Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
…..
İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 10/02/2021
ESAS-KARAR NUMARASI : …..
Alacaklılar vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İstemciler vekili müvekkillerinden … …… 01.01.1998 tarihinde kurulduğunu; inşaat ve … makineleri ile bunların yedek parçaların alım satımı ile imalatı işleri ile iştigal ettiğini, şirketin ödenmiş sermayesinin 2.000.000,-TL olduğunu,
Diğer istemci … …’in şirketin ortağı ve şirketin kullandığı kredilerin kefili olduğunu, … …’in maliki olduğu taşınmazlar üzerine şirketin borçları için ipotek tesis ettiğini;
Ülkenin içinde bulunduğu genel ekonomik sorunlar nedeniyle alacak tahsilinde güçlükle karşılaşıldığını ileri sürerek konkordato teklif etmiştir.
İlk derece mahkemesince konkordato projesinin 4.232.803,85 TL’yi temsil eden 39 red oyuna karşılık 16.278.044,35 TL’yi temsil eden 106 alacaklı tarafından kabul edildiği ve bu suretle yasanın aradığı çoğunluğun sağlandığı, sunulan konkordato projesine göre teklif edilen tutarın borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olduğu, teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olduğu gerekçesiyle istemci şirketin konkordato teklifinin kabulü ile konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçlarının tamamının projenin tasdik karar tarihinden itibaren 12 ay ödemesiz, 10.02.2022 tarihinde başlamak üzere 3’er aylık dönemlerde eşit taksitlerle 12 taksit halinde 36 ayda davacı … ……tarafından alacaklılara ödenmesine;
İstemciler … … ile … …’in kişisel borçlarının projelerde yer almadığı, bunlar için ayrı bir konkordato projesinin de sunulmadığı gerekçesiyle tasdik taleplerinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ
1. Alacaklı … AŞ vekili istinaf dilekçesinde:
– Geçici ve kesin mühlet verilmesinin yasaya aykırı olduğunu,
– İcra ve İflas Kanunu’nun 285’inci maddesi koşullarının bulunmadığını, talep aşamasında aynı Yasa’nın 286’ncı maddesindeki belgelerin sunulmadığını,
– Sunulan projenin alacaklıların zararına olduğunu,
– Alacaklarının nisapta eksik dikkate alındığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik talebinin reddine, bu istemin kabul edilmemesi halinde alacaklarının 23.146,55 TL olarak kabulüne karar verilmesini istemiştir.
2. Alacaklı T. … … AŞ vekili istinaf dilekçesinde:
– Ödemelerin çok uzun vadeye yayıldığını, bu haliyle konkordatonun alacaklıların zararına olduğunu,
– İlk derece mahkemesince rehinli alacaklara ve gerçek kişilere ilişkin olarak verilen red kararının onanmasını istediklerini,
– Konkordatonun başarıya ulaşma şansının olmadığını, işletmenin iyileşmesine katkı sağlamayacağını,
– Komiserler kurulu raporunda müvekkilinin alacaklarının tamamının rehinli alacak olarak kabul edildiğini, oysa ipotekli taşınmazların malikinin istemci şirket değil üçüncü kişi konumundaki diğer iki istemci olduğunu, bu durumun nisabı da etkileyeceğini,
– Çekişmeli alacaklar için depo kararı verilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek (re’sen görülecek nedenler de denmek suretiyle) ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik isteminin reddine karar verilmesini istemiştir.
3. Alacaklı T. … … AŞ vekili istinaf dilekçesinde:
– Geçici ve kesin mühlet verilmesinin yasaya aykırı olduğunu,
– İcra ve İflas Kanunu’nun 285’inci maddesi koşullarının bulunmadığını, talep aşamasında aynı Yasa’nın 286’ncı maddesindeki belgelerin sunulmadığını,
– Sunulan projenin alacaklıların zararına olduğunu, bu hususun ilk derece mahkemesince incelenmediğini, vadenin çok uzun olacak şekilde belirlendiğini,
– Komiserler kurulu raporunda ciddi hesap hataları bulunduğunu,
– Kabul oyu veren alacaklıların alacak tutarlarının gerçeğinden yüksek belirlendiğini,
– Şirketin hali hazır faaliyetleri ile borçlarını ödemesinin mümkün olmadığını, faaliyette bulunmayan şirket için gösterilen kârlılık oranlarının gerçeği yansıtmadığını, bir yılda elde edebileceğinden fazlasını bir ayda ödemeyi üstlendiğini ve bunun gerçekleştirilemeyeceğini,
– Çekişmeli alacaklar için depo kararı verilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek (re’sen görülecek nedenler denmiş) ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik isteminin reddine karar verilmesini istemiştir.
4. Alacaklı T. … ……… vekili istinaf dilekçesinde:
– Konkordatonun tasdiki için İcra ve İflas Kanunu’nun 305’inci maddesinde aranan koşulların gerçekleşmediğini,
– 6.533.965,-TL tutarındaki alınan çekler, 1.144.300,-TL tutarındaki alacak senetleri ve 12.835.795,-TL tutarındaki alıcılar hesaplarının tahsil kabiliyeti, içlerinde şüpheli hale gelen alacak olup olmadığı hususunun incelenmediğini,
– 375.824,-TL tutarlı uzun vadeli ortaklardan alacaklar hesabının genel olarak ticari faaliyetler, ortakların kişisel ihtiyaçları nedeni ile çekilen tutarlar veya kayıt dışı işlemler sebebi ile bakiye verebildiği gerçeği karşısında tenzil edilmesi gerekirken bunun yapılmadığını; bunun yapılması halinde şirketin borca batık duruma düşeceğini,
– Öngörülen projelerin üstlenilememesi, yüzde on beş oranındaki kâr marjının yakalanamaması ve alacak tahsilatında sorun yaşanması halinde projenin uygulanabilirliğini olumsuz etkileyeceğini,
– Projenin doğup doğmayacağı belirsiz alacaklara dayandırıldığını,
– Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olmadığını,
– Nisapların hatalı biçimde belirlendiğini,
– Vadenin ve ödemesiz dönemin tecrübe kurallarına aykırı olacak ve alacaklıların zararına yol açacak derecede uzun olduğunu,
– İstemin İcra ve İflas Kanunu’nun 286 ve izleyen maddelerine aykırı olduğunu,
– Çekişmeli alacaklar için depo kararı verilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek (re’sen görülecek nedenler denmiş) ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik isteminin reddine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NEDEN VE GEREKÇE
I- Geçici mühlet kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu yönündeki istinaf istemlerine yönelik olarak:
Alacaklı …….. vekilleri yasada sayılan belgelerin usulünce ve tam olarak sunulmamasına rağmen borçlulara mühlet verilmesinin hukuka aykırı olduğu yönünde bir istinaf sebebi ileri sürmüştür.
İcra ve İflas Kanunu’nun 287’nci maddesinin son fıkrası uyarınca geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı gibi aynı Kanun’un 293’üncü maddesinin birinci fıkrasına göre de kesin mühlet talebinin kabulüne ilişkin kararlara karşı yasayoluna başvurulamaz.
Bu iki düzenleme yasayollarını sadece bu kararların verildiği tarihte değil yargılama sonunda verilen nihai karar aşamasında da kapatmıştır.
Açıklanan nedenlerle alacaklılar ……. vekillerinin istinaf dilekçelerinin bu yöne ilişkin kısımlarının reddine karar vermek gerekmiştir (HMK m.346/1).
II- İtiraza uğrayan alacağın nisaba dahil edilmesi istemlerine ilişkin olarak
İcra ve İflas Kanunu’nun 300’üncü maddesi uyarınca konkordato komiseri yazdırılan alacaklara karşı borçlunun beyanını alır. Borçlunun itiraz ettiği alacaklar çekişmeli hale gelir. Bu durumda alacaklının yapması gereken şey, alacağının itirazlı kısmının ne şekilde nisaba dahil edileceği hususunda mahkemeden karar almaktır (İİK m.302/VI). Nitekim somut olayda mahkemece bu yönde verilen kararlar dosyaya yansımıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediği için çekişmeli alacakların ayrıca dava konusu edilmesine imkân sağlanmıştır (İİK m.308/b).
Açıklanan nedenlerle çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmadığından alacaklılar … ….. vekillerinin bu yöne ilişkin istinaf başvuru sebeplerinin de reddi gerekmiştir.
III- Alacaklıların diğer istinaf nedenlerinin incelenmesine gelince:
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359’uncu maddesinin 3 numaralı fıkrası uyarınca dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olayın saptanmasında ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp bir kısım itirazların gerekçesinin bildirilmemiş olmasına, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine ve özellikle çekişmeli alacaklar için depo kararı verilmesi hususunun ilk derece mahkemesinin takdirine bırakılmış bulunmasına göre kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 düzenlemesi gereğince alacaklılar …… …… vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir..
HÜKÜM :
1-a) Yukarıda I sayılı bentte açıklanan nedenlerle alacaklılar ……. vekillerinin istinaf dilekçelerinin geçici ve kesin mühlet verilmesine yönelik kısımlarının REDDİNE,
b) Yukarıda II ve III sayılı bentte açıklanan nedenlerle Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …….. sayılı dava dosyasında verdiği 10/02/2021 tarihli kararına yönelik …….. vekillerinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE.
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken maktu istinaf karar harcı peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına.
3-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan avansın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden karşılanarak iadesine.
4-HMK m. 359/4 gereğince kararın taraflara resen tebliğine; tebliğ, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin Dairemiz tarafından yapılmasına.
24/11/2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
İİK’nin 293 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının göndermesi ile uygulanması gereken 164 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2021
…..