Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2021/84 E. 2022/115 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
(İ S T İ N A F D İ L E K Ç E S İ N İ N
R E D D İ)

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
……

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2018
ESAS-KARAR NUMARASI : ……
Taraf vekillerince, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili, davacı ile dava dışı….arasında yapılan 01/02/2014 tarihli sözleşme ile davalı ……. şantiyesinde makine kiralama, hafriyat vb işi yapılması konusunda anlaşıldığını, dava dışı … nin davalı ortaklığın taşeronu olduğunu, hem … nin hem de müvekklinin esas olarak davalı firmaya hizmet verdiğini, müvekkili şirketin sözleşme çerçevesinde belirtilen işi yaptığını sözleşme ile kararlaştırılan bir kısım alacağını tahsil ettiğini, bakiye alacak yönünden … şirketi ile toplam 122.100,00TL borç kaldığı konusunda bir mutakabatname düzenlediklerini, bunu da …-… ortaklığına sunduklarını, 13/11/2014 tarihli borcun nakline ilişkin sözleşme ile davacı müvekkilin toplam alacağı 122.100,00TL yi davalı ortaklığın 61.050,00TL lik iki taksitte ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, borcun nakli sözleşmesinde … nin doğan hakediş ve diğer alacaklarından mahsup edilerek ödenmesi hususunda anlaşma sağlandığını ancak ödemenin yapıldığını ileri sürerek, 122.100,00TL nin 12/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri ayrı ayrı; usuli itirazlarda bulunarak, davacı ile davalı adi ortaklık veya adi ortaklığın ortaklarından herhangi birisi arasında borç doğuran akdi veya kanuni bir neden veya bir haksız fiil nedensiz zenginleşme olmadığını, borcun naklinin sözkonusu olmadığını, borç ve borcun nasıl ödeneceğine dair 13/11/2014 tarihli sözleşmenin borcun nakli niteliğinde olmadığı gibi adi ortaklığın borcu ödeyeceğine ve borcun naklini kabul ettiğine dair bir ibare, kelime, cümle, hüküm taşımadığını, davacı ile dava dışı şirket arasındaki kabullerin adi ortaklığı ve ortaklığın ortağı olan şirketleri bağlamayacağını savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk derece mahkemesi’nce “…… yapılan iş nedeniyle davalıların taşeronu olan dava dışı … nin borçlarının nakledildiğinden bahisle açılmış alacak davası olduğu anlaşılmıştır.

…somut olaya gelindiğinde: davacı ile dava dışı … Ltd.şti arasında 16/10/2014 tarihinde alacak -borç hususunda mutabakat name imzalandığı ,13/11/2014 tarihinde davalı tarafın dava dışı … Ltd.şti nin davacıya olan 122.100,00 TL borcu 61.050,00 TL OLARAK iki eşit taksitle de dava dışı şirketin doğan hakediş ve diğer alacaklarından mahsup edilerek ödenmesinin kararlaştırıldığı anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş davacı taraf 12/12/2014 tarihinden itibaren faiz talep etmiş ise de taraflar arasındaki mutabakat name de ödenme şekli kararlaştırıldığı halde ödeme zamanı kararlaştırılmadığı görülmekle faizin dava tarihinden hükmedilmesi gerektiğine…” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:Kararın (1) numaralı hüküm kısmında faize dava tarihinden itibaren hükmedildiğini, oysa dosya kapsamından anlaşılacağı gibi davalılar tarafından gönderilen borcu kabul etmediklerine dair ihtarname tarihi 12/12/2014 itibariyle temerrüde düşmüş olduklarının kabulü gerektiğini beyan ederek, yerel mahkeme kararının sadece faiz başlangıcına ilişkin kısmının düzeltilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle: ihtilafa konu belgede borcun ortaklık tarafından açıkça veya zımni kabul edildiğine dair herhangi bir ibare veya hüküm bulunmadığını, davacı ile dava dışı firma arasında düzenlenen borç tutarına ve bunun nasıl ödeneceğine ilişkin borç ödeme mutabakatnamesi başlıklı belgeyi, ortaklığın sadece şahit sıfatıyla imzalamasının borcun nakline ilişkin açık veya zimni kabul anlamına gelmeyeceğini, dava dışı ……Şti’nin ortaklıktan alacağının ve hak edişinin bulunmadığının tespit edildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
1-Davacı vekilinin istinaf istemi yönüden;
Dava, davacı ile dava dışı şirket arasındaki hizmet sözleşmesi uyarınca doğan alacağın borcun nakli sözleşmesine dayalı olarak tahsili istemine ilişkindir.
İstinaf (kesinlik) sınırı belirlenirken, yalnız asıl talep nazara alınır: faiz, icra tazminatı (İİK m. 67, m. 69, m. 72) ve (ihtarname, delil tespiti ve yargılama giderleri gibi) giderler hesaba katılmaz (Prof. Dr. Baki Kuru, İstinaf Sistemine Göre Yazılmış Medenî Usul Hukuku, Ağustos 2016 S: 672).
Dava kabul edilmiş olup davacı vekilinin istinaf başvurusu feri nitelikteki faizin başlangıcına yönelik olup katılma yoluyla da yapılmamıştır. Kesin olan kararlara yönelik istinaf istemleri yönünden HMK’nın 346/(1) maddesi uyarınca mahkemece bir karar verilebileceği gibi, aynı Kanun’un 352. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi’nce de karar verilebileceğinden, HMK’nın 346/(1) ve 352/(1)-b. maddeleri uyarınca davacı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davalılar vekillerinin istinaf istemleri yönünden;
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına ve özellikle dava dışı şirketin davalı ortaklıkta hak ediş alacağı bulunmadığına yönelik itirazlara aykırı olarak davalılar tarafından dava dışı şirketin başkaca borçlarının 13/11/2014 tarihinden sonra ödenmiş olmasına göre; davalılar vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle;
HMK m. 346 ve 352/1,b gereğince, davacı vekillinin İSTİNAF DİLEKÇESİNİN REDDİNE.
2-Yukarıda 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle;
Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/531E., 2018/377K. sayılı dava dosyasında verdiği 15/05/2018 tarihli kararına yönelik davalılar vekillerinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
3-Peşin alınan istinaf karar harcının davacıya iadesine.
4- İşin esasının incelenmesi sonucu karar verildiğinden Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 8.340,66 TL nispi istinaf karar harcından, davalılardan peşin alınan toplam 4.171,16 TL.’nin düşümü ile kalan 4.169,50TL.’nin davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
6-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
02/02/2022 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 09/02/2022
…..