Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1034 – 2023/35
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)
ESAS NO : 2022/1034
KARAR NO : 2023/35
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 20/01/2022
ESAS-KARAR NUMARASI : 2021/552E., 2022/26K.
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
Davacı vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, taraflar arasında 23.11.2018 tarihinde akdedilen Kirazlı Rüzgar Enerji Santrali Sahaya Ulaşım Yolları & Platform Alanları & Saha Drenajı & Proje Yapımı Danışmanlık Sözleşmesi kapsamında davacının edimlerini yerine getirdiğini, 98.552,05 TL iş bedeli alacağının davalı tarafından ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını, takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; Takip ve dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, sözleşme işleri ile ilave işlerin yerine getirildiğinin ispat edilmesi gerektiğini,takipte sözleşmeye dayanılmadığını, ödeme için şartların oluşmadığını savunarak, davanın reddi ile %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesince “…davacı tarafından düzenlenecek faturanın davalıya tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde ödemenin yapılmasının kararlaştırıldığı, davacının sözleşmeye uygun olarak fatura tanzim edip davalıya tebliğ ettirmeden alacağın tahsili amacıyla icra takibi yapmasının taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olduğu gözetilerek alacağın sözleşme gereği muaccel olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Bunun yanında davacının icra takibi başlatmasında kötüniyetli olduğu anlaşılmadığından davalının kötüniyet tazminat talebinin şartları oluşmadığından davanın reddi…” yönünde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: dava dilekçesindeki hususları tekrarlayarak, yerel mahkemece verilen kararın hukuka ve usule aykırı olduğu beyan ederek yapılacak istinaf incelemesi sonucu yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf aşamasında davacı vekili UYAP üzerinden gönderdiği 03.01.2023 tarihli dilekçesinde davadan feragat ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir. Davalı yan ise UYAP üzerinden gönderdiği dilekçesinde, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını belirtmiştir.
Davaya son veren taraf işlemlerinden biri olan feragat, davanın taraflarından birinin (davacının) netice-i talebinden vageçmesidir (HMK. m. 307). Hiç kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi (HMK. m. 24), davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz. Feragat, davayı sona erdiren kesin bir usul işlemidir. Bilindiği gibi, feragat yalnız mevcut davadan değil, o dava ile istenen haktan da vazgeçme anlamına gelmektedir. Davadan feragat neticesinde, feragate konu hak tamamen düşer ve artık bir daha dava konusu yapılamaz (Postacıoğlu, İ.E.: Medeni Usul Hukuku Dersleri, 6. Bası, İstanbul 1975, sahife: 479). Feragat, 6100 sayılı HMK’nin 311. maddesi hükmü uyarınca, kesin hüküm sonuçlarını doğurduğu gibi, aynı Kanun’un 309/2. maddesi uyarınca karşı tarafın kabulüne de bağlı bulunmamaktadır. Öte yandan, 310. maddesi uyarınca da davadan feragat, karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkündür.
Davacı vekilince istinaf aşamasında davadan feragat edildiği, feragatin HMK 307.vd. maddelerine uygun olduğu değerlendirildiğinden HMK m. 353,1,b,2 uyarınca kararı düzelterek yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
2-Kararın niteliğine göre, davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Yukarıda (1) numaralı bentte belirtilen nedenlerle; HMK m. 353/1,b,2 gereğince, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/552E., 2022/26K. sayılı dava dosyasında verdiği 20/01/2022 tarihli KARARINI DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre:
“a)Davanın feragat nedeni ile reddine,
b)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu karar harcının başta alınan 1.190,27 TL harçtan mahsubu ile kalan 1.010,37 TL’nin davacıya iadesine,
c)Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak ilgili tarafa iadesine.
ç)Taraf beyanları gözetilerek vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına.””
II-Yukarıda (2) numaralı bentte belirtilen nedenle davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
III-Peşin alınan istinaf harcının iadesine,
IV-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, avansın kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
V-HMK m. 359/4 gereğince kararın tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemleri ile m. 302/5 gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
18/01/2023 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 362/1,a gereğince miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirası’nı geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 18/01/2023
Başkan Üye Üye Katip