Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi 2021/383 E. 2021/600 K. 07.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ …
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ (İ S T İ N A F D İ L E K Ç E S İ N İ N R E D D İ)
(İ S T İ N A F B A Ş V U R U S U N U N
E S A S T A N R E D D İ)
(D Ü Z E L T E R E K Y E N İ D E N
E S A S H A K K I N D A K A R A R)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

….

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16.10.2020
ESAS-KARAR NUMARASI : ….
Alacaklılar vekili tarafından, yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK m.) 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ :
Konkordato isteyen vekili 13.09.2018 tarihli dilekçesinde; müvekkilinin et mamülleri imalatı ve bu ürünlerin satışı işi ile iştigal ettiğini, son ekonomik gelişmeler karşısında borçlarını ödeyemez hale geldiğini, döviz kurlarında beklenmedik yükselmeler olduğunu, banka kredi faizlerinin arttığını, bazı firmalardan alacaklarını tahsil edemediğini, daralan piyasa koşullarında vadeli mal alınamaz hale geldiğini, bu nedenle İİK’nın 285 vd. maddeleri gereğince konkordato talep ettiklerini, müvekkilinin tüm alacaklılarının asıl alacaklarını faizsiz olarak tasdik tarihinden itibaren üç yıl içinde 36 eşit taksitte ödemeyi taahhüt ettiğini, konkordatonun tasdiki halinde İİK’nın 307. maddesi gereğince rehinli malların muhafaza altına alınması ve satışının tasdik kararından itibaren 1 yılı geçmemek üzere ertelenmesini talep ettiklerini, İİK’nın 308/h maddesi gereğince rehinli alacaklılara da imtiyazsız alacaklılara teklif ettikleri konkordato projesi kapsamında ödeme yapmayı taahhüt ettiklerini ileri sürerek konkordato istemlerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAH. KARARI ÖZETİ :
İlk derece Mahkemesince;
Konkordato isteyen şirkete 19.12.2018 tarihinde kesin mühlet verildiği,
22.06.2020 tarihli dilekçesi ile, revize proje kapsamında konkordatoya dahil borçların %30 tenzilat yapıldıktan sonra konkordato projesinin tasdikini takip eden aydan itibaren üç ay ödemesiz + 60 ayda eşit taksitlerle ödenmesi, rehinli borçların ise rehinli alacaklılarla varılacak 84 ayda ödeme yapılması teklifinde bulundukları,
Konkordato komiserler kurulu tarafından kesin mühlet içerisinde alacaklılar toplantısı ve konkordato tasdikine ilişkin 21.08.2020 tarihli nihai rapor ve 09.10.2020 tarihli nihai ek raporun sunulduğu,
Alacaklı ve alacak nisabında dikkate alınması gereken alacaklı sayısı 66, alacak miktarı ise 20.274.968,94 TL olup, oylamada kabul oyu veren alacaklıların alacak toplamı: 12.804.413,85 TL olduğu, yasada öngörülen nisabı karşıladığı, toplantıda oy kullanma yeterliliğine sahip 66 alacaklıdan sayısal olarak 47sinin kabul oyu verdiği, buna göre, İİK’nun 302. maddesinde aranan çoğunluk nisabının sayısal ve oransal olarak sağlanmış olduğu,
Sunulan revize ön projeye göre teklif edilen tutarın borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olduğu, teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olduğunun anlaşıldığı.
Borçlu şirketin İİK 206. maddesinin 1. sırasında gösterilen nitelikte imtiyazlı alacaklısı bulunmadığından ve mühlet içerisinde komiserin izninde akdedilmiş borçlar ödenmiş olduğundan İİK 305/1-d bendi gereğince teminata bağlanması gereken borç bulunmadığı,
Konkordato talep eden şirketin İİK 308/h gereğince rehinli alacaklılara da konkordato teklif ettiği, rehinli alacakların T. … A.Ş. ve T. … A.Ş.’den oluştuğu, rehinli alacaklılar toplantısına sadece T. … A.Ş.’nin katıldığı, rehinli alacaklılardan … A.Ş.’nin 308/h kapsamında yapılandırma protokolleri düzenledikleri ve protokollerin imzalandığının görüldüğü, sonuç olarak rehinli alacaklar toplantısı sonucunda 2 rehinli alacaklıdan biri ile anlaşma sağlandığı, bu sayının toplam rehinli alacak miktarı olan 5.268.852,76 TL üzerinden 4.987.977,76 TL’na denk geldiği, buna göre İİK’nun 308/h maddesinde aranan şartların gerçekleştiğinin anlaşıldığı,
Gerekçesiyle,
İstemci şirketin konkordato tasdik talebinin kabulüyle, konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçlarının % 70’inin projenin tasdik tarihi olan 16.10.2020 tarihinden itibaren 3 ay ödemesiz süre bitiminde 16.01.2021 tarihinde başlamak ve takip eden her ayın 16. günü veya takip eden mesai günü sonuna değin, faizsiz olarak 60 eşit taksitte davacı tarafından alacaklılara ödenmesine,
İstemci şirketin rehinli alacaklılara ilişkin konkordato projesinin tasdikine, rehinli alacaklı… A.Ş. ile yapılan protokolde öngörülen vade ve faiz oranları ile 84 ayda 8.931.247,62 TL üzerinden ödenmesine, rehinli alacaklı… A.Ş. ile yapılan protokolde öngörülen vade ve faiz oranları ile … A.Ş.’nin rehinli alacağının 84 ayda 470,175,72 TL üzerinden ödenmesine,
Konkordato komiserinin görevine son verilerek İİK’nun 306/2 maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesinin sağlanması için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerine almakla görevli olarak kayyım atanmasına,
Konkordato projesinde çekişmeli alacaklara herhangi bir pay ayrılmadığından, çekişmeli alacaklara ilişkin payın bankaya yatırılmasına karar verilmesine yer olmadığına,
Karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Alacaklı T. … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili banka alacağının rehinli olmasına rağmen yalnızca … ve … rehinliymiş gibi işlem yapıldığını ve yalnızca bu alacakların faizli ödenmesi hususunda projenin onaylandığını, bu durumun eşitlik ilkesine, ölçülülük ve menfaat dengesine ve İİK’nın 308/h maddesine aykırı olduğunu, konkordato isteyen firmanın %30 tenzilat talebinin kabul edildiğini, bu oranın çok yüksek olduğunu, projede bildirilen alacak tutarlarının hatalı olduğunu, Mahkemece itirazlar değerlendirilmeden karar verildiğini belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; iş bu talep için İİK’nın 285 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan konkordato mühleti verilmesi için aranan şartların oluşmadığını, ayrıca konkordato talep eden borçlu firma tarafından İİK’nın 286. maddesinde öngörülen belgelerin eksiksiz olarak sunulmuş olması gerektiğini, konkordatonun kabul edilebilmesi için ön projenin inandırıcı ve kabul edilebilir olması, şirketin iyileşme ümidinin olması, alacaklıları zarara sokma kastı bulunmaması, teklif edilen ödemelerin borçlunun kaynakları ile orantılı olması ve kanunda öngörülen çoğunlukla teklifin kabul edilmesi gerektiğini, İİK’nın 286. maddesinde öngörülen belgelerin tekemmül ettirilmediğini, revize konkordato projesinin konkordatonun özüne aykırı olduğunu, müvekkilince bildirilen alacak miktarının bir kısmının borçlu firma tarafından kabul edilmediğini, mahkemece taleplerinin kısmen kabulü ile 80.247,83 TL üzerinden nisaba dahil edilmelerine karar verildiğini, bu durumun kabulünün mümkün olmadığını, kendilerince red oyu verildiğini belirterek, öncelikle İlk derece Mahkemesi kararı kaldırılarak konkordato talebinin reddine, aksi halde bildirmiş oldukları 93.092,83 TL üzerinden alacaklarının kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Alacaklı T. … A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde; konkordato mühletinin davacı borçlunun mali durumunun iyileşmesine katkı sağlamayacağı, konkordatonun başarıya ulaşma şansı bulunmadığı, sadece alacaklılar aleyhine zaman kazanmaya yönelik olduğunun açık olduğunu, projenin gerçekçi ve uygulanabilir olmadığını, müvekkilince konkordato isteyen firmanın taleplerinin uygun görülmediğini, mahkemece itirazlarının dikkate alınmadığını, bildirmiş oldukları alacaklarının bir kısmı yönünden konkordato nisabına dahil olma taleplerinin reddedildiğini, komiser raporundaki tutar ile mahkeme kararındaki tutar arasında fark bulunduğunu, adi alacaklarından hiç söz edilmediğini, mahkeme kararında alacaklarının tutarının hatalı olarak belirtildiğini, ayrıca 84 ayın çok uzun bir süre olup 7 yıllık bir ödeme süresinin gerçekçi olmadığını, ayrıca gayrinakdi çek riskleri yönünden İİK 308/b-2 maddesi gereğince depo kararı verilmemesinin de somut olaya ve alacaklıların menfaatlerine uygun olmadığını belirterek, İlk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve tasdik talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
I-Alacaklı … A.Ş. vekilinin geçici ve kesin mühlet kararları ile ilgili istinaf itirazları yönünden;
Adı geçen alacaklı tarafından istinaf sebebi olarak ileri sürülen ilk husus, kanunun aradığı belgeler ve diğer şartlar bulunmaksızın borçluya geçici mühlet ve kesin mühlet verilmesinin hukuka aykırı olduğudur.
İİK’nın 287/son maddesi uyarınca geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamayacağı gibi aynı Kanun’un 293/1 maddesine göre de kesin mühlet talebinin kabulüne ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz.
Bu iki düzenleme kanunyollarını sadece bu kararların verildiği tarihte değil yargılama sonunda verilen nihai karar aşamasında da kapatmıştır.
Açıklanan nedenlerle, HMK’nın 346/1. ve 352/(1)-b maddeleri uyarınca, alacaklı…A.Ş. vekilinin istinaf dilekçesinin bu yöne ilişkin kısımlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
II-İstem Konkordatonun tasdikine ilişkindir.
Dosya kapsamından, İlk derece Mahkemesince 19.12.2018 tarihinde bir yıl kesin mühlet verildiği, borçlu şirket vekilinin talebi üzerine duruşma açılarak konkordato komiserleri kurulundan görüş alındığı ve 18.12.2019 tarihli duruşmada kesin mühletin 18.12.2019 tarihinden itibaren altı ay uzatılmasına ve duruşmanın 17.06.2020 tarihine bırakılmasına karar verildiği, 17.06.2020 tarihli duruşmada 7226 sayılı Kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararı ile kararı ile belirlenen 86 günlük durma süresi eklenerek 18.12.2019 tarihinden başlamak üzere altı ay uzatılan kesin mühletin alacaklı ve borçlu bakımından sonuçlarının 11.09.2020 tarihine kadar devam etmesine ve duruşmanın 11.09.2020 tarihine bırakılmasına karar verildiği, 11.09.2020 tarihli duruşmada komiserler kurulundan ek rapor alınmasına, “kesin mühlet ile verilen tedbir kararlarının aynen devamına” ve duruşmanın 16.10.2020 tarihine bırakılmasına karar verildiği, 16.10.2020 tarihli duruşmada da nihai karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK’nın 304/2. maddesi, “Konkordato hakkında yapılan yargılamada kesin mühlet içinde bir karar verilemeyeceği anlaşılırsa; mahkeme, gerekli görürse komiserden gerekçeli bir rapor da alarak, karar verilinceye kadar mühlet hükümlerinin devamına karar verebilir. Bu süre altı aydan fazla olamaz.” hükmünü içermektedir.
Buna göre İlk derece Mahkemesince, 11.09.2020 tarihli duruşmada anılan hükme uygun olarak “kesin mühlet hükümlerinin devamına” karar verilmesi gerekirken, “kesin mühlet ile verilen tedbir kararlarının aynen devamına” karar verilmesi doğru olmamıştır. Ancak Dairemizce, 11.09.2020 tarihli duruşmada alınan ara kararıyla kesin mühlet hükümlerinin devamının kastedildiği değerlendirilerek uyuşmazlığın esasının incelenmesi uygun görülmüştür.
İİK’nın 300. maddesi uyarınca konkordato komiseri, yazdırılan alacaklara karşı borçlunun beyanını alır. Borçlunun itiraz ettiği alacaklar çekişmeli hale gelir. Kanun çekişmeli alacaklara iki sonuç bağlamıştır. İlk olarak çekişmeli alacakların nisaba ne şekilde katılacağına mahkeme karar verir (İİK m.302/VI). Nitekim somut olayda bu hususta yapılan başvurular mahkemece değerlendirilmiştir. Mahkemenin bu konuda verdiği kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. İkinci olarak çekişmeli alacaklar ayrıca dava konusu edilebilirler (İİK m.308/b).
Açıklanan nedenlerle çekişmeli hale gelmiş alacakların istinaf sebebi yapılmasına ve bu tutarların bölge adliye mahkemesince belirlenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Bu açıklamalara ve dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine göre, İlk derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 maddesi uyarınca, alacaklılar … A.Ş. vekilinin diğer, T. … A.Ş. ve T. … A.Ş. vekillerinin tüm hususlara ilişkin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
III- HMK’nın 297/(2). maddesine göre hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bu düzenleme infazın kolaylıkla yapılması, tarafların hak ve borçlarını bilmesi bakımından önemli bulunmuş ve Dairemizce bu husus re’sen gözetilmiştir (HMK m.355).
Somut olayda mahkemece “Davacının konkordato projesinin tasdik talebinin KABULÜNE, Ankara Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil nosunda kayıtlı olan …ŞİRKETİ’nin konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçlarının % 70’inin projenin tasdik tarihi olan 16.10.2020 tarihinden itibaren 3 ay ödemesiz süre bitiminde 16.01.2021 tarihinde başlamak ve takip eden her ayın 16.günü veya takip eden mesai günü sonuna değin, faizsiz olarak 60 eşit taksitte davacı tarafından alacaklılara ÖDENMESİNE,
” karar verilmiştir.
Bağlayıcı hâle gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir (İİK m.308/c f.2).
İlk derece mahkemesinde “…konkordato tasdik projesi kapsamında kalan tüm borçlar…”dan söz edilmişse de itirazlı alacaklar ile konkordatoya yazdırılmamış alacaklar da dikkate alındığında, infaz kolaylığı sağlanması için bu ibarenin “konkordatoya tâbi borçların” şeklinde düzeltilmesinin daha doğru olacağı kabul edilmiştir.
Bu durumda Dairemizce, HMK’nın 353/(1)-b.2 ve 355. maddeleri uyarınca, İlk derece Mahkemesi kararını düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-Yukarıda (I) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 346/1. ve 352/(1)-b maddeleri uyarınca, alacaklı…A.Ş. vekilinin İSTİNAF DİLEKÇESİNİN geçici ve kesin mühlet kararlarına ilişkin kısımlarının REDDİNE,
II-Yukarıda (II) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK.’nın 353/(1)-b.1 maddesi uyarınca, alacaklılar … A.Ş. vekilinin diğer, T. … A.Ş. ve T. … A.Ş. vekillerinin tüm hususlara ilişkin İSTİNAF BAŞVURULARININ ESASTAN REDDİNE,
III-Yukarıda (III) nolu bentte açıklanan nedenlerle, HMK’nın 353/(1)-b.2 ve 355. maddeleri uyarınca, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.10.2020 tarih ve ….sayılı kararını DÜZELTEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
Buna göre;
“1-İstemcinin konkordato projesinin tasdik talebinin KABULÜNE,
Ankara Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil nosunda kayıtlı olan …ŞİRKETİ’nin konkordatoya tâbi borçlarının % 70’inin projenin tasdik tarihi olan 16.10.2020 tarihinden itibaren 3 ay ödemesiz süre bitiminde 16.01.2021 tarihinde başlamak ve takip eden her ayın 16. günü veya takip eden mesai günü sonuna değin, faizsiz olarak 60 eşit taksitte istemci şirket tarafından alacaklılara ÖDENMESİNE,
2-İstemcinin rehinli alacaklılara ilişkin konkordato projesinin TASDİKİNE,
a)İstemci …Şirketinin rehinli alacaklı… A.Ş.ile yapılan protokolde öngörülen vade ve faiz oranları ile 84 ayda 8.931.247,62 TL üzerinden ödenmesine,
b)İstemci …Şirketinin rehinli alacaklı… A.Ş.ile yapılan protokolde öngörülen vade ve faiz oranları ile … A.Ş.nin rehinli alacağının 84 ayda 470,175,72 TL üzerinden ödenmesine,
3-Konkordato Komiserinin görevine tasdik karar tarihi olan 16/10/2020 tarihi itibariyle SON VERİLMESİNE,
4-İİK’nun 306/2 maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesinin sağlanması için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerine almakla görevli olarak Mali Müşavir …’nun tasdik karar tarihi itibariyle göreve başlamak üzere kayyım olarak GÖREVLENDİRİLMESİNE,
Kayyım tarafından borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda 2 ayda bir mahkememize rapor SUNULMASINA,
Kayyıma aylık 5.000,00 TL ücret takdirine, kayyımın göreve başlama tarihinden itibaren ödenecek ücretin konkordato talep eden şirket tarafından KARŞILANMASINA,
5-Kesin mühletin sona ermesi nedeniyle, kesin mühlet kararıyla doğan ve İİK’nun 294, 295, 296 ve 297. maddelerde düzenlenen sonuçların kalkmış olduğunun TESPİTİNE,
6-Mahkememizce verilen tüm tedbir kararlarının tasdik kararı tarihi itibariyle KALDIRILMASINA,
7-Konkordato projesinde çekişmeli alacaklara herhangi bir pay ayrılmadığından, çekişmeli alacaklara ilişkin payın bankaya yatırılmasına KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
8-İİK’nun 308/b maddesi uyarınca; alacakları itiraz uğramış olan tüm alacaklara tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren 1 ay içerisinde dava açabileceklerinin İHTARINA,
9-İİK’nun 306/son maddesi uyarınca; hüküm fıkrasının İİK’nun 288. maddesi uyarınca İLANINA ve ilgili yerlere BİLDİRİLMESİNE,
10-Alınması gerekli peşin harç ve konkordato tasdik harcı davacı tarafça yatırıldığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
11-İstemci tarafından karşılanan yargılama giderlerinin, davanın niteliği gereği üzerinde bırakılmasına,
12-Karardan sonra yapılacak yargılama giderlerinin istemci tarafından yatırılan gider avansından karşılanmasına, karar kesinleştiğinden arta kalan gider avansının yatırana iadesine,”

IV-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL.’den peşin yatırılan 54,40 TL.’nin düşümü ile kalan 5,00’er TL.’nin ayrı ayrı … A.Ş., T. … A.Ş. ve T. … A.Ş.’den alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
V-İstinaf yoluna başvuranlar tarafından yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde gideri içerisinden alınarak iadesine,
VI-Karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesi, harç ve avans iadesi işlemlerinin Dairemizce yerine getirilmesine,
07.04.2021 tarihinde, İİK’nın 308/a maddesi uyarınca, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ : 08.04.2021

….