döviz ile yatırım yapmış olan müvekkilinin zaten zor durumda olduğunu, haksız nedenle parasının elinden çıkması halinde telafisi olmayan zararlar doğuracağını belirterek, İlk derece Mahkemesinin ihtiyati tedbir taleplerinin reddine dair kararı aldırılarak, 11.352.922,66TL’nin iş bu dava sonuçlanıncaya kadar icra takibine konu edilmemesi için belirlenecek teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, davalı tarafça … Katkı Payı için düzenlenen faturanın bir kısmından borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, itiraz edilen kısmın icra takibine konu edilmemesi için ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin talebin reddine ilişkin karar istinafa konu edilmiştir.
Bilindiği üzere, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 72. maddesinde, borçlunun, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabileceği; icra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkemece, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebileceği belirtilmiş olup, bu madde özel bir tedbir türünü düzenlemiştir.
Anılan hüküm uyarınca eldeki davada da teminat yatırılması karşılığında icra takibinin durdurulmasına dair tedbir kararı verilmesinde bir engel bulunmamaktadır.
Somut olayda, istem tarihi itibariyle bir icra takibi yapıldığına dair dosyada herhangi bir savunma ve bilgi de bulunmamaktadır.
Öte yandan İİK’nın 72/4. maddesinde; “Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.” hükmü düzenlenmiş olup alacaklı tarafın belirtilen anlamda bir zararının olması halinde anılan madde uyarınca, zararının karşılanması olanağı da bulunmaktadır.
Açıklanan nedenle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararı düzeltilerek, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/(1)-b.2 maddesi uyarınca, Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/161 E. Sayılı dosyasında 16.03.2022 tarihli ara kararı DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre;
“1-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir isteminin KABULÜ ile; İİK’nın 72/2. maddesi uyarınca, davaya konu edilen 21.01.2022 tarih ve ….. numaralı 17.745.518,18 TL.’lik faturanın, dava konusu edilen 11.352.922,66 TL.’lik kısmının davalı tarafından dava tarihi olan 11.03.2022 tarihinden sonra icra takibine konu edilmesi halinde İCRA TAKİBİNİN İHTİYATİ TEDBİR YOLUYLA DURDURULMASINA,
2-Alacağın %15’i tutarında 1.702.938,40 TL kesin, süresiz teminat mektubu ya da nakdi teminat yatırıldığında kararın ilgili İcra Müdürlüğüne gönderilmesine,”
II-Peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
III-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin İlk derece Mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine,
IV-Karar tebliği ve harç iadesi işlemlerinin İlk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, 08.06.2022 tarihinde, HMK’nın 362/(1)-f. ve 391/(3) maddeleri uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08/06/2022
……